Kayserispor, 3 puan parolasıyla gittiği Bolu deplasmanında iki kez geriye düştüğü maçtan 1 puan çıkartmayı başardı. Temsilcimiz kazanamadığı için üzdü, ancak iki kez geride düştüğü maçı bırakmayıp, ‘Kazanamıyorsan, kaybetme’ parolasına uygun son dakikalarda da olsa 1 puanla kapattığı için ise sevindirdi.
PTT liginde zirve yarışına ortak olan ve hemen hemen tüm takımların favorisi Kayserispor, sezon başından beri bu coşkuyu ne yazık ki futboluna yansıtamadı. Ligde iyi bir çıkış yakalayan ve aldığı seri galibiyetlerle yarışa ortak olan Sarı-kırmızılılar, futbol olarak ne yazık ki tatmin etmedi. Bolu maçı da dahil açıkçası Kayserispor’un çok iyi oynadığı maç hatırlamıyorum. Hep, ‘kötü oynarken kazanıyorsa, bu takım bir de iyi oynamaya başladığında önünde kimse duramaz’ tezini savundum. Ama nerdeyse ilk yarı bitecek biz hala Kayserispor’dan o coşkulu futbolu beklemeye devam ediyoruz.
Kayserispor, Bolu maçında da hızlı futbol, yerine kontrollü futbolu tercih etti. Ancak bu kez hesapta olmayan rakibin bulduğu erken gol, sarı-kırmızılıların bir süre bocalamasına neden oldu. İlk yarıyı 1-0 geride kapatan Sarı-kırmızılılar, Anıl’la eşitliği sağladı ancak tempoyu yine yükseltmedi. Kontrollü futboldan vazgeçmeyen ve oyunu dikine oynamayan, kanatları etkili kullanmayan Kayserisopr’un isteksizliği rakibin iştahını kabarttı. Fırsatı iyi değerlendiren ve Kayserispor kalesinde pozisyon arayan Boluspor, bu çabasının sonucunu aldı ve ikinci kez öne geçti. Geriye düşen Kayserispor’da tempoda ya da mücadelede bir değişlik olmalı ama tecrübesiyle deplasmandan puan çıkartmayı başardı. Bu maçta sevindirici olan tek şey iki kez geriye düşülmesine karşın, oyun disiplininden kopmaması ve geri dönüşü başarmasıydı. Ama, bu kadro vites artırsa, zaten Bolu deplasmanından 3 puanla dönecek kapasitede. O zaman beraberliğe sevinirken, neden temponun bu kadar düşük olduğu da sorgulanmalı.
GENÇLER YÜRÜYOR
Takımda tecrübeli futbolcular koşmuyor ama gençler de yakaladıkları şansı kullanmak adına koşmayı, daha fazla mücadele etmeyi düşünmüyor. Alper’e kartların kolay çıktığını düşünüyorum ama buna karşın, ofansif katkısı hemen hemen hiç yok. Riskli bölgelerde kaybettiği toplar ise tamamen konsantrasyon eksikliğinden. Biseswar, dinlenerek oynuyor. Yener Arıca ve Okay Yokuşlu yakaladıkları fırsatı kullanmak adına en ufak çaba göstermiyor.
YÖNETİMDEKİ BELİRSİZLİK ETKİLER
Her şeye rağmen Kayserispor şampiyonluk yarışının en büyük adayı. Yeter ki, birileri köstek olmasın. Yapılan kongre ve sonrasında oluşan ‘Emanet’ yönetim takımı olumsuz etkilemiş. Olağanüstü genel kurul beklentisi Recep Mamur’un yeniden aday olup olmayacağı, kamuoyu kadar teknik kadro ve futbolcularında kafasını karıştırmış.
Genel Menajer Süleyman Hurma, Bolu maçı sonrası bir kez daha istifasını açıkladı. Hurma’nın haklı olduğu konular mutlaka var ama, her fırsatta ‘İstifa’ açıklaması spor kamuoyuna itici gelmeye başladı. Kayserispor’da bir an önce bu belirsizliklerden kurtulmak ve hep birlikte şampiyonluk için kenetlenmek şart. Kaos, irtifa kaybettirir, hedeften uzaklaştırır.