Mazlumder: '10 Aaralık'ta zulümler devam etti'

Gerçekleşen açıklamada 1948’de Birleşmiş Milletlerin kabul etmesiyle kutlanmaya başlanan 10 Aralık İnsan Hakları Günü'nde dünyanın dört bir yanında katliamlar, zulümler, soykırımlar, sürgünler, çatışmalar, şiddet ve işgallerin devam ettiği ifade edildi.

 

Sürdürülen açıklamada şunlara yer verildi; "Zalim devletler ve iktidarlar hak, adalet ve eşitlik kavramlarını kendi çıkarları adına kullanıp hesap vermeden zulüm düzenlerini ayakta tutmaya devam ediyorlar. ABD’nin haksız ve adaletsizce KUDÜS’ü İsrail’in başkenti sayması,İsrail’in Filistinlilere zulmü, Myanmar’da ki zalim cunta yönetiminin Arakan Müslümanlarını dünyanın gözü önünde katledip sürgüne göndermesi, Suriye’de Rusya’nın varil bombalarıyla Esad rejimi, DEAŞ ve diğer silahlı grupların mazlumlara saldırıları,Irak, Afganistan ve Müslümanların yaşadığı Afrika’nın bazı ülkelerinde ki insanların sistematik olarak katledilmesi, Yemen’de ki insanlık dışı katliamlar ne yazık ki dünyanın gözü önünde yaşanmaya devam ediyor. Zalim batı devletleri yanında, mezhepsel farklılıkları suistimal ederek yada batının ve kendi çıkarları için İslam ülkelerini dizayn etmeye çalışan başta Suudi Arabistan ve İran ile çevre ülkelerinin İslam coğrafyasında oluşturduğu zulümlerin hesabı da ne yazık ki sorulamıyor. Birleşmiş Milletlerin Güvenlik Konseyi’nde ki VETO hakkı ile, Müslümanların oluşturduğu ülkelerin dışındaki diğer 5 ülke kendi çıkarlarına göre “Güçlünün Hukukunu” oluşturmakta olup dünyadaki adaletsizlik mekanizmasını devam ettirmektedirler. Uluslararası ceza mahkemesi bu devletler ve bunların çıkarları doğrultusunda dünyada işlenen zulümleri görüp güçlülerin hukuksuzluğunu aşamamışlardır. 10 Aralık Günü’nün dünyaya bakan yüzü yanında! Hak, adalet ve özgürlüğün ülkemize bakan yönünü de unutmamak gerekir. “Zulüm kimden gelirse, kime karşı yapılırsa” karşı çıkıp adaletin korunması hayati önem kazanmış bulunmaktadır. 15 Temmuz darbesini yapanlar ve onu yaptıranlar ile hukuk içerisinde etkin bir soruşturma ve cezalandırma elbetteki vazgeçilmez bir gerekliliktir. Cezaların: yapılan fiillerin ağırlığına göre ölçülü ve orantılı olması gerekir. OHAL sürecinde adil yargılanma hakkının ihlali,yer yer kötü muamele ve işkence vakaları,sığınmacı ve mültecilere yönelik zorla geri göndermeler başta olmak üzere,diğer hak ihlallerinin de sorumluları dikkatli bir şekilde soruşturularak,sorumluları adalet önünde etkin ve hızlı bir şekilde hesap vermelidir. Zira “Geciken adalet, adalet değildir. MAZLUMDER olarak; hakkı ve adaleti ayakta tutup, adil şahitler olma anlayışı ile yeryüzünde zulmün ortadan kaldırılması, mazlumların korunması,vicdanların diri tutulması ve sorumluluk bilinci ile,hak ve adalet mücadelesini daha güçlü bir şekilde yapma ve devam ettirme gayretimiz yılmadan bıkmadan sürecektir. İnsan Haklarının korunması ihtiyacının bir günle sınırlı kalmayıp, zalimlerin zulümlerini devam ettirdiği sürece her türlü ortamda devam etmesi gerektiğini hatırlatıyoruz. Dünyanın farklı yerlerinde yaşanan zulümlerin fotoğraflarının sergilendiği bu fotoğraf sergimiz Kayseri Park AVM’de 3. Katta sinema karşısında 3 gün süreyle açık kalacak olup tüm halkımızı bekliyoruz." BÜLTEN