Kazanma hırsı dövizi uçurdu

Dövizin psikolojik eşiği olan 10 TL bandını geçmesi üzerine bir çok vatandaş 'daha çok kazanmalıyım' hırsı ile döviz bürolarına akın etti.

Kazanma hırsı dövizi uçurdu

YIL SONUNA KADAR DEVAM EDECEK

DÖVİZİN Türk Lirası karşısında her geçen gün biraz daha değer kazanması döviz bürolarının hareketliliğine neden oldu. Özellikle daha çok kazanmak için dövize yatırım yapanların yeni hesabı 15 TL bandı. Uzmanlar yıl sonuna kadar bu hareketliliğin devam edeceğini iş piyasasında ise bir daralmanın söz konusu olacağını dile getirdiler.

YENİ PSİKOLOJİK EŞİK 15 TL

Geçtiğimiz günlerde 1 doların 10 TL olması, tüm piyasalarda bomba etkisi yarattı. En üst 9,97 oranına yükselen doların 10 lirayı geçmesi insanlarda psikolojik eşik geçildi, yeni psikolojik eşik 15 TL yorumlarına neden oldu. Biz de bu artışın döviz bürolarında ki hareketlenmeden, sanayiciye ve vatandaşa etkileri konusunda araştırma yaptık.

KAR EDİLEMİYOR!

Döviz bürosundaki hareketlilik hakkında bilgi veren Ahmet Birtek, Türkiye'de faiz indirimlerine devam edileceği endişesinin kurda baskı yarattığını belirterek, “İnsanlar tepenin tepesi vardır mantığıyla bir panik içerisinde daha çok dolar alma yarışına girdi” diye konuştu. ASKON Kayseri Şube Başkanı Ali Özcan da “İhracat'ta yükselen kur o anlık güzel görünüyor. Ancak sonrasında ihracat yaptığın yabancılar 20 dolara anlaştığın ürünü 17 dolara satın alıyor” dedi. Vatandaş ise para yok ne alabiliyorum ne de satabiliyorum diyor.

Dolar birkaç gün önce uluslararası piyasalarda 10 TL seviyesini gördü. Psikolojik sınır olarak betimlenen doların 10 TL olması halkta panik yarattı. İnsanlar daha çok döviz satın alırken, sanayide ise ihracat yapan firmalar doların artmasıyla ilk dönemde karlı gibi görünse de sonradan karlılığını yitiriyor.

YENİ PSİKOLOJİK EŞİK 15 TL

Geçtiğimiz günlerde 1 doların 10 TL olması, tüm piyasalarda bomba etkisi yarattı. En üst 9,97 oranına yükselen doların 10 lirayı geçmesi insanlarda psikolojik eşik geçildi, yeni psikolojik eşik 15 TL yorumlarına neden oldu. Biz de bu artışın döviz bürolarında ki hareketlenmeden, sanayiciye ve vatandaşa etkileri konusunda araştırma yaptık.

4 yıldır döviz alım satımı ile ilgilen Ahmet Birtek (27), perşembe günü faiz toplantısının yapılacağını hatırlatarak, “Dolarda psikolojik sınır 10 TL deniliyordu, 10 TL’yi geçti üstüne üstük bir tak daha yapıp 1 Dolar şu an 10.190 TL fiyatı. Perşembe günü faiz toplantısı var, faizlerin indirileceği düşünülüyor. Dolar fiyatının bu denli artması da piyasanın faiz indirme söylentilerine karşı bir tepkisi. Bu yüzden atak yaptığı düşünülüyor. Faiz indikçe dolar fiyatları artar, bunun kuralı da budur” diye konuştu.

Dolar 15 lirayı bulur mu?

Şu an çok fazla dolar alımı var diyen Ahmet Birtek, “Alımların daha da artacağını düşünüyorum. Tepenin üstü tepe gözüyle bakılıyor şu an. Daha çok alım var, zaman zaman ufak çapta bozdurma işleri de yapılıyor. İnsanlarda dolar arttı daha da artar mantığı var. Çünkü kimse tepe noktasını bilmiyor, üstelik daha da artacağı düşünülüyor. İnsanlarda şu anda bir panik söz konusu. Fırsatı kaçırıyor muyum korkusu var. Daha fazla alım yapılıyor o yüzden. Yeni psikolojik sınır 15 TL söylemleri var. Dolar 15 lirayı bulur mu? İllaki bulacaktır. Ama hiçbir şey sonsuza kadar yükselmez, elbette bir yerden sonra düşüşe geçecektir. Dalgalı kur bu, yarın uyanırız 15 TL olmuş ya da 7 TL’ye düşmüş. Ama artık çok düşeceğini düşünmüyorum, tarihte yok öyle bir şey” ifadelerinde bulundu.

Dolar artışları sanayiciyi de etkilemeye devam ediyor. ASKON Kayseri Şube Başkanı Ali Özcan, felaket tellallığı yapmamak gerektiğini belirterek, “Doların sürekli artan seviyesi çift rakamlara çıkmasıyla biraz daha görünür duruma geldi. Dolar 4 lira seviyesinde iken yine psikolojik sınır haberleri çıkmıştı. Dolar 5 lirayı geçerse ülke ekonomisinin tamamen batacağı iddia ediliyordu. Görünen o ki bu durum gerçekçi bir bariyere işaret etmiyor. Elbette ki doların yükselmesini istemiyor aksine Türk Lirasının değerini artırarak eşit seviyeye gelmesini istiyoruz ancak bu durumu bir felaket tellallığı yaparak görmeye gerek olduğunu da düşünmüyoruz” dedi.

ÖNEMLİ OLAN KURLARIN SABİT NOKTAYA OTURMASIDIR

Döviz kurlarının bu denli artması Kayseri sanayicisi üzerindeki etkilerine de değinen Ali Özcan, “Kurlarda yaşanan artışlar dönemsel olarak kazanç ya da zararlar getirebilir ancak kur yükselişleri ülkemiz için önceki yıllarda ekonomik canlanma getirmemiş aksine zorluklara neden olmuştur. Yükseliş veya azalışlardan öte önemli olan kurların sabit noktaya oturmasıdır. İthalatta dolarla aldığımız için yaşanan değişikler öngörülebiliyor ancak imalata ve etiketlere yansıyan doların etkisini öngörmemiz henüz mümkün değil.  Bizim için düşündürücü olan yer son dönem atılımları ve yükselen ihracatın, küçük ve orta ölçekli işletmelerdeki artışın seyir rotasından sapmakta olmasıdır2 şeklinde konuştu. Özcan konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Çok sayıda sanayici üyemiz var. Onlarla da istişarelerde bulunuyoruz. İhracat'ta yükselen kur o anlık güzel görünüyor. Para kazandık denilen noktada ihracat yaptığımız yerler ülkedeki kur artışının farkında oluyor. Bu durumda taahhüt edilen alışveriş tamamlanınca tekrar gelip kapınızı çalıyorlar. “Düş bakalım fiyatları sizde döviz yükseldi” diyorlar. “Sen vermezsen verecek olan başka ülkeler var” diyor. Mecburen önceden 20 dolara verdiğin ürünü 16-17 dolara senden zorla alıyor. Kur artışı o dönemde karlı ama sonradan karlılığını yitiriyor. Hem kurda hem piyasada istikrar olması lazım.”

UZUN VADELİ ÇÖZÜMLERİ DEVREYE SOKULMALI

Herkes birbirine “dolar 15 TL olur mu?” sorusunu yöneltirken, Ali Özcan, “Sorunun ilk kısmında belirttiğimiz gibi 1 dolar 5 Tl olacağında da aynı söylem vardı, 10 Tl olur olmaz da aynı söylemler ortaya çıktı. Bize ve ülkemize düşen noktadan bakarak hareket etmek daha mantıklı olacaktır. Ülke olarak öncelikle doların durduğunu görmemiz lazım. Şayet bu noktada durursa en azından yükseliş seyrinin etkileri bitecektir. Daha sonra Türk Lirasının gücünü ispat dönemi üzerinde konuşulmalıdır.  Bugünkü doların durumu eksik atılan adımların sonucudur. Ne ekersek onu biçiyoruz. Bugün atılacak sağlam adımlar gelecekte tekrar böyle bir durumun yaşanmaması için temel teşkil edecektir. Kısa vadeli çözümleri bir kenara bırakarak orta ve uzun vadeli çözümleri devreye sokmalıyız” dedi.

 

Vatandaş ise görüşünü şu şekilde ifade etti:

Ayşe Kılınç (42):

Doların artması bizi çok kötü etkiledi. Her şey de zam var. Fiyatlar çok yüksek. Eğer dolar 15 TL olursa kaçarım buradan yurt dışında yaşarım. Bu gidişat hiç iyi değil. Bu işin  çözümü üretimdir. Ne kadar çok üreten bir ülke olursan, o kadar dışa bağımlılığın azalır.

 

Gülseren Kılınç (50):

Ben yurt dışında yaşıyorum, sadece Türkiye’de değil tüm Avrupa’da var bu ekonomik kriz. Avrupa’da insanları kurtaran devletin yaptığı sosyal yardımlar çok fazla. Bu nedenle belki bizler Türkiye’de yaşayanlar kadar etkilenmiyoruz. Fransa’da bio diye bir şey çıktı. Küçük bir bahçesi olan herkes temel üretim maddelerini kendileri üretmeye çalışıyor.

Serhat alperen Erten (24)

Doların bu kadar artması karşısında neden kimsenin sesi çıkmıyor. Geçim sıkıntısı hat safhada, buna rağmen kimse bir şey söyleyemiyor. Dolara gelen her zam, bütün her şeye yansıyor. Biz kafe sektöründe canlı müzik yapıyoruz. Dolara gelen zam; tuza, şekere, kahveye yansıyor. Ama benim maaşım artmıyor. Bu gidişle dolar 15 TL’yi de geçer. Bundan bir yıl önce 7 TL’ydi, 10 TL olacak diyenlere kötü gözle bakılıyordu. Şimdi 15 TL olur mu diyoruz?

Tugay Üstündağ (67):

İyi gitmiyoruz devamlı kötüye gidiyoruz. Ben ne dolar alabilirim ne de satabilirim. Çünkü ‘yok.’ Olmayan bir şeyle nasıl alım satım yapayım.

>>Dilek Bayram- Selma Kösedağ