Kemal Gönen

Bahçeli'nin Çıkışı

Kemal Gönen

Milliyetçi Hareket Partisi genel başkanı Devlet Bahçeli, dünyada olup biten ve ülke gündemini ilgilendiren, geleceğe projeksiyon tutan konuşmalar ve çıkışları, ikazları sürekli olarak yapıyor. 

Bu konuşma ve uyarılar çoğu zaman üstü kapalı mesajlar şeklinde olsa da bazen aleni şekilde açık olabiliyor. Bir kuruma, partiye, şahsa veya ülkeye mesaj, yol haritası veya tehdit şeklinden gerçekleşiyor. 

Neredeyse her hafta verilen bu mesajlar iç siyasette birilerinin gazını almak, birilerine aba altından sopa göstermek niyetiyle yapılan işler değil. Yabancı devlet ajanlarının, küresel bazı güçlerin, yabancı birçok diplomat ve siyasetçinin salı günleri televizyon başına geçerek, Devlet Bahçeli’nin grup konuşmasında neler söyleyeceğini, Türk devlet aklının ne mesajlar vereceğini izlediğine emin olabilirsiniz. 

Geçtiğimiz günlerde Recep Tayyip Erdoğan’ın bu seçim yasalara göre benim son seçimim söylemine istinaden Bahçeli parti kongresinde ‘ayrılamazsın, Türk milletini yalnız bırakamazsın’ ve ‘yeni yüzyılın kurtarıcı lideri olarak sizi görmek istiyoruz’ şeklinde bir konuşma yaptı. 

Devlet Bahçeli daha önce 28 Mayıs seçimlerinden sonra ‘dünyada çok şey değişecek, her şey değişecek inşallah Türkiye değişmez’ şeklinde bir uyarıda bulunmuştu. 

Tabii ki Devlet Bahçeli bunları durduk yere söylemiyor. Dünyanın ve ülkenin gidişatına bakarak bir okuma yapıyor ve uyarılarda bulunuyor. 

3. Dünya savaşı adı konmasa da başladı. İsrail, Filistin, Suriye, Irak, İran, Ürdün gibi birçok ülke birbirini vuruyor.  Amerika, Fransa, İngiltere gelip Ortadoğu ülkelerine bomba yağdırıyor. Rusya – Ukrayna savaş halinde ve Batı ile Rusya arasında savaş kapının eşiğinde. 

Türkiye bu savaşın ve ülkelerin tam merkezinde ve çoğu zaman arabulucu pozisyonunda tarafları suhulete ve anlaşma masasına çekmenin peşinde. 

Dünyada ve coğrafyamızda bunlar yaşanırken bizim muhalefet yıllardır küresel güçler, yabancı istihbarat kuruluşları ve çeşitli merkezler tarafından yapılandırıldı ve hazır bekletiliyor. 

Muhalefetin ekseni kaydı. ‘Tayyip Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin’ algısına kapılan zevat yabancı istihbarat örgütlerine, küresel güçlere, fetüs ve pkk gibi örgütlere kendilerini ve partilerini teslim ettiler.  

Muhalefet partileri bu saydığımız kurum ve örgütleri arka planda yanlarına alarak birleşmelerine rağmen amaçlarına ulaşamadılar ve yine kaybettiler.

Karşılarında kendisi ve partisi için hiçbir talebi olmayan, benim derdim memleket meselesi diyen bir Devlet Bahçeli ve Cumhur İttifakı var. 

Yine Devlet Bahçeli son zamanlarda ‘ne yaparlarsa yapsınlar Tayyip Erdoğan ile aramızı bozamayacaklar, cumhur ittifakına zarar veremeyecekler’ vurgusu yaptı. Görünen o ki bazı kurum ve şahıslar bu iş için hayli çaba sarfediyorlar.
Seçimlerden sonra merhum Sinan Ateş olayı üzerinden Ülkü Ocakları ve Milliyetçi Hareket Partili bazı isimlere operasyonlar yapılacağı, bazı yargı kurumlarının bu yönde hazırlık yaptığı yönünde söylentiler var. 
Ülkü ocakları ve Milliyetçi Hareket Partisi’nde bazı isimler hedef alınarak böyle bir operasyon gerçekleştirilir ise bunun hedefi doğrudan Cumhur İttifakı olacak bu sarsılmayan yapıyı zedelemek olacaktır. 

Cia – Mossad güdümlü Fetö terör örgütü 15 Temmuz’da her ne kadar amacına ulaşamasa da boş durmuyor. Tekrar gücünü toparlayıp, bir şeyleri yeniden denemenin peşinde. 

Darbe kalkışmasından aylar önce yaptığı gibi subliminal mesajlar ile yine tarihler veriyorlar. Mahkemeler ve kurumlar üzerinden yapılan operasyonlar ile yapılanmalarını ayağa kaldırmaya, diri tutmaya gayret ediyorlar. 

Seçim sonrası siyaset açısından sıkıntılı gibi görünüyor. Ülke üzerinde hain emelleri olanlar rahat durmayacaklar bu aşikâr. Dünya ateş çemberinde iken Türkiye’yi rahat bırakmayacaklar. 

17-25 Aralık olaylarını unutmayalım. 15 Temmuz hain darbe girişimi aklımızda bir mıh gibi dursun. 
Devlet Bahçeli’nin uyarılarını kulak arkası etmeyin, bir şeyler söylüyorsa vardır bir bildiği. 

Ekonomik kriz olabilir, küresel krizler olabilir, savaşlar, salgınlar olabilir. Hepsi geçer fakat vatanın bekasıdır esas olan.  
Bir takım küresel güçler tarafından yeni bir dünya düzeni kurulurken; ülkemizi, vatanımızı, sınırlarımızı, vatandaşımızı, bayrağımızı korumak asıl görevimizdir.  

 

Yorumlar 1
Reis 20 Mart 2024 11:32

Tebrikler

Yazarın Diğer Yazıları