Beyhan Asma

RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI VE BATIYA ETKİLERİ

Beyhan Asma

Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasının modern dünya için bir tür şok etkisine yol açtığı ayan beyan ortada. Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik muhtemel harekât planları kısmen biliniyordu, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana sınırlarının ekonomik bir dev olmasına rağmen siyasi karar alma mekanizmalarını etkin bir şekilde çalıştıramayan AB'nin yakın dönemde pek çok krizde görüldüğü gibi Rusya-Ukrayna krizinde de yine sınıfta kaldı. Hemen dibinde hiç bir sıcak çatışma yaşamayan Avrupa'nın, savaşın çıkmasıyla birlikte tam bir şok yaşadı. Bugün karşı tarafa sorsak durum hakkında ne Rusya ne de Ukrayna, AB'nin bu kriz karşısında izlediği siyasetten memnun değiller.

 

Tabii  başta İngiltere ada ülkesi olması sebebiyle farklı güvenlik modeline sahip. İzlediği Rusya karşıtı aktif politikayla diğer Avrupa ülkelerinden ayrılıyor. ABD de ise tek süper güç olarak her zamanki devlet geleneğine uygun olarak diplomatik, ekonomik ve dolaylı askeri araçları kullanarak Rusya'nın Ukrayna ve yakın çevre üzerinden genişleme stratejisine engel olmaya çalışmakta.

 

Modern çağımızda artık karizmatik liderlik anlayışının çok gerilerde kaldığı yönünde analizler dikkate alınacak olursa, demokrasilerin daha ziyade etkili sistemlerle karakterize olmakta. Dünya barışının sadece büyük devletlerin bakış açısıyla şekillendiği günümüzde Türkiye gibi özgür, bağımsız dış politika ile hareket eden bir kısım ülkelerin hedef haline getirilmeye çalışılmakta, Uluslararası anlaşmaların, kuralların sadece büyük devletlere göre şekillendiği günümüzde dünya barışı, güvenliği, ekonomisi tehdit altındadır. Su götürmeyen bir gerçek varki; Türkiyesiz bir Avrupa, Türkiyesiz bir Avrasya, Türkiyesiz bir Orta Doğu veya Balkanlar barıştan hep uzak ve karmaşa içerisinde olacaktır.

 

Rusya tarih boyunca diğer Avrupa ülkelerine göre kültürel ve toplumsal olarak çok farklı bir ülke hatta başlı başına farklı bir dünya bu Rusya’yı anlamak ve yorumlamak uzun derin bir zaman gerektirir. Bir kere Rusya ile devamlı rekabet halinde olmak ve savaş dünyaya hiçbir zaman kalıcı bir huzur getirmeyecek. Bütün bu olup bitenlere rağmen Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı onu haklı da çıkarmaz, fakat bazı Batılı ülkelerin hep bana anlayışı ve bencil siyaseti dünyada bitmeyen savaşları, haksızlıkları insanlığı kör kuyuya götürmekte.

 

Rusya'yı eleştirmek lazım ancak Batı'nın da artık kendi kendini eleştirme ve yeniden yepyeni dönüştürme zamanı gelmişte geçiyor. Olaya  bu çerçevede bakıldığında  Putin'in kaybedeceği şeylere nazaran Batı'nın kaybedeceği şeyler çok daha fazla gözükmekte.

Yazarın Diğer Yazıları