Kayserispor’un içende bulunduğu durumun adını ‘Rehavetten’ başka hiçbir şey açıklayamaz.
Öncelikle takım iyi giderken, neden bu tarz yapıyorsun diyecek olan vardır elbette, ama Kayserispor’un daha iyi olmasını herkes gibi ben de istiyorum…
***
Rehavet kelime olarak neyi ifade ediyor, öncelikle onu yazalım ardından da olayı Kayserispor’u bağlayalım.
Rehavet; vücutta ve insanda gözlemlenen ağırlık, tembellik ve gevşekliği ifade etmek için kullanılmaktadır. Ayrıca rehavet kelimesi bazı kelimeler ile birleşerek söz öbeği oluşturmaktadır. Bunlardan bir tanesi de rehavete kapılmak ifadesidir.
Kayserispor’da rehaveti görmeyen yoktur sanırım.
Bundan dolayı, hedefi belirlemek gerekiyor.
Yoksa, maç seçen futbolcu topluluğu izlemekten daha ileri gidemeyiz.
Sen gel Galatasaray’ı mükemmele yakın bir futbol ile darma dağın et, ardından da ligin galibiyeti olmayan Giresunspor ile 1-1 berabere kal, fark yemekten zor kurtul!
Süreç içerisinde bir ivme yakalandı, deplasmandan alınan 1 puan çok önemli, fakat ortaya konulan futbol, herkesi şaşkına uğrattı.
***
Maç öncesinde durumun bu şekilde olma ihtimalini öngürmüş ve bu yönde yazı yazmıştım
Ne yazık ki, Kayserispor rehavete girdi!
Geçtiğimiz günlerde bu rehavetin nasıl ortadan kaldırılacağı yönünde de bir takım fikirlerim olmuştu.
Şu an için yönetime ve teknik heyete büyük iş düşüyor!
Rehavetten kurtulmanın şartı Kayserispor için rotasyondan geçiyor.
Antrenmanları daha neşeli hale getirmek, oyuncuları çok sıkmamak gerekiyor.
Futbolcularrobot değil, her maçta aynı performansı göstermeleri imkansız, rotasyon ve dinlendirme şart!
***
Yönetime düşen göreve gelecek olursak da, ondan da bahsedelim.
Futbolculara verilen ya da vaad edilen prim, konsantrasyonun bozulmasına neden olabilir.
Galatasaray’ı yendik, Giresunspor’u de güle oynaya yeneriz gibi bir hava oluştu,ama futbolda böyle bir kural yok.
Koşmayana, mücadele etmeyene puan yok!
Geriye dönmek istemiyorum, ama bu problemin ortadan kalkması adına da bir şeyler yazmadan geçemedim.
***
Para çok tehlikeli bir obje!
Eğer doğru kullanılmadığı zaman başınıza hep iş açar.
Ondan dolayı, futbolculara verilen paranın kontrollü bir şekilde akışı sağlanmalı.
Ya paket prim sistemi yapacaksınız ya da maç maç ayrı prim sistemi uygulamanız gerekiyor.
Galatasaray’ı mağlup edince kesenin ağzını gereğinden fazla açarsanız, Giresunspor maçında böyle bir sonuç ile karşılaşmanız muhtemel.
***
Kayserispor ile gülüyor, onunla üzülüyoruz.
Kayserispor bizim için yaşam biçimimiz.
Onun başarılı olması, bize çok şey ifade ediyor.
Bir takımı karşılıksız sevmenin adı, taraftarlıktır.
Bizler de Kayserispor’un başarısı için elimizden ne geliyorsa, yapmaya gayret ediyoruz.
Günü birlik başarıdan ziyade, borçlardan kurtulmuş, alt sıralardan uzak ve hedefini üst sıralara diken birKayserispor arzuluyoruz.
Bu yönde de Berna Gözbaşı’nı ayakta alkışlamak gerekiyor.
Takım, çok güzel bir ivme yakaladı, 7 haftalık süreçte 3 İstanbul takımını dize getirerek, hiç kimsenin beklemediği bir başarının altına imza attı.
***
Eğer, rehavetten çıkmaz, ona göre önlem alınmaz ise, düşeşe geçeriz (Allah korusun) ardından da yine bunalımlı günler gelir.
Rehavetin devam edeceği aşikar!
***
Bu hafta rakip Trabzonspor!
Rakibimizin toplamda 7 as futbolcusu Kayserispor karşısında forma giyemeyecek.
Bu da bizim için dezavantaj!
Yine rahvet sebebi!
Trabzonspor’un, Kayseri’ye eksik gelmesi, bizim için kesinlikleavantaj değil!
Daha çok çalışıp, rotasyon yaparak,diğer oyuncuları maça hazırlamamız gerekiyor.
***
Burada özellikleLung, Uğur, Mensah, Fernandes ve Thiam gibi oyunculara büyük iş düşüyor.
Trabzonspor, ligde yenilmeyen 2 takımdan biri, ne dediğim umarım anlaşılıyordur.
Trabzonspor, yenilmeyecek bir takım da değil, fakat son 2 haftada 4 puan kaybettiler, kazanmak için ellerinden geleni yapacaktır.
Abdullah Avcıile geçtiğimiz sezondan bu yana büyük çıkış yakaladılar.
Hemen hemen her maçta golleri var.
Her ne kadar da eksikleri olmuş olsa da çok etkili oyuncuları var. Ayağımızın yere sağlam basması gerekiyor.
***
Trabzonspor maçını kazanarak, milli araya moralli girmemiz, dinlenmemiz gerekiyor. Evet, bugünlük de bu kadar, Allah’a emanet olun.