Ecem Yaman

Güneşin Kralı II. Ramses'in Büyülü Anı…

Ecem Yaman

Mısır'ın muazzam zenginliklerinden biri olan Asvan şehrinde, tarih boyunca birçok sıra dışı olaya şahitlik edildi. Ancak, belki de en etkileyici anlardan biri, Ebu Simbel Tapınağı'nda gerçekleşen doğa harikasıydı…

Firavun II. Ramses'in heykeli, güneşin tıpkı antik zamanlardaki gibi yıllar sonra da olsa yüzünü göstermesiyle, adeta bir mucizeye dönüştü. Ebu Simbel Tapınağı, II. Ramses'in zaferlerini ve büyüklüğünü anmak amacıyla inşa edilmiş muazzam bir tapınak kompleksidir. Ancak, bu tapınağın en büyük sırrı, içerisindeki heykellerin güneşin ışıklarıyla etkileşime geçebilmesidir. Yıllarca süren bir hesaplama sonucunda, tapınağın iç kısmındaki koridorlar öyle bir düzenlenmiş ki, yalnızca belirli günlerde ve saatlerde güneşin doğrudan içeriye girmesine izin veriliyor.

Bu gizemli piramitlerin bana göre en etkileyici kısmı ise, Bu eski toplumun, tarım ve hasat mevsimlerini belirleme yöntemleridir. Firavun II. Ramses'in heykeline düşen güneş ışınları, binlerce yıl öncesinin takvim sistemini aydınlatan önemli bir detay vardır.

22 Ekim tarihi, Antik Mısır'da ‘tarım’ mevsiminin başlangıcı olarak kabul ediliyordu. Bu özel günde, II. Ramses'in heykelinin yüzüne vuran güneş ışınları, toprakları bereketlendiren yeni bir tarım döngüsünün müjdecisi olarak biliniyordu.

Tabi Mısır takvimi Ekim ayı ile sınırlı değildi. Onlara göre 22 Şubat'ta ‘hasat’ mevsimi başlıyordu. II. Ramses'in heykelinin yüzüne düşen güneş ışınları, hasadın başlamasını ve toplulukların bereketi paylaşma zamanının geldiğini işaret ediyordu.

II. Ramses'in heykelinin yüzüne vuran ışıklar, sadece tarımı değil, aynı zamanda bir toplumun bir araya gelip birlikte yaşamasının sembolüydü…

Neden mi böyle? Çünkü Antik Mısır'ın tarım ritüelleri, sadece doğayla olan bağlarını güçlendirmekle kalmıyor, aynı zamanda toplumlar arasında birlik ve dayanışma duygusunu da besliyordu.

Bugün bilim ve teknolojiyle iç içe yaşıyoruz ama birlik ve dayanışma duygumuz var mı?

Antik Mısır'ın tarım takvimi, bize eski medeniyetlerin doğayla kurduğu derin bağları, birliği ve dayanışmayı hatırlatıyor.

Ebu Simbel Tapınağı'nda gerçekleşen bu doğa olayı, sadece Mısır'ın tarihini değil, aynı zamanda insanlığın doğayla uyum içinde nasıl büyüleyici anlar yaşayabileceğini de bize aktarıyor. Tarihi, güzellik ve doğanın mükemmel uyumu, Ebu Simbel'de II. Ramses'in güneş altındaki dansıyla bir kez daha yaşatılmış oldu.

II. Ramses'in heykeli, güneşin ona  huzur veren ışığı altında, adeta tarihin derinliklerinden günümüze ulaşması, bize bir mesaj verir gibi durmuyor mu?

Yazarın Diğer Yazıları