Yar göğsüne döker idi saçların
Seher vakti ötüşürdü kuşların
Gözümde tütüyor kara taşların
Nasıl unuturum seni Deliali.
Güzellerin yaylalara göçerdi
Köylüler toplanıp ekin biçerdi
Her bahar turnalar gelip geçerdi
Nasıl unuturum seni Deliali.
Gelinlik kızların giyerdi fistan
Ben o güzellere yazardım destan
Ayrılık ateşi bağrımı yakan
Seni nasıl unuturum Deliali.
Güz gelir koyuna katardık koçu
Analar başına bağlardı poçu
Kış gelince çıkamazdık yokuşu
Seni nasıl unuturum Deliali.
Kardan kırılırdı ağaç dalları
Yağan karlar kapatırdı yolları
Güzellerin giyinirdi alları
Seni nasıl unuturum Deliali.
Kar yağınca gidemezdik okula
İhtiyaç duymazdık paraya pula
İnsanların kıymet vermezdi mala
Seni nasıl unuturum Deliali.
Bayram gelir donanırdı kızların
Bahar gelir göç ederdi kazların
Hoş olurdu baharların yazların
Seni nasıl unuturum Deliali.
Yaylalarda koyun kuzu melerdi
Kuzu sesi ciğerimi delirdi
İnsanların yüzü daima gülerdi
Seni nasıl unuturum Deliali.
Kış gelince kızlar dokurdu halı
Gün açarsa dağa sürerdik malı
Karnı doysun diye keserdik çalı
Seni nasıl unuturum Deliali.
Güz gelir tarlaya tohum ekerdik
Yetişince oraklarla biçerdik
Harmana atıp düven ile sürerdik
Seni nasıl unuturdum Deliali.
Sabah erken yerimizden kalkardık
Derelerde koyun kuzu yıkardık
Kırklık ile yünlerini kırkardık
Seni nasıl unuturum Deliali.
Bak yine yağıyor o eski karlar
Ama şimdi eski baharlar
Ayrılık acısını çekenler ağlar
Seni nasıl unuturum Deliali.
Anam sende babam sende yatıyor
Gardaşın yerini kimse tutmuyor
Paran, pulun malın olmak yetmiyor
Seni nasıl unuturum Deliali.
Bir başka yağardı karın, yağmurun
Ayağıma bulaşırdı tozun, çamurun
İlkbaharda çiçekler açardı kırın
Seni nasıl unuturum Deliali.
Gözümde tütüyor toprağın taşın
Bir başka kokardı tahrana aşın
Hayalimden gitmiyor o eski kışın
Seni nasıl unuturum Deliali.
Rifat sana aşık sende Rifat’a
Bağrında yatıyor hep yedi ata
Ben sende başladım acı hayata
Seni nasıl unuturum Deliali.
