Yine evdeki hesap çarşıya uymadı. Galip gelmemiz içten bile değildi, fakat maçın acemi hakemi bize yapılan faulü konuk ekibe verince hevesimiz kursağımızda kaldı.
Tabii ki, kaybedilen 2 puanın telafisi mümkün, fakat kaçan balık çok büyük oldu.
Kazansaydık, bambaşka şeyleri konuşuyor olabilirdik.
***
Bu maç öncesinde Mensah, Uğur, Cardoso, Mario ve Emrah gibi takımın önemli ayaklarının olmadığını görmek lazım.
Teknik direktör Hikmet Karaman’ın da bu maçta hataları olmadı değil.
Kayserispor, planlama konusundaki hataların ceremesini çekti.
Uğur’un yerine oynayan Hosseini yetersiz!
Emrah’ın yerine oynayan Mane çok yetersiz!
Mensah’ın yeri zaten doldurulamaz, Kemen diyeceksiniz, yetersiz!
Mario Gavranovic’in yokluğunda ise İlhan Parlak bir nebze de olsa bir şeyler yaptı, hatta golünü de attı, ama kaçırdıklarını görünce, ‘Ah Mario, ah!’ dedik.
***
Tabii ki bunlar da bahane olmamalı, sonuçta hem kendi evinde, taraftar desteğini arkana almışsın, hem de 1-0 öne geçtiğin maçtan altın değerinde 2 puan kaybediyorsun.
Kayserispor, bu sezon tamamlayıcı oyuncuların yetersizliğinin kurbanı oldu, olmaya da devam ediyor.
Öne geçtiğimiz maçlarda kaybettiğimiz puan sayısı 16 oldu. Yani, kazandığımız puan kadar kaybettiğimiz puan var.
Burada Ali Naibi’nin kulakları çınlasın!
Bu kadar etkisiz ve beceriksiz bir sportif direktörün yetersizliğinin faturasını ödüyoruz.
Hatırlayın, ‘Hesabı kim ödeyecek?’ diye aylar öncesinde köşe yazmıştım, ama kendisi hesabı ödemeden gitti.
***
Maça gelecek olursak da, ne biz ne de Göztepe adam akıllı bir futbol ortaya koyamadı.
Rakibimizin adam akıllı net pozisyonu dahi yoktu, biz ise, savunmayı çok iyi yaptık.
Orta alandan hızlı çıkışlarla yakaladığımız pozisyonlarımız var, ama son vuruşlarda çok yetersiz kaldık.
Özellikle Emrah’ın yokluğunu fazlasıyla hissettik.
Orta alanda topu alıp, yön veren oyuncumuz ne yazık ki yoktu!
Bu maçta Campanharo ve İbrahim, gerçekten de çok etkili ve güzel bir futbol ortaya koydu.
Ama, ikisi de aynı tip, hücum anlamında beklenen seviyede değiller.
Onursağ beke çok yakıştı, zaman zaman hatalı çıkışlar yapıp, topu kaptırsa da maçın iyileri arasında yer aldı.
Hosseini’yi zaten beğenmiyorum, o da Naibi’nin bize hediyesi oldu.
Kolovetsios, her zamanki gibi güven verdi ve etkili oynadı.
Carolefena değildi, Mane ne yapmaya çalıştı anlayamadım, Thiam da tutuk bir futbol ortaya koydu.
İlhan, gol dışında etkisiz bir futbol ortaya koydu, çabuk yoruldu.
***
Teknik direktör Hikmet Karaman, bu takımın defans problemini elindeki futbolcularla bir nebze de çözdü, fakat hücum anlamında ki sıkıntı devam ediyor.
Yazımın başında da belirttim,Emrah, Uğur, Cardoso, Mensah ve Gavranovic olsaydı, bu maç çok farklı bir skor ile biterdi.
Mustafa Pektemek son derece yetersiz!
***
Hikmet hoca adım atamaz halde olan İlhan’ı neden bu kadar fazla oyunda tuttu anlamadım.
Aynı şekilde oyuncu değişiklikleri konusunda da Hikmet hoca çok geç kaldı.
Onu da şu şekilde anlamak mümkün; yedek kulübesine baktığında girecek kim var ki?
Attamah belki alınabilirdi, fakat performansı çok düşük, İbrahim ve Campanharo varken almak ne kadar mantıklı olur?
Kemen’in yerine alınabilir miydi diyeceğim, ama Attamah’ın ayakları çok kötü.
Gökhan daha önce alınabilirdi, o da hastalıktan sonra performansı inanılmaz düştü.
Oyuna girdi, ne yaptığını, kendi bile anlamadı, Gökhan da çok yetersiz.
Sonuç itibariyle hakemi kimse konuşmadı.
Ama, biz yine iğneyi kendimize batıralım ve neden 2-0 yapamadık onu konuşalım.