Önceki gün Kayserispor Asbaşkanı Ali Çamlı ve teknik direktör Hikmet Karaman, basın karşısına geçti.
Toplantının özünde, basınla bir araya gelmek, sohbet etmek ve bilgilendirme vardı.
Uzun yıllar sonra dışa açılan bu yapı için Kayserispor yönetimine teşekkür ediyoruz.
Yine uzun yıllar sonra böylesine samimi bir ortamda yapılan toplantının altından farklı şeyler arayanlar da olmadı değil.
Sorular soruldu, cevaplar verildi ve ortam son derece samimi bir hal aldı.
Bu toplantıda, yönetim ile teknik heyet birlik ve beraberliğini gösterdi.
Başarı da zaten böyle geliyor.
Yönetim, teknik heyet, taraftar ve basın mensuplarının davası Kayserispor olursa, bizim sırtımızı kimse yere getiremez.
İstifa etmeyi düşünüyor musunuz diye soranlarda oldu.
Tabii ki, basın mensupları soracak, çünkü bu soruların cevabını arayan binlerce taraftar var.
Başarılı bir haldeyken, neden istifa edilir ki?
İstifa demişken, Ali Naibi konusundaki açıklamaların yetersiz kaldığını da belirtmekte yarar var.
Sayın Çamlı, bu konu üzerinde fazda durmadı, sorumluluğu‘Ben yolladım’ diye aldı.
Yerine başka bir isim geçecek mi, bu konu da askıda kaldı.
***
Kayserispor yönetiminin dışa açılması anlamında yapılan bu verimli toplantıda başkan Berna Gözbaşı’nın katılmayışı önce akıllarda soru işareti oluştururken, Asbaşkan Çamlı, başkanın sağlık problemlerinden dolayı katılım sağlamadığı öğrenildi.
Başkan Berna Gözbaşı da toplantı sonrasında verilen yemekte hazır bulundu.
Şimdi öncelikle şunu belirtmekte yarar var, öküz altında buzağı aramaktan vazgeçmeliyiz.
Kayserispor nasıl başarılı olur, onun için kafa yormalıyız.
***
Daha önceki yönetimlerin dışa açılmamasını başta ben çokça eleştirmiştim.
‘Kulüp bizim, biz ne istersek onu yaparız’ edalarını çok gördük.
Adam seçen, muhalif olanı dışlayan, hatta tesislere bile aldırmayan bir anlayış hakimdi.
Ama, bu yönetim bu tabu kırdı ve basınla bir araya gelerek, farklı bir mesaj verdi.
Devamı gelmezse, bu toplantının da bir anlamı kalmaz onu da belirtmekte yarar var.
***
Eleştirilere kulak veren ve bu eleştirilerden ders çıkaran bir yapıya doğru gidiliyor.
İsteyen kabul etsin, istemeyen de etmeyebilir, ama bu işin merkezinde eleştiri var, hazmedemeyen kaybeder.
Başta Berna Gözbaşı hanımefendi, olaylara artık çok daha farklı boyuttan bakabiliyor.
Kendini bu konuda oldukça geliştirdi, iş dünyasında yakaladığı başarıyı, futbol dünyasında da gösterir hale geldi.
Acemilik dönemini atlattı, kalfalık dönemi geride kaldı ve kendisinden ustalık bekliyoruz.
Bu beklentide herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor.
Başkanın yalnız kalmaması ve destek gösmeri şart!
Berna Gözbaşı başarısız olursa, bunda herkesin payı olur.
200 Milyon TL’ye yakın parayı veren, 30 Milyonunu bağışlayan bu insana futbolcuların tabiri ile (Berna anneye) sahip çıkalım.
Eleştirilere devam edelim, ama bu eleştiriler yapıcı olsun.
Empati yaparak eleştirelim.
***
Evet, Berna Gözbaşı hanımefendinin yanı sıra Ali Çamlı bey de sorumluluk alıyor.
Başkanı yalnız bırakmıyor.
Gerek hoca tercihinde, gerekse de kulüp içerisindeki işleyişte sorumluluk alarak, yükü hafifletiyor.
Tek taştan duvar olmaz.
Her kim olursanız olun, dosta, arkadaşa her zaman ihtiyacınız var.
Hele ki, hepsi için demiyorum, ama menajerlerin akbaba gibi dolaştığı bu dönemlerde sayın Gözbaşı’ya daha çok destek verelim.
Sağlıklı düşünmesi için fikir verelim, parayı o zaman veriyor.
Ama, kendisi yalnız kaldığında kandırılabiliyor, sonuç itibariyle futbol dünyasına yeni girdi, (Bunun örneklerini defalarca yazdık)
Evet, sayın Ali Çamlı, Hikmet Karaman hocayı Kayseri’ye getirdi ve ilk sorumluluğunu aldı.
Ardından hocanın arkasında durarak, yine sorumluluk almaya devam etti.
Sportif direktör olayında da yine sayın Ali Çamlı, namı diğer Ali hocayı görüyoruz.
Bu olaya farklı bakanlar da oluyor.
Ama, tüm yük Berna Gözbaşı hanımefendi de olmamalı, herkes üzerine düşeri bu şekilde yerine getirmeli.
***
Başkan Berna Gözbaşı konuşunca, yönetimde başka adam yok mu diyenler oluyor, konuşmayınca ayrı bir eleştiri oluyor.
Böylesine zorlu bir süreçte Ali Çamlı, Kayserispor için ilaç gibi oldu.
Daha önceki dönemlerdeki tecrübesinden dolayı süreci çok iyi yönetiyor.
Sonuçta kendisi de Asbaşkan, o da konuşmalı, sorumluluk almalı ve yaptırım uygulamalı.
Berna Gözbaşı kadar para veremeyebilir, fakat yönetici özlelleklerini ön plana çıkararak, işini yapıyor, olması gereken de bu zaten.
Tabii ki bunun dezavantajları da yok değil.
Olası bir başarısızlık durumunda tüm eleştiri okları kendisini gösterecek, bunu da kendisi çok iyi biliyor.
Yönetici dediğin de böyle olmalı, iyi günde de destek, kötü günde de destek vermeli.
Geçtiğimiz sezon da Mustafa Tokgöz, büyük sorumluluk alarak, eleşitirileri göğüslemişti.
***
Toplantı bitti ve kafalardaki çoğu soru işareti cevabını buldu.
Naibi’nin yerine biri gelecek mi, bunun cevabını alamadık, ama olacağını da tahmin ediyorum.
Teknik direktör Hikmet Karaman hoca da özellikle Fernandes konusuna açıklık getirerek, sıkıntıyı dile getirdi.
Hoca hakkında da yazımı pazartesi gününe erteleyelim. (Bugün de çok uzattık)
Yarın da Kayserispor, Sivasspor ile hazırlık maçı yapacak bunu da hatırlatarak, yazıma son veriyorum.
