Demet Öztürk

ŞAPKADAN TAVŞAN ÇIKTI

Demet Öztürk

KAYSERİSPOR, mücadeleden uzak, rakip kaleyi düşünmeden, ilerde çoğalmadan, üst üste üç pas yapmadan, 90 dakikaya tek pozisyon sığdıramadan öyle bir gol attı ki altın değerinde. Lung, Mendes ve Kucher’den başka ayakta kalan oyuncu yok derken, sezon başından beri en çok eleştirdiğimiz Atilla jeneriklik golle adeta şapkadan tavşan çıkarttı ve Kayserispor’a 1 puanı armağan etti.
Kasımpaşa deplasmanına puan umuduyla giden Kayserispor, ilk 15 dakikadan sonra sahada kayboldu. Top rakipteyken pres yapan, orta sahada baskı kuran, pas trafiğiyle rakibi bunaltan Kayserispor, İstanbul’a, tüm özelliklerini tesislerde bırakarak gitmişti adeta. Ne Umut, alıştığımız Umut’tu, ne Deniz bildiğimiz Deniz’di. Son haftaların formda futbolcusu Kana Bıyık’ın yedek kulübesinde, futboluyla sadece Sumudıca’nın beğendiği Sapuranu ise sahada. Van’da oynanan kupa maçının tek golünü atan, fizik olarak hazır olmasa da oyunun kaderini değiştireceğini gösteren Asomah Gyan ise kadroda yoktu.
Pazar günü yapılabilecek en kötü aktivite bu maçı izlemekti belki de Kayserispor taraftarı adına. Hele takımın peşine düşüp İstanbul’a kadar gittiyseniz işkenceydi koskoca 90 dakika. Defansta kaleci Lung ve Kucher, orta alan ve hücum hattında ise Mendes ayakta kalan isimlerdi. Lung ve Kucher, rakip atakları durdurmaya çalışırken, Mendes de tek başına skoru değiştirmeye çalışan isimdi Kayserispor adına. Deniz ayağına aldığı tüm topları ezerken, Umut’u da ilk kez bu kadar bitkin gördük desek yanlış olmaz.
Saha kenarında Sumudica, eminim ki futbolcularından daha çok efor sarfetmiştir. Kasımpaşa ilk yarının sonlarında aradığı golü bulurken, ikinci yarıda neredeyse tek kale oynadı. Rakip kaleyi hiç düşünmeyen Kayserispor ise skora razı ‘bitse de gitsek’ havasında mücadele etti. Gol ayaklarının sustuğu, sahadaki futbolcuların skoru kabullendiği uzatma dakikalarında Atilla, can suyu verdi takıma. Sezon başından beri bulduğu şansı iyi değerlendiremeyen, ikili mücadelelerde ayakta kalamayan, sarı kırmızılı takımda benim de belki en çok eleştirdiğim Atilla sahne aldı bu kez. Sivas’ta Umut Bulut, Antalya maçında Badji’nin attığı jeneriklik gollere nazire yaparcasına sol ayağıyla öyle bir vurdu ki, değil haftanın belki de sezonun en güzel gollerinden birine imza attı. Atilla’nın muhteşem golüyle gitti denen 3 puan en azından 1 puan olarak geri döndü. Atilla uzatma dakikalarında attığı muhteşem golle adeta şapkadan tavşan çıkarttı ve Kayserispor yarım pozisyonu dahi olmadığı maçtan 1 puan çıkarttı. Maçı izlediğine pişman olan taraftarlar da uzatma dakikalarında gelen golle büyük coşku yaşadı.
Sonuç olarak Kayserispor, belki kötü oynadı ama yine kaybetmedi. Kötü oynarken bile muhteşem gollere imza atan Sarı-kırmızılılar, geçen yıl yarım sezonda topladığı puanı yakaladı bile. Hemen hemen tamamı yeni futbolculardan oluşan Sarı-kırmızılılar, geride kalan 6 haftada sadece ilk hafta Galatasaray’a yenildi. 6 maçta 3 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 yenilgi muhteşem. Kazanmayı olmasa da kaybetmemeyi alışkanlık haline getiren Kayserispor, üst sıralardan da kopmadı. Deplasmanda alınan altın değerindeki 1 puan Kayserispor’a gönül verenlerin rahat bir hafta geçirmesine de yetti.
Ancak Kasımpaşa maçında uzatma dakikalarında gelen bir puan, eksiklerin görülmesine engel olmamalı. Geçen sezon takımın ligde kalmasında büyük katkısı olan Deniz Türüç, son haftalarda kayıp. Güray, milli takıma çağrıldığından beri eski formundan uzak. Sapuranu, Galatasaray maçından sonra, Kasımpaşa maçında da aksadı. Kayserispor hatalarından ders çıkartarak, yoluna devam eder ve ayakları yerden kesilmezse, taraftar desteğiyle Bursaspor engelini de aşar. Ama her zaman yürüyerek puan kazanamaz. Sarı-kırmızılılar, yeniden, basan, pres yapan, koşan, tekmeye kafasını uzatan kimliğine bürünmeli. Artık biliyoruz ki Kayserispor kendi futbolunu oynar ve rakip seçmezse, içerde dışında her maçtan puan çıkartır. Yenilgisizliğini 5 haftaya çıkartan Kayserispor’da futbol şansının Bursaspor önünde de yanında olması dileğiyle…
 

Yazarın Diğer Yazıları