Fikret Şanlıbaba

Ecel: Hikmetli hikayeler 3

Fikret Şanlıbaba

Ne kelebek zayıf olduğu için aç kalır ne de kartal pençesiyle kazanır.

Her şey bir hesap ve takdir iledir. Ecel, bir hesabın parçasıdır.

Eceli uzun olan kimse yüzlerce savaşa girse de sadece gazi olur.

Takdir edilen vakit gelmemiş ise ok da saplansa bir şey olmaz, ama takdir edilen vakit rızkı bittiğinde çölde çadırında keyif de yapıyor olsan karşıdaki ağaca akbabalar tüner.

Ecel, bizi daha önce ölmekten kurtarır.

Pederin hesabı ile kaderin hesabı ayrı ayrı olur.

 

1.Hikâye: Müddet Doldu

Birkaç yaş arayla doğmuş iki kardeş vardı. Necef çöl savaşları başladığında anne küçük yavrusuna kıyamadı, ama büyüğe Sen git savaş evladım, o biraz hasta; iyi olursa ardınızdan gelir. dedi. Küçük çocuğunu hasta gibi sarıp sarmaladı. Savaş çok çetin geçti, kılıçlardan çakmak çakmak kıvılcımlar saçıldı. Gökten yağmur yerine ok yağdı. Ejderhalar ağızlarından ateşler saçtı, ama büyük oğlanı takdir edilen eceli ölmekten kurtardı, çünkü yaradan daha ona uzun bir hayat biçmişti. Vücudunda sayılamayacak kadar çok yara ile evine döndü, onu gören ana hemen içeriye babasına ve kardeşine haber salmak için koştu, ama küçük evladının eceli dolalı bir saat olmuştu.

Ecel gelmeyince demir mızrakları delen ok, gömleği delemez imiş. Ecel gelince de lokma boğazdan geçmez, mide kurur, bağırsaklar burur, ör yoğa gidermiş.

Nice hekimler öldüler de hastaları arkasından iyi bilirdik dediler.

Yazarın Diğer Yazıları