Doktorlar mutsuz

Kayseri Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. Mehmet İlhan Şahin kamu hastanelerinde çalışan doktorların kamuda göremedikleri itibarı özelde göreceğini düşünüp özel hastanelere geçiş yaptıklarını hatta yurt dışına çıktıklarını söyleyerek sağlık sistemine tepki gösterdi.

Doktorlar mutsuz

Son zamanlarda yurt dışında çalışmak isteyen meslek sahipleri arasında doktorluk mesleği de yerini aldı. Doktor göçünün sebeplerine değinen Kayseri Tabip Odası Başkanı Mehmet İlhan Şahin doktorluğun hırpalandığını, itibarsızlaştırıldığını söylerken hekimlere sahip çıkılması konusunda yetkililere çağrıda bulundu.

 

“Hekimlerin omzuna ağır yükler yükleniyor”

 

Hekimlere ağır yükler yüklendiğini kaydeden Şahin, “Kamu hastanelerinde doktorların mutsuzluğu günden güne artıyor. Bunun başlıca sebebi sağlık sisteminin doktorların üzerine oldukça yük bindirmesi ve kendi niteliklerine donanımları becerilerine tecrübelerine uygun hem çalışma şartlarının sağlanmaması hem de özlük haklarının verilmemesi. Bununla birlikte tabi ki işin psikolojik tarafları da var. Bir çok kamu kurumlarındaki yöneticilerin doktorlara sıradan bir çalışan gibi davranması, doktorun emeğini marifetini önemsememesi. Bunu sadece kurum yöneticileri olarak söylemiyorum bunun öncesinde hasta davranışı, beklenen saygınlığın bir türlü verilmemesi gibi birçok faktör var. Başlıca sebep bozuk sağlık sistemi ikinci sebep de bu şartların sağlanamaması, doktorluğun hırpalanması itibarsızlaştırılması da içine dahil tabi. Sağlıkta reform yapılırken ve sonraki süreçte siyasetin özellikle çok fazla popülist bir söylem geliştirmesi ve halka hekimler için "Sizin hizmetkarınızdır" gibi bir algının oluşturulması bazı vatandaşlarda bu algını gerçek olduğu intibası bırakıyor. Doktor benim hizmetkarım diyor hastalar. Hekimlerimizin çoğu bununla karşılaşıyor. Bu kimi zaman saygısız ifadeler kimi zaman da hakaret tehdit hatta fiziksel şiddet olarak karşımıza çıkıyor. Ve iddia ediyorum kamuda çalışan doktorların ve sağlık çalışanlarının önemli kısmı bu fiziksel şiddete ya da en basitinden saygısız ifadelere maruz kalıyor. Özel hastanelerde çalışmadım ama insanlar özel kurum daha iyi düşüncesiyle gittikleri için orada bu durumlarla daha az karşılaşılabilir bilemiyorum ama kamu hastanelerinde görüyoruz ne yazık ki. Kamu hastanelerinde hastalar sizin maaşınız ben veriyorum istediğimi yapmak zorundasınız gibi söylemler sıkça oluyor. Bu mutsuzluğun en önemli sebeplerinden.” dedi.

 

“5 dakika olan muayene süresi yetersiz”

 

Muayene sürelerinin 5 dakikaya indirildiğini aktaran Başkan Şahin, “Bir başka sebep olarak da zaman sıkıntısını söyleyebiliriz. Hekimlik ciddi dikkat isteyen bir meslektir. Meslektaşlarımızın üzerindeki ağır yük malesef meslektaşlarımızın işini daha iyi yapabilmesini önlüyor. Bu nedenle hekim mesleğini yaparken hem mesleki olarak kem de sosyal olarak tatmin olamıyor. Hastayla güven ilişkisini kurabilseniz mesleğinizden hem keyif alacaksınız hem de işinizi daha iyi yapacaksınız. Ve bunun neticesinde işinizi daha iyi yaptığınızı hissettiğiniz için daha mutlu olacaksınız. Hekimlerimizin bütün odağı hızlı hızlı muayenesini yapmak daha çok hasta bakmak iş yetiştirmek. Hekimlerin üzerinde oluşan bu baskı nedeniyle hekimler sadece iş yetiştirme odaklı çalışıyorlar. Bu da onların asıl haz alma kısmından mahrum olmalarına sebep oluyor. Muayene süresi şuanda 5 dk. 5 dakikada bir hastayı dinlemek anlamak ayrıntılı bir şekilde muayene etmek terliklerini gözden geçirmek tedaviyi uygulamak ve bu tedaviyi hastaya açıklamak hatta bazen tedavi seçeneklerini açıklamak mümkün değil. Sistemi bu şekilde kurgulayan muayene süresini 5 dakikaya indiren insanlar şuna odaklanıyorlar: Vatandaş rahat rahat hastanelerden randevu alabilsin ve 1 günde daha çok hasta muayene edilsin. Ama bunu yaptığınız zaman bakılan hastaya da kaliteli bakılamıyor. Ve yine sağlık çalışanının üstündeki yük artmış oluyor. Bizim mesleğimiz hata kaldırmayan bir meslek. Bir hata çok büyük bedeller ödetebilir hekime. Bir çok hekimimiz bunun da psikolojik ağırlığını yaşamakta maalesef. Bütün bu nedenlerle özellikle genç meslektaşlarımız bu ülkede doktorluk yapılmaz düşüncesi oluştu.”şeklinde konuştu.

 

“Fırsatını bulan yurt dışına gidiyor”

 

Ayrıca Başkan Şahin özellikle öğrencilerin yurt dışına gidebilmek için dil öğrendiklerini dile getirerek, “Öğrenciler özellikle dil öğrenmeye de çalışıyor ki yurt dışındaki şansını artırabilmek adına. Bu ülkemiz için hazin bir durum. Fırsatını bulabilen gidiyor maalesef bulamayan kamuda çalışan kısmı da ne yazık ki mutsuz. Önemli bir kısmının da gelecek kaygısı var. Doktorların gelecek kaygısı olur mu demeyin. Bu insanlar çok önemli bir okulu okuyor ve çok daha iyi imkanlarım olabilir diye kaygıya düşen insanlar. Kendini yurt dışındaki meslektaşlarıyla kıyaslayan hekim ya da hekim adaylarımız ben neden müreffeh yaşayamıyorum sorusunu soruyor kendine. Dolayısıyla bu da geleceğe dair kaygılar oluşturuyor. Belli bir tecrübeye ulaşmış hekim arkadaşlarımız da belli eğitimlerden geçtikten sonra ben kendimi geliştirmek için daha fazla çaba gösterdim daha müreffeh yaşamalıyım ben bunu hak etmiyorum daha iyisini hak ediyorum düşüncesiyle kaygıya düşebiliyorlar. Ayrıca kamuda çalışan doktorlar iyi değil özelde çalışanlar daha iyi gibi de bir algı var. Bu da ne yazık ki sağlık sisteminin daha da kapitalistleşmesinin önünü açıyor. Bu gidişat sağlık sisteminin maalesef ki zenginlerin iyi hizmet aldığı zengin olmayanların da hizmet alamadığı gibi bir durumla neticelenebilir.” ifadelerini kullandı.

 

“Bu insanları kaybetmemeliyiz”

 

Nitelikli insanlara sahip çıkılması gerektiğini vurgulayan Kayseri Tabip Odası Şahin, “Biz ülkemizi seviyoruz ülkemizin gelişmesi için konuşuyor, uğraşıyoruz. Ülkemiz nitelikli iş gücünü kaybederse gelişme sağlamamız mümkün değil. Bu ülke üst sınıf bir ülke olacaksa bu her meslek dalındaki en nitelikli insanlar sayesinde olacak. Bu insanları kaybetmemeliyiz. Biz tabip odası olarak üzerimize düşeni yapıyoruz. En başta yapılması gereken şey hekimlere kulak versin yetkililer. Sıkıntıları çözüm önerilerini birlikte konuşmamız gerekiyor. Biz Kayseri Tabip Odası olarak bu konuda akademik bir çalışmaya başlıyoruz inşallah. Son yaptığımız toplantımızda çalışma grupları oluşturmaya karar verdik. Ve bu çalışma gruplarımızın yaptığı çalışmalarla meslektaşlarımızın çözüm önerilerini ortaya koymak ve üst mercilere ulaştırmak istiyoruz.” şeklinde konuştu.

 

Başkan Şahin’den aşı çağrısı

 

Aşının tek kurtuluş yolu olduğunu vurgulayan Şahin, “Vakalarda da güzel bir düşüş var çok şükür Ağustos ayındaki yükselmeden sonra. Yurt dışından gelen gurbetçiler, yazın verdiği hareketlilik ve de salgın bitti havası vakalarda büyük bir artışa sebep olmuştu. Hastane kapasitelerini de zorlayacak bir durum oldu bizim için. Ama şuan olumlu konuşabiliyoruz vakalarla ilgili. Virüsün insafı yok biliyorsunuz. Aşılı dahi olsak kurallara uymaya devam etmemiz gerekiyor.

Salgın için görünen en önemli umut aşı. Yaşlı nüfusumuzdaki ölümler azaldı hemen hepsi aşılandı. Ama gençlerde öyle değil. Gençler bana bir şey olmaz diyip aşı yaptırmıyor. O yüzden genç vaka sayısı daha fazla. Biz buradan aşı çağrımızı yineleyelim. Önlenebilir bir hastalıktan dolayı hayatını kaybetmek çok acı. Herkes aşısını vakit geç olmadan olsun.” dedi.

 

HABER: SELMA KÖSEDAĞ