14 Mayıs 2023'te Ülkemizde milletvekili seçimleri yapıldı. Seçimler sonunda seçilen milletvekilleri mazbatalarını aldılar ve TBMM'de milletvekili yemini ederek görevlerine başladılar, biri hariç TİP’li Can Atalay. Hatay'dan milletvekili seçilmesine rağmen tutuklu olarak cezaevinde bulunduğu için yemin edemedi.
Normalde seçimlerde cumhurbaşkanı adayı, milletvekili adayı ya da belediye başkanı adayı olan insanların adaylık başvurularında adli sicil kayıtları istenir ve seçilmesine engel bir durumu olmayanların müracaatları Yüksek Seçim Kurulunca onaylanır.
14 Mayıs'ta yapılan milletvekili seçimleri için yapılan müracaatlarda Yüksek Seçim Kurulunca incelendi ve 600 vekil için yapılan müracaatlardan hukuken sakıncası olmayanlar onaylandı Can Atalay da bunlardan biri.
Ve seçimler yapıldı gerekli oyu alan adaylar milletvekili seçildiler ve TBMM'de yemin ederek görevlerine başladılar. Hatay Milletvekili Can Atalay hariç, çünkü o tutuklu ve cezaevinde idi.
Tutuklu olmak, herhangi bir soruşturma sebebiyle tutuklanıp cezaevinde gözetim altında bulundurulmaktır. Hükümlü olmadığı için milletvekili seçilen kişiler tutukluluk hali sonlandırılarak cezaevinden tahliye edilerek milletvekili yemin merasimine katılır ve görevine başlar hükmü daha önceki seçimlerde uygulanmış, örneği olan bir durumdur.
Şimdi Can Atalay için neden bu kural uygulanmaz! Yoksa Yüksek Seçim Kurulu Can Atalay'ın milletvekilliği müracaatını kabul etmekle yanlış bir uygulama mı yaptı. Bunlar karşılık ve çözüm bekleyen sorular.
Bu aday milletten oy almış ve milli iradenin tecellisi olarak milletvekili seçilmiş. Hükümlü değil tutuklu, mahkemesi dışarıda iken de devam edebilir ve milletin verdiği milletvekilliği oyununda bir karşılığı olmalıdır.
Ne diyordu büyüklerimiz “Hukuk her zaman herkes için gereklidir.” Öyleyse tüm yetkili ve etkili çevre ve sorumlularımız (Sivil toplumdan siyasetçisine konuyla ilgili yüksek yargı organına kadar) bu konu ile ilgilenmeli. Dilimizden düşürmediğimiz millet iradesine ve seçmen tercihine sahip çıkmalıyız.
Selam ve dua ile