Müslüman görünür din yok, iman yok
Ağzından dilinden bok akıyor bok
Söylediği her söz sanki zehirli bir ok
Dürüst Müslüman’ı sevmez münafık.
Utan dersen güler geçer bu söze
Utanmaz tükürür o baktığı yüze
Ne olduğu belli gerek yok söze
Dost ile arayı açar münafık.
Barışık gezmeyi hayatta sevmez
Fitne saçamazsa işi rast gitmez
Ara bozmayınca yüzü hiç gülmez
Yapılanı geri yıkar münafık.
Münafığın asıl işi fitne fecirlik
Hiç hoşuna gitmez dirlik ve birlik
Onun için birlik olmak delilik
En çok ayrılığı sever münafık.
Allahtan korkmaz kuldan utanmaz
Dünya yansa onun bir şeyi yanmaz
İnsan sevgisine falan inanmaz
Dostunla aranı bozar münafık.
Başka işi yoktur ancak arayı açar
Küsler barışırsa uykusu kaçar
Kendi yuvasını bozar kalırsa naçar
Huzurla yuvayı yıkar münafık.
Bir başka adı daha var fesattır fesat
İyiliği hiç sevmez kötülük kat kat
Kötülük yaparken hiç demez fakat
Yaptığına pişman olmaz münafık.
İleri giderse asla çekemez dostu
Bataklığa serer kaldırmaz postu
Yıllarca bana da kinini kustu
Huzurlu insanı sevmez münafık.
Müminim der irfan bilmez yol bilmez
Alimim der kural bilmez dil bilmez
Ağlayan yetimin gözyaşını silmez
Hayrı hasenatı sevmez münafık.
İki dost görürse hemen girer araya
Köşkte yatar gıpta eder saraya
Gözü de çok açtır doymaz paraya
Dünya benim olsun ister münafık.
Kurnaz tilki gibi pusuya siner
Fırsatını bulursa hampana biner
Bukalemun gibi hep yanar- döner
Ortamın rengine girer münafık.
Her zaman sureti haktan görünür
Çakal gibi kurt postuna bürünür
Karayılan gibi yerde sürünür
Günde kırk kılığa girer münafık.
Çalar çırpar aç karnını doyurur
Haklıyı değil hep haksızı kayırır
Bir sır versen memlekete duyurur
Namerttir mertleri sevmez münafık.
Sivrisinek gibi hep vızıldar durur
Fırsatını bulursa arkandan vurur
Bir mümin görürse azar kudurur
Hakkı hakikat ı sevmez münafık.
Onun için kıymeti yok bir canın
Düşmanıdır dürüst olan insanın
Avukatlığını yapar cinin, şeytanın
Fitnelik yapmayı sever münafık.