Rıfat Açıkgöz

BELADAN KURTULMAZ BAŞIN ERCİYES

Rıfat Açıkgöz

Üstündeki karlar beyazdı tenden

Hayranların seni severdi candan

Beyaz gelinliği almışlar senden

Sanki hep dökülmüş saçın Erciyes.

 

Garbi yeli esmiş kalkmış dumanın

Ne çayırın kalmış ne de çimenin

Yüzünü asmışsın sıkılmış canın

Söyle de bilelim derdin Erciyes.

 

Kış gelince giyen beyaz kefeni

Baştan sona örter yaşlı sineni

Her gören hasretle seyreder seni

Bir başka güzeldir kışın Erciyes.

 

Çağ değişti her tarafın yol oldu

Aslıhan a yüce haktan gel oldu

Kerem sen de yana, yana kül oldu

Beladan kurtulmaz başın Erciyes

 

Ozanın ahı var senin karakaşında

Çok hikmet var toprağında taşında

Kerem’in külleri de durur başında

Dumandan kurtulmaz başın Erciyes.

 

Bazen yağmur yağar bazen kar yağar

Elbet şafak söker yine gün doğar

Ancak sen çekersin yükün çok ağar

Dünya da bulunmaz bir eşin Erciyes.

 

Sana pek çok yakışır beyaz gelinlik

Ağustos ayın da bile verin serinlik

Sen de bir gizem var sende derinlik

Yellerde savrulur saçın Erciyes.

 

Oban göçmüş yurtlar kalmış geride

Ay boynuzlu koçlar vardır süründe

Aşiretler geri gelir günün birinde

Yeniden şenlenir başın Erciyes.

 

Tüm Ozanlar senden alır ilhamı

Sende yaylayanlar çeker mi gamı

Sen kendine aşık eden adamı

Ay gibi parlıyor döşün Erciyes.

 

Heybetlice durursun yıllardan beri

Seni ilk görenler sanarlar ki bir peri

Eteğinde kurulmuş koca Kayseri

Cana can katıyor aşın Erciyes.

Yazarın Diğer Yazıları