Avrupa’nın neredeyse tamamı ligleri ertelerken, Türkiye’de maçların seyircisiz oynanması kimin fikriydi? Virüsten de öte taraftar olmadan futbolun anlamsızlığını kim öngöremedi?
Can sağlığını unutturacak kadar önemli olan neydi ? Bu skandala kim imza attı? Bu vebal kimin?
Evet… sorular... sorular… Yanıtını alamayacağımızı bile bile yine sıraladık.
Korona virüs tüm dünyayı sardı, Dünya Sağlık örgütü pandemi ilan etti. Belki virüs, maçların oynandığında, ülkemizde bu kadar etkili değildi. Ama öngörüsüzlük bu hale getirdi.
Maçların seyircisiz oynanması kararı verildiğinde tüm branşlarda hem yöneticilerden hem sporculardan tepki geldi.
Kayserispor Başkanı liglerin tatil edilmesini isterken, Asbaşkan ve basın sözcüsü Mustafa Tokgöz Federasyonun empati yapmasını önerdi. Ama yine olmadı. Gözgöre göre yöneticilerin, sporcuların korona virüse yakalanmasına zemin hazırlandı, seyirci kalındı
Maçların ısrarla oynatılmasının kime ne yararı olduğunu düşünüyor ama bi türlü bulamıyorum. Tabi rant bölümünü düşünmek dahi istemiyorum.
Çünkü öncelik insan sağlığı olmalı. Sağlıksız koşullarda oynanan futbolun kime ne yararı var.
Paki maçları seyircisiz oynatarak, yönetici ve sporcuları tehlikeye atan anlayış, seyirciyi koruyabildi mi? Stada gidemeyen taraftar, takımının maçlarını izlemekten vaz mı geçti?
Daha kapalı ve havasız ortamlarda şifreli kanallardan takımını izlemeye devam mı etti? Maç izledikleri yerler ya da koşullar statlardan daha mı korunaklıydı?
Bir hafta gecikmeyle ve baskıyla alınan ligleri erteleme kararı, kaç sporcunun ya da idarecinin virüse yakalanmasına neden oldu?
Nedeni ne olursa olsun, ligleri ertelemeyi geciktirerek bir kişinin dahi virüs kapmasına neden olunduysa Federasyon zan altındadır, vebal altındadır.
‘Avrupa’da maçlar oynanmazken biz oynatıyoruz’ diye hava atanlar bu sorumluluğu üstlenip istifa etmelidir.
Peki bundan sonra ne olacak? Üst sıralardaki takımlar liglerin böyle tescillenmesini ve kulüplerinin bir an önce Şampiyon ilan edilmesini istiyor. Alt sıralardaki takımlar ise “Lig iptal edilsin. Bu sezon düşme olmasın” diyor.
Futbol Federasyonu suçlu. Ama hala insan sağlığını değil, kendi menfaatlerini ön planda tutmaya çalışan kulüpler suçlu değil mi? Hala herkes kendine yontuyor. Kimse sağlıklı ve sağduyulu davranmıyor.
Kimse içinde bulunulan durumdan ders almayı düşünmüyor. Herkes birlik ve beraberlikten dem vuruyor. Ama sorumluluk almaya gelince suçu karşısına atıyor, başkalarını suçlayarak sıyrılmaya çalışıyor.
Bence bilim kurulu dışında bir de spor kurulu oluşturulmalı. Kulüp temsilcilerinin yanı sıra spor adamlarının da yer alacağı. Kararlar da bahis oyunları, yayıncı kuruluş ya da her hangi bir kulübün menfaatlerini gözetmeksizin herkesin ortak paydada buluşacağı şekilde almalı.
Ayrıcı kulüpler korona olan sporcularını ve yöneticilerinin isimlerini açıklamalı. Açıklansın ki, temas edenler de önlem alabilsin. Her alanda olduğu gibi bu konuda da şeffaflık şart.
Yoksa virüs spora karımakla kalmaz, sporu öldürür.