Dinin kaynağı, Resuller ve Resulümüz değildir, sadece ve yalnız Allah’tır. 29/Ankebut 51 “Hem kendilerine okunan bu kitabı/Kuranı sana indirmiş olmamız onlara mucize olarak yetmiyor mu? Halbuki, bunda inanacak bir toplum için tarifsiz bir rahmet ve ilahi bir öğüt vardır.” Tabi ki, Bazılarına Allah ve Kuran yetmiyor. İllaki birilerinin sözlerini dine katıp, ortaklık vererek, Allaha din öğretmeye kalkmaktadırlar. Bunu Hucurat suresinden anlıyoruz. 49/Hucurat 1 “Ey iman edenler! Allahın Resulünün Kuranı tebliğ ederken, söz ve kararlarınızı Allahın vahyi/Kuranın önüne geçirmeyin. Allaha karşı gelmekten sakının, çünkü Allah her şeyi duymakta ve her şeyi bilmektedir.” Hucurat 16 “De ki: Dinini ve dininizi Allaha mı öğreti yorsunuz? Halbuki, Allah, göklerde ve yerde ne varsa her şeyi biliyor.
Çünkü Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.” İnsanların Kurana dönmesi niçin bu kadar zor geliyor, atalarından kendilerine intikal eden Kuran dışı bir din anlayışının kabul edildiğini görüyoruz ne yazık ki. 5/Maide 104 “Onlara/insanlara, Allahın indirdiği, Resulün tebliğ ettiği Kurana gelin, denildiğinde, onlar/insanlar hayır biz atalarımızın bize bıraktığı geleneğe uyarız, o bize yeter derler. Peki ya ataları, hakikati bilmeyen ve doğru yolda olmayan kimseler ise de mi?”
Adam kalkıyor, Kuran Müslümanlığı diye bir din uyduruyorlar, bu zındıklıktır diyor, diğer biri sadece Kuran diye tutturmak kafirliktir diyor. Cevabını biz değil Allah veriyor buyurun. 43/Zuhruf 5 “Siz haddi aşan azgın bir topluluksunuz diye, şimdi sizi Kuran ile uyarmaktan vaz mı geçelim?” Bize din gönderen Allah, sadece Kuran diye buyuruyor, ama birileri hala ayak direyip ne yazık ki, şirke düşüyor. Zuhruf 43 “Öyleyse sen, sana vahyolunan Kurana sımsıkı sarıl. Zira sen bu Kuran sayesinde dosdoğru bir yoldasın.” 43/Zuhruf 44 “Kuşkusuz bu Kuran, senin ve kavmin için bir şeref ve itibar kaynağıdır. Şu nu bilin ki, ahrette sadece bu Kurandan sorguya çekileceksiniz.” Zuhruf 45 “Senden önce Resuller gönderdiğimiz toplumlara sor bakalım, Biz Rahmanın yanında bir takım varlıklara ilahlık yakıştırıp kulluk edilmesini emretmiş miyiz?” Sanki bu Allahın ayetleri, sadece bir hikaye geliyor birilerine. Allahın gönderdiği din/Kuran, kıyamete kadar insanlığın ihtiyacı olan sade, arı duru, içine yaratılmış insan sözü karışmamış doğru yolu göstermektedir.
Yeter ki, insanlar Kuranı seçsin ve anlayarak, anladığı kendi dilinden okuyup, huzura kavuşup, ahretini kurtarsın. İslam’ı din, Allahın Kuranını ölçü, Allahın rızasını hedef edinen, kınayanların kınamasına bakmadan, Kuranı ahlak haline getiren insan olsun. Allah gönderdiği dine, Resulünü bile ortak etmiyor, 69/Hakka 43 “Kuran, alemlerin Rabbi Allah katından indirilmedir.” Hakka 44 “O Resul, eğer birtakım sözler uydurup Bize isnat edecek olsaydı.” Hakka 45 “Biz o Resulü kudretimizle kıskıvrak yakalar.” Hakka 46 “Sonra da Resulün can damarını koparıverirdik de.” Hakka 47 “Hiçbiriniz de buna engel olamazdınız.” Allahın bunca ayetlerine rağmen, Resulümüzde bu ayetleri insanlığa tebliğ edecek, sonrada denecek ki, Resulümüz hadis söyledi. Elbette Resulümüz ağzını kapalı tutmamış, bir şeyler söylemiş ve konuşmuştur.
Ancak dinimiz tamamlandığı için dinimizle ilgili değil, o zamanın şartlarına göre ayetlerin anlaşılması için uğraşmıştır. 5/Maide 3 “..Bugün sizin dininizi sona erdirdim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım, sizin için din olarak İslam’ı seçip beğenip razı oldum.” İşte ayetler inananlara.
