Yıllarca yürüdüm hayat yolunda
Yol yürüyen ayak yorgun baş yorgun
Hiçbir mükafat yok yolun sonunda
Yollardaki toprak yorgun taş yorgun.
Koştum durdum boş hayalin peşinde
Yol aradım yüce dağların döşünde
Yolda kaldım karlı buzlu bir günde
Yol yürüyen ayak yorgun baş yorgun.
Yıllarca kovaladım gökte uçan bir kuşu
Defalarca çıkıp indim düzü, yokuşu
Hayat bitti ama tutamadım o kuşu
Artık bittim ayak yorgun baş yorgun.
Görül verdim gördüğüm bir güzele
Aşkından sararıp döndüm kuru gazele
Ben koştum o kaçtı yine geçmedi ele
Güzel yorgun, gönül yorgun, ben yorgun!
Yürekten sevmiştim ben o nazlı kızı
Bakışları andırırdı gökteki yıldızı
Karaymış kaderin alnıma yazdığı yazı
Yazı yorgun kalem yorgun el yorgun!
Ne sorduysam bana cevap vermedi
Gözlerine baktım o bir kere gülmedi
Anladım ki vardı onun da bir derdi
Dertlerini söylemeyen dil yorgun.
Sorma neler çekti bu garip beden
Hep çalıştı ne geleceğini bilmeden
Bu dünya fanidir dönmüyor giden
Sona doğru yürüdüğüm yol yorgun.
İtilip kakıldım bazen düşüp kırıldım
Ben hayata ne küstüm ne de darıldım
El atınca yakaladığım dala sarıldım
Tutunduğum dallar yorgun kol yorgun.
Ne yapsam ne etsem kader çok gördü
Gideceğim yollara kendi ağlarını ördü
Bütün emeklerimi seller alıp götürdü
Coşkun akan sular yorgun ben yorgun.
Ağustos ayında tutuldum bir kışa
Dost diye sarıldım kara toprağa taşa
Gide, gide yollar sardı dik bir yokuşa
Beden yorgun ayak yorgun baş yorgun!
Ben ne kanun dinledim ne de bir töre
Kendimi ateşe attım göz göre göre
Türlü dertlere tutulup aradım çare
Doktor yorgun ilaç yorgun ben yorgun!
Vakit tamam oldu defterim dürüldü
Son soluğum boğazıma derildi
Herkes duysun diye selam verildi
Sela veren hoca yorgun dil yorgun!
Çok yaşadım az gün gördüm dünyada
Hep istedim ama eremedim murada
Can alıcı gelmiş kapıya bekler sırada
Can verecek beden yorgun ruh yorgun.
Son yolculuk için çekildi kır atım
Boşa gelip geçmiş bunca hayatım
Konuşmaya bile artık yok ki takatim
Konuşacak dudak yorgun dil yorgun.
Musallaya götürdüler cansız naşımı
Taştan yastıklara koydum başımı
Başucuma diktiler iki mezar taşımı
Taşı yapan usta yorgun taş yorgun.