Artık Kayserispor’un rakiplerinin eksik kalması avantaj getirmiyor, bilakis Sarı-kırmızılı takım, rakibi eksik kalınca bocalıyor ne yapacağını şaşırıyor, kazanacağı puanları elinin tersiyle itiyor.
Bunun örneğini Cumartesi günü Ankaragücü maçında yine yaşadık. Daha önce de Erzurum deplasmanında yaşandı aynısı.
Kayserispor, Ankaragücü karşısında 25. dakikaya kadar yine daha iyi oynayan taraftı. Mücadele gücü yüksek, pozisyon bulan, oyunun hâkimi bir tavır sergiledi. Ben de foto muhabiri olarak kale arkasında görev yaptım. Atak üstüne atak yapan Kayserispor izledik. Tamam bu maç bizde öngörüsünde bulunduk çalıştığım arkadaşlarla.
25. dakikada Lennon’u biçen Pazdan kırmızı kart görünce şimdi iş daha da kolaylaştı dedik.
Demez olaydık.
Atak üstüne atak yapmaya devam eden Kayserispor, bir türlü topu fileyle buluşturamadı. Şanssızlık mı dersiniz, beceriksizlik mi dersiniz, yoksa rakip kaleci Korcan günündeydi mi dersiniz bilemem ama Kayserispor, altın tepside sunulan 3 puanı elinin tersiyle itti.
Dedim ya Kayserispor rakip 10 kişi kalınca bocalıyor, ne yapacağını bilmiyor diye. Tam da öyle oldu. Paldır-küldür saldırmak yerine organize şekilde atak yapmak daha mantıklı. Ankaragücü zaten eksik, atak yapmaya niyeti yok, varsa yoksa kontra ataklarla pozisyon arayacak.
Kayserispor’un yapması gereken sayısal üstünlükle oyunun hâkimiyetini tamamen eline alıp, ikinci bölgede top çevirip, organize ataklarla gol yakalayacaktı.
Rakip 10 kişi kalır kalmaz, hurra saldırmanın bir manası yok.
Daha koca 65 dakika var neyin acelesi bu. Kayserispor saldırdıkça kaçırdı, kaçırdıkça saldırdı.
Ayrıca Petrescu, Pedro ve Maglica’yı da oyuna almak da çok geç kaldı. Günün en iyilerinden Lennon’u oyundan alması da bana göre yanlış bir karardı.
Diğer yandan Avramovski de geldiği ilk hafta dışında pek bir maharetini görmedik. Hoca aksayan isimleri tespit edip, oyuna müdahale etmesi gerekir. Ankaragücü maçında Avramovski’nin etkisiz olduğu çok bariz.
Hiç bekletmeden oyuncu değişikliği en doğru hamle olurdu. Zaten yedek kulübesinden çok önemli silahlarınız var. Böylesine bir maçta, eksik kalmış rakip karşısında doğru hamleler, zaten avantajlı olan takımı 1 adım daha ileriye taşır.
Değinmek gereken başka bir konu da Kayserispor forvetleri. Sarı-kırmızılı takımın forvet bölgesinde daha önce de dediğim gibi “kara delik” var sanki. Oraya giden kayboluyor. Bu maçta en fazla iş düşen forvetler ortalıkta yok ama defanstan gelen Uğur ve Kolovetsios hücuma daha fazla katkı sağlıyor.
Ya bu maçta bile sahneye çıkmayacaksanız ne zaman çıkacaksınız. Bu takım sizden gol bekliyor. Maç kazandırmanızı bekliyor. En kritik haftalardayız.
Ateş hattıyla arayı açtınız açtınız…
Ligin sonları cadı kazanı olacak.
Kimse kimseye kolay maç vermeyecek.
Her puan aslanın ağzında artık.
Takımın silkelenip kendine gelmesi şart.
Aksi takdirde sezon sonu aynı kabusu yaşamaya mahkum oluruz.