Dünkü yazımı, 1-0 öndeyken, neden 2-0 yapamadık diye tamamlamıştım.
Eskiden gol atma yönünde büyük sıkıntı yaşıyorduk.
Bu sezon bu sorunu bir nebze de olsa çözdük; ama öne geçtiğimiz maçlarda, sonradan yediğimiz goller başımıza çorap örmeye devam ediyor.
Dün de yazdım, şu an 16 puanımız var, öne geçip de kaybettiğimiz 16 puanımız var.
Yani, şu an 32 puanda olabilirdik.
Her attığınız taş, yerini bulmuyor, ama...
***
Kayserispor, son haftalarda hakem kararlarıyla adeta kevgire çevrildi.
Umudumuz kırılıyor, moral ve motivasyonumuz ister istemez düşüyor.
Sonuç itibariyle hakem faktörü bize büyük zarar veriyor.
Gerek Fenerbahçe, gerekse de Göztepe maçında hakem hatalarından dolayı 4 puanımız daha elimizden uçtu gitti.
İnşallah, MHK yönetiminde yer alan Hakan Sivriselvi’nin bir payı yoktur bu kararlarda.
Ama, biz yine iğneyi kendimize batıralım ve neden 2-0 yapamadık onu da konuşalım.
***
Kayserispor’da problemler illaki var!
Yönetimsel anlamda işler tıkırında ilerliyor, ama sportif anlamda halen istenilen konumda değiliz.
Gerek yönetim, gerekse de teknik heyet; bu sorunları çözme adına sıkı bir şekilde çalışıyor.
Hakem kararlarının yanı sıra, sakat oyuncuların çokluğu ve planlamada konusundaki hatalar da daha çok puan toplamamızın önüne geçti.
Bu anlamdaki başarısızlık durumunun bir an önce giderilmesi gerekiyor.
Teknik heyet elindeki mevcut kadronun en iyisini sahaya çıkarma yönünde gayet gederecede başarılı.
Sadece, değişiklik yönünde geç kalınıyor.
Dün de yazdım eski sportif direktörümüzün beceriksizliğinin faturasını ödemeye devam ediyoruz.
Son 10 yılın en iyi kadrolarından biri oluşturuldu, fakat bu yapılanmada inanılmaz dengesizlikler var.
Daha önce de bu konu hakkında yazmıştım.
***
Teknik heyet, elindeki mevcut kadroyu çok iyi değerlendiriyor dedik...
Rakip analizi çok iyi yapılıyor.
3 haftadır Kayserispor’da oyun anlamında ciddi gelişmeler var.
Son 3 hafta dışında kazandığımız maçlar dahil hemen hemen her karşılaşmada 5-6 net gol pozisyonu veren Kayserispor vardı, bu sorun çözüldü.
Ama, bu yeterli değil, hücum yönünde de eksikler giderilmeli.
***
Karagümrük ile başlayan çıkışımız, Fenerbahçe ve Göztepe maçlarında da devam etti.
Fenerbahçe maçında 2 puanımızın nasıl elimizden alındığını tüm Türkiye gördü.
Göztepe maçında da pozisyon vermedik, ama hakemin yanlış kararı sonrasında yine 2 puanımız uçtu gitti.
Hatta penaltımız bile göz göre göre verilmedi.
VAR demekten sıkıldık.
***
Burada nazarı başka yerde aramaya gerek yok.
Hakem hata yapsa bile, 2’yi, 3’ü atacaksın.
Kendi ceza alanında çok daha dikkatli olacaksın.
Hosseini’ni gibi pozisyon hatası yapmayacaksın.
Yedek oyuncular, formayı kapmak için daha çok çalışacak.
Dış nedenlere takıldığımızda bir adım dahi yol alamayız.
Hakem hataları yıllardır, sadece bizim değil tüm takımların canını yakıyor.
***
Bu hafta sonu Çaykur Rizespor ile 6, hatta 12 puan değerinde bir maça çıkacağız.
Alt tarafta kazan kaynıyor!
Alt taraftaki rakiplerimizin bir çoğu Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor ve Galatasaray ile oynuyor.
Bu çok büyük bir avantaj!
ALKIŞLAR KAPALI KALE’YE
Kapalı Kale’nin vefa örneğine de değinelim.
Volkan Erdoğan kardeşimiz bilindiği üzere birkaç ay önce elim bir trafik kazası sonrasında yaşamını yitirdi.
Fakat, Kapalı Kale Taraftar Derneği, Ahmet Dirgenali liderliğinde bu kardeşimizi unutmadı.
Her maçta Volkan Erdoğan tezahüratlarıyla vefa gösteren Kapalı Kale, sosyal sorumluluk projesi kapsamında bu ismi ölümsüzleştirdi.
Bünyan’ın Atatürk İlköğretim Okulu’nda Volkan Erdoğan Kütüphanesi açıldı.
Açılışa merhum kardeşimiz Volkan Erdoğan’ın babası Şener Erdoğan, Kapalı Kale Taraftarlar Derneği Başkanı Ahmet Dirgenali, Yönetim Kurulu Başkan yardımcısı Alper Türkmen, Okul Öğretmenleri, Öğrencileri ve Kayserispor kaptanı İlhan Parlak katıldı.
Açılışta duygu dolu anlar yaşandı.
Daha önce bu tarz projelere imza atarak, taraftarlığın sadece tribünde olmadığını gösteren Kapalı Kale’ye şahsım adına teşekkür ediyor ve Volkan Erdoğan kardeşimize de bir kez daha rahmet diliyorum, mekanın cennet olsun güzel kardeşim…
Vefa gösterene gösterilir.
***
Volkan Erdoğan gibi hayatını Kayserispor’a atayan tribünün önemli isimlerini de rahmetle anıyorum.
Kapalı Kale, sosyal sorumluluk projelerinde her daim adından takdirle söz ettiriyor.
Deprem oluyor, onlar yardıma koşuyor.
Kayserispor sevdasını yeni nesile aşılamak için Okullarda açıktıkları kütüphanelerle de yine büyük emekler veriliyor.
Sarı-Kırmızılı forma için Türkiye’de gitmedikleri deplasman kalmayan bu insanlar, yukarıda da belirttiğim gibi taraftarlığın sadece tribünde olmadığını tüm Türkiye’ye gösteriyor.