LİDER Kayserispor, ligin ilk yarısında Nobre’nin penaltı golüyle 1-0 yendiği Orduspor’u bu kez kendi sahasında 2-0’la geçti. Sonuç olarak bakıldığında galibiyet önemli. Ama son sırada yer alan ve gençlerle mücadele eden Orduspor karşısında ortaya konan futbol için aynı şeyi söylenemez.
Sarı-kırmızılı futbolcular neredeyse terlemeden tamamladığı maçın sonunda 3 puanı hanesine yazdırdı. Amaç 3 puansa, kazanan her zaman haklıdır!
Kayserispor’un Orduspor önünde aldığı 3 puan ve atılan 2 golü yok sayamayız ama bu kötü futbol gerçeğini de değiştirmez. Sarı-kırmızılıların kazandıkları maçlardan çıkaracakları ders, kaybettiği maçlardan sonraki dersten çok daha önemli.
Sarı-kırmızılılar, 7 puanla ligin dibine demir atmış, genç futbolcularla yoluna devam eden Orduspor maçında dahi neredeyse attığı goller dışında pozisyon üretemedi. Kanat bindirmelerini yapamadı. Orta sahada çok pas hatası yaptı. Topu üçüncü bölgeye taşırken çok zaman kaybetti. Üçüncü bölgedeki toplarda ise ya yanlış pas tercihleri ya da gereksiz şutlarla pozisyon vadeden atakları cömertçe harcadı.
Kayserispor’da Turgut Doğan Şahin’e gol pası vermesine rağmen Abdullah hala toparlayamamış görünüyor. Okay ‘Ağır Abi’ havalarında. Biseswar hiç bu kadar çok top kaybetmemişti sanırım. İbrahim Dağaşan, Cem Can ve Nobre yine takımın en iyileri olarak göze battı. Hele hele istediği topları alamayınca orta sahaya kadar gelen ikili mücadelelerde ayakta kalan, arkadaşlarına çok iyi paslar çıkartan Nobre’nin hırsı ve çalışkanlığı alkışı fazlasıyla hak etti. Takımda çok koşanların gençler değil, tecrübeli isimler olması da sanırım bir başka ayrıntı.
Kayserispor’da bu kadar kadro derinliği varken hala bazı futbolcuların işin ciddiyetini kavrayamamış olması ve oyun disiplininden uzaklaşmasını anlamak imkansız. Kayserispor maç kazanıyor, liderlik koltuğundaki yerini koruyor. Ama hala takım oyunundan uzak. Kimse ayağına topu aldığında daha müsait olan arkadaşını aramıyor. Sahayı dikine kullanmak, ortasahayı çabuk geçmek, boşa kaçan arkadaşını topla buluşturmak kimsenin aklına gelmiyor. Herkesin aklında sadece kale var. Golü düşünmek, rakip kaleye şut çekmek tabi ki önemli. Ama çok daha uygun futbolcular varken, neredeyse orta sahadan şut çıkartmaya çalışmak arkadaşlarının emeklerine saygısızlık.
Kayserispor’un bu kadar kötü görünmesinde Orduspor’un ilk dakikadan bitiş düdüğüne kadar hücumu hiç düşünmemesi de etkili oldu şüphesiz. Konuk ekip, 1-0 geriye düştükten sonra da maç 2-0 olduktan sonra da sanki bu sonuçla puan alacakmış gibi yarı sahasından çıkmadı. Kayserispor kalesini neredeyse hiç düşünmedi. Bu kadar kapanan takıma dahi pozisyon vermeyi ancak Kayserispor becerebilirdi herhalde! Kapanan rakip karşısında tempoyu düşüren, rakibin üstüne gitmeyen, kendini yormayan Kayserispor, yine klasik Turgut Doğan golü ve Nobre’nin kafasıyla sonuca gitti.
Ligde ikinci yarı yeni başlamış olmasına rağmen, aşağıdakiler ve yukarıdakiler de yavaş yavaş şekillenmeye başladı. Kayserispor, geniş ve kaliteli futbolculardan kurulu kadrosundan daha çok verim almalı. Sarı-kırmızılı futbolculara önceliğin Kayserispor olduğu hatırlatılmalı. Kayserispor’un bundan sonra oyun disiplinine daha çok ihtiyacı olacak .Bu futbol Orduspor maçı için yeterli olabilir ama hafta sonu oynanacak Gaziantep Büyükşehir maçı için yetmeyecektir.İkinci yarı henüz yeni başlamışken bazı futbolcuların yorgun ve isteksizliğini eminim ki kenar yönetimde fark etmiştir.
Orduspor maçından sonra Başkan Bekir Yıldız ve yönetimin taraftarı selamlaması, taraftarla kucaklaşması eski günleri anımsattı. Taraftarın tabiriyle ‘Efsane geri dönüyor’ sloganını akıllara getirdi. Bu birlik ve beraberlik istikrarı da beraberinde getirecektir. Umarım sarı-kırmızılı futbolcular da eforlarını bundan sonraki maçlara saklamışlardır.