Toplumuzun acı gerçeği , arka sokakların acımasız insanları dilenciler….
Hepimiz her yerde görüyoruzdur. Günlük dışarı gezintiye , işe giderken rastlıyoruzdur ister istemez , köyde , kentte , semtlerde her yerde olan bu insanların yaşadıkları yerler neresi bir çoğumuz biliyoruzdur.
Hani kimi mendil satar , kimileri ise dini kitap satarlar . Dünyanın her bölgesinde var işin özüne bakarsak .. Onlarda aynı her toplumun en çok saygı duyduğu kutsalları kullanarak insanlardan para isterler, yani kazançlarını , emeklerini , alın terlerini …
Sahi kim bu dilenciler ve neden dileniyorlar ki…
***
Allah rızası için bana bir sadaka verin sözleri ile başladılar . Sonra son kitabın ayetlerini satarak başladılar insanların duygularını sömürmeye ve yine sonra insanların hastane önlerinde yakınlarını tedavi ettirdikleri yerleri mesken tuttular . Araba ışık durakların da kendilerini sinsice gösterdiler sonra, sonra çoğaldılar …
Babadan oğula meslek edindiler . Kendilerine iç açıcı olmayan insanların korktuğu şekil ve biçimde mahalleler kurdular. Ve sahipsiz çocukları kaçırıp kendilerine kurban ettiler. Belki yaşı bizden büyük olanlar bunların ailelerin çocuklarını kaçırıp her kötü emellerinde kullandıklarını bile bilirler duyarlar.
Peygamber bunlar için cehenneme kendi elleri ile ateş topluyorlar diyor . O yüce ve kutsal insan bile bu insanlara kendi zamanlarında müdahale edememiş. Düşünün ki bu dilenciler günümüzde daha şeytani ve daha azgınlar hani ellerine düşsen ; ‘’ Yaratıcı korusun ! ‘’ her kötülüğü yaparlar . Ellerinde bir mendil ya da bir kuran ayeti insan, insan gezip cami önlerinde , hastanelerde , ışık durakların da ve şehirlerin en ücra köşelerinde mahallerinde her şeytanlığı yapıyorlar .
Temiz değiller , gariban kimsesiz değiller ya da aç yoksulda değiller sadece bu işi babadan öğrenip çalışmadan para kazanmanın derdindeler .
Sence bunu okuyan sen bu insanları hiçbir yazar gözü ile baktın mı ? Ya da Peygamber gözü ile Allah için diyor ama bu iş haramdan başka bir şey değil.
Yalnız çalışamayacak kuvvetti kendinde bulamayan ailesine bakan insan dilene bilir ama artık günümüzde bu da geçerli değil yüce ve kadim devletimiz her vatandaşına en asgari geçine bileceği parayı, kurumları aracılığı ile veriyor .
***
Şimdi bu korkutucu insanın kanını donduran insanlara gelelim . Mesleklerine dur diyelim ve çok ihtiyacın var ise Kaymakamın yanına git diyelim.
Bir toplum acınası insanlar ile yükselmez bir toplum okuyan ve gökyüzünü araştıran , vücudunu nasıl yaratıldığını merak eden geçmişteki insan topluluklarını iyi okuyan anlamak sureti ile günün geleceğini görmekle yükselir .
Unutma şunu halkına yardım etmek devletin görevidir ve devlette her şehre Vali , Kaymakam , Muhtar atamıştır . Ve bu makamdaki görev sahibi insanlara devlet gidin halkımın isteklerini ve yaşamını güzelleştirin demiştir.
Dilencilik suçtur . Ve Devlete ihanettir.
Uykudan uyandın umarım. Bir kötülük yapan ve Allah adını kullanan sürekli bu işi meslek edinen , bu işi meslek olarak başkalarını da özendiren bu insanlara devletin ve iyilerin hakkı kendi ailen için dur de .
Ve kocanın parasını , ya da aileni emeğini bu insanlara verme . Kaymakama, Valiye git de . Bizi şehirde yöneten o devletimizin büyüklerine yöneticilerimize baş vursunlar halka değil. Onlar elbet nasıl ve ne şekilde para kazanacaklarını gösterir ve çok ihtiyacı varsa maşa bile bağlatırlar.
Ondan önce bizler gibi iş ve işçi bulma kurumuna yönlendirin. Paranızı vermeyin, paranızı Valiliklerin , Kaymakamlıkların haklarında halktan yardım istedikleri insanlara verin .
Hayır kurumlarına verin hanımefendiler ve beyefendiler…
Yüce ve kadim ulu devletimizin kanunları ile kalın
Sağlıcakla
Var olun !
