Şenay Sarıaslan

Kime Göre Neye Göre?

Şenay Sarıaslan

Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bir genelge yayınlandı ve denildi ki, mezuniyet törenlerinin millî, manevi, ahlaki ve kültürel değerlere uygun olması gerekiyor. Törenlerde gösterişe ve şatafata yer verilmeyecek, öğrencilerin gelişim seviyelerine uygun kutlamalar düzenlenecek. Olumlu tarafından bakarsak, tamam, tabii ki millî, manevi, ahlaki ve kültürel değerlerimize uygun olsun. Aksini zaten aklı başında hiç kimse istemez. İşin şatafat ve gösteriş kısmı da kültürümüzle ve geleneksel yapımızla uyuşan bir şey değil. Bu, genelde sonradan görmelerin kendi içlerinde yaşadıkları ezilmişlik ve eksiklik duygusunu çocukları üzerinden tamamlamaya çalışan kişilerin istekleri oluyor.

Öğrencilerin gelişim seviyelerine uygun kutlamalar düzenlenecek kısmını tamamen olumlu buluyorum. Çünkü gerçekten bazı kutlamalar, özellikle özel okullarda çocuklara ve ailelerine güzel bir an yaşatıp, geçmişe baktıklarında hoş anılar yaratmak yerine okullarının şov alanlarına dönüştürüyorlardı.  

Özellikle okul öncesi ve ilköğretim kademelerindeki çocukların yaş ve gelişim seviyelerine uygun etkinliklerle kutlamalar yapılması, çocuklar için daha etkili olacak. Çocukların sağlıklı bir ortamda mezuniyetlerini kutlamaları adına atılan güzel bir adım olmuş. 

Olumlu taraflarına baktık, psikolojik ve maddi açıdan çok güzel bir adım olmuş, tamam ama olumsuz tarafları nasıl olacak?

Bence bu genelgenin açık tarafları var. Ne diyordu genelde de, ‘mezuniyet törenlerinin millî, manevi, ahlaki ve kültürel değerlere uygun olması gerekiyor. Törenlerde gösterişe ve şatafata yer verilmeyecek, öğrencilerin gelişim seviyelerine uygun kutlamalar düzenlenecek.’ 

Bu kavramlar ucu açık kavramlar… Değil gibi görünebilir ama biz çok uluslu bir milletiz, en basit anlatımla ahlak konusunu ele alalım. 

Bizim toplumumuzda etek giymek, akşam saatlerinde dışarı da olmak gibi konular tartışılırken, mezuniyet töreninde ki ahlak kısmı müdürün göreceliğine mi kalacak yoksa genel geçer bir ahlak ölçüsü var mı?

Şatafat, yine ucu açık değil mi? Diyelim ki törende konfeti patlatılacak. Kim karar verecek bunun sıradan bir durum mu yoksa şatafat ve gösterişe dâhil mi değil mi olduğuna dair kararı? 

Ucu açık kurallar, tartışmalara açık alanlar bırakır. Yaşayıp göreceğiz neler yaşanacak. Diyorum ya çok uluslu çok renkli bir milletiz… Bir de yasağa kendi açılarından, haklı sebeplerle, tepki gösterenler var. Etkinlik-Sen Genel Başkanı Ali Koray Özandaç gibi… Özandaç, kararın zamanlamasının yanlış olduğunu altını çizerek, pandemi döneminde yaşanan kapatmalardan ve kısıtlamalardan büyük yaraları olduklarını ve bu genelge ile aylar öncesinden aldıkları işlerin iptal edilmesinin büyük mali kayılar yaşamalarına sebep olacağını belirtti. 

Haklılar mı, bence evet...

Son dakika böyle kararlar alınmamalı diye düşünüyorum. Öngörülü bir bakış açısıyla hareket edilmesi sanki kurum ve kuruluşlar için daha sağlıklı olacak. 

MEB'in, öğrencilerin ve velilerin katılımıyla gerçekleştirilecek mezuniyet etkinliklerinin daha kontrollü ve ölçülü bir şekilde düzenlenmesi amacıyla aldığı bu karar umarım eğitim ve öğretim hayatına katkıda bulunur!

Yazarın Diğer Yazıları