Dokuzyüz elli beşte geldim dünyaya
İhtiyacım vardı aşa, ekmeğe, suya
Karnım doyar dalar idim uykuya
Ahla vahla geldi geçti bir ömür.
Annem anlatırdı bana çocukluğumu
Kendim alıp içermişim suyumu
Büyük babam çok sevirmiş huyumu
İşte böyle gelip geçti bir ömür.
Doğduğum gün ağlamaya başladım
Üç günlük bebekken konuldu adım
Yürüdüm hayata ben adım, adım
İşte böyle geldi geçti bir ömür.
Ağlamasın diye emzirmiş anam
Küçük yaşlarımda hiç çekmedim gam
Biraz büyüyünce yırtıldı yakam
İşte böyle geldi geçti bir ömür.
Önce emekledim sonra da yürüdüm
Dünyaya geldiğime pek de üzüldüm
Bazı gün ağladım bazı da güldüm
İşte böyle geldi geçti bir ömür.
Baba dedim konuşmaya başlarken
Şükür dedim ekmeğimi aşımı yerken
Koşmak isteyince dediler çok erken
İşte böyle geldi geçti bir ömür.
Ancak anam anlıyordu dilimden
Çabalardım kalkamazdım yerimden
İlk yürürken babam tutmuş elimden
İşte böyle geldi geçti bir ömür.
Çok çalıştım çözemedim bağları
Anamın sırtında gezdim dağları
Altı aylık bebekken soktu bir arı
İşte böyle geldi geçti bir ömür.
Dokuz ayda yürümüşüm erkenden
Şarkı söylemişim anne derken ben
Hayata direnmiş küçücük beden
İşte böyle gelip geçti bir ömür.
On bir ay olmuştu daha doğalı
Bana gölge etti yaş ağacın dalı
Çullarda yürüdüm görmedim halı
İşte böyle geldi geçti bir ömür.
Beş sene yatmışım tahta beşikte
Bir yaşında otururdum eşikte
Kardeşimle nöbet tutum keşlikte
İşte böyle geldi geçti bir ömür.
Ben sekiz kandeşin altıncısıyım
Üç erkek kardeşim üçüncüsüyüm
İki emmim vardı iki de dayım
İşte böyle geldi geçti bir ömür.
Bir yaşında başlamışım koşmaya
Ta o yaştan beri yürüdüm yaya
Dibini görmezsem girmezdim suya
İşte böyle gelip geçti bir ömür.
Geç yürüdü diye kızarmış babam
Erken yürümeye yetmemiş çabam
Beni çok severmiş hısım akrabam
İşte böyle gelip geçmiş bir ömür.
Konuşmuşum bir yaşını geçerken
Anamdan doğalı kalkmışım erken
Asla görmemişler yüzüm gülerken
İşte böyle gelip geçmiş bir ömür.