Fırıldak durmadan döndükçe döner
Kendinden güçlüyü görünce siner
Bir gün güneş doğar fırtına diner
O zaman tam ortada kalır fırıldak.
Bir gün öyle söyler öbür gün böyle
Her zaman iyi geçinir ağayla beyle
Bu devran her zaman döner mi böyle
Bir gün orta yerde kalır fırıldak.
Bugün söylediğini yarın unutur
Kendini beğenerek kendini avutur
Bey emir verirse suyu bile kurutur
Verilen her emre uyar fırıldak.
Hep bilgiçlik taslar kendi kendine
Yel değirmenin örnek alır kendine
Durmadan ot tıkar suyun bendine
Dönen değirmeni sevmez fırıldak.
Esen yelden yana döner yönünü
Taklalar atarak harcar gününü
Herkes duyar fırıldağın ününü
Reklamını çok iyi yapar fırıldak.
Güçlüyü görünce istemez davet
Menfaat onun için en büyük devlet
Zor görürse kaçar tabana kuvvet
Rant olmayan yerde durmaz fırıldak.
Bey gel dese hemen depara kalkar
Ağası isterse kendini bile yakar
Kavga varsa onu çok uzaktan bakar
Akçesiz işlere girmez fırıldak.
Öyle pek kolay, kolay kızdırmaz beyi
Bey kızarsa inkar eder her şeyi
Bir bakarsın bir gün dönmüş köşeyi
Menfaatini çok iyi bilir fırıldak.
Kaz gelecek olursa esirgemez tavuğu
Hep güçlüden yana sallar kavuğu
Kendisine büyük rakip görür lavuğu
Hiç kimseye fırsat vermez fırıldak.
Durmadan dönmeyi marifet sanar
Yeter artık dönme diyeni kınar
Yel değirmeni görse yarası kanar
Başka dönekleri sevmez fırıldak.
Haydi dön deyince durmaz üşenmez
Kırk yıl dönse bir tek hendek eşemez
Rüzgardan tarafa dönüp işemez
Her zaman İşini çok iyi bilir fırıldak.
Dönmek mevzu olsa akla ilk o gelir
Güçlü karşısında hemen eğilir
Asla zarar etmez işini çok iyi bilir
Hep rüzgardan yana döner fırıldak.
O dönerken hiç kulak asmaz azara
Alır satar ama kendi gitmez pazara
Her zaman ona çıkar çeksen de kura
Ta doğuştan çok şanslıdır fırıldak.
Gerekirse o yarışır kayan yıldız la
Bir pervane bile dönmez o hızla
Hep büyük pay ister yetirmez az la
Menfaati olmazsa dönmez fırıldak.
Hayatta dokunmaz suya sabuna
O ne yapsa varamazsın farkına
Boyayla yetinir istemez kına
Her zaman işini bilir fırıldak.
