Kayserispor hakkında daha önce de görüşlerimi belirttiğim bu sütunlardan yine aynı görüşe değinmek istiyorum.
Bu saatten sonra Kayserispor’dan çok fazla şeyler beklemek doğru değil. Sezon sonuna kadar bu takım bu şekilde ilerleyecek.
Taraftarına rahat bir maç izletmeyecek. Kapasitesi bu kadar.
Birkaç futbolcu dışında takımın tamamı Kayserispor’un, Süper Lig’in kapasitesinde oyuncular değil. Bunu kabullenelim...
Umarım öyle yada böyle takım ligde kalır. İşi çok çok zor orası ayrı bir konu.
Bu kadar kötü bir kadroya ve futbola rağmen hala ligin dibinde olmamasının tek nedeni de diğer takımların kötü olması ve şans faktörü bana göre.
Ama gelin görün ki Kayserispor ayağına kadar gelen şansları elini tersi ile itti. Hayati maçlardaki verdiği puanlar takımı bu hale getiren unsur oldu. Sadece, galibiyete çok yaklaştığı Antalyaspor ve Göztepe maçlarını dahi kazanmış olsa, çok farklı bir konumda olabilirdi. Kazanmaya bu kadar çok yaklaştığı bu iki maçı da elini tersi ile itti. Bunun gibi çok örnek var bu sezon.
Tabii bazı maçlarda da hakemler devreye girdi.
Kayserispor’un çok canını yaktı.
Ama telafi edebileceği maçlarda da kendi hatalarıyla kritik puanlar kaybetti.
Kimsenin Hamza Hamzaoğlu’na bir şey demeye hakkı yok. Bu takım Hamza Hamzaoğlu’ndan önce 4 hocayla çalıştı.
Hiçbiri çare olamadı.
Ha Uğur Kulaksız ile ne kaybederdi. Hiçbir şey...
Ama Uğur Kulaksız da üst üste 3,4 maç kaybetseydi yine eleştiriler olacaktı adım gibi eminim. Taraftar her zaman iyi sonuç bekler. Kimseyi Kayserispor’un üzerinde tutmaz.
En başından beri söylüyordum sorun oyuncularda. Kaliteleri bu kadar. Ne yaparlarsa yapsınlar vasatı aşamıyorlar. Bu ligde de vasatı aşamazsan tutunmak çok zor. Ha şansın yaver gider, “pandemi” sayesinde ligde kalırsın.
Her zaman bu kadar şanslı olmayabilirsiniz. Kimse gözünüzün yaşına bakmaz bu ligde. Bir bakarsınız 1. Lig’desiniz...
O yüzden kalan haftalarda yapılacak tek şey takıma destek vermek.
Her ne olursa olsun takım ligde kalmalı. Daha sonra gelecek sezon daha planlı bir takım ortaya koyup, Kayserispor’un son yıllardaki hüviyetini tam tersi yönde çevirmek. Küme düşmemeye oynayan takım görmekten sıkıldı artık bu taraftar. Gümbür gümbür zirveye koşan eski Kayserispor’u özledi.
Şehrin markasıdır Kayserispor
Konyaspor maçından sonra Berna Gözbaşı ile bir taraftar arasında yaşanan diyalog sosyal medyaya düştü.
Bir taraftar Berna Gözbaşı’ya, ”bu takım için bir şeyler yapmak istiyorsanız bırakın gidin” diye mesaj atıyor.
Berna Gözbaşı da, “senin takımın bile yoktu ben olmasam, kes sesini” şeklinde yanıt veriyor.
Üsluplar başlı başına yanlış. Başkanın böyle konularda sessiz kalması daha doğru. Çünkü bir kulüp başkanı ve her zaman gündemde olan biri. Hele bir de ortada kötü sonuçlar varsa böyle tepkiler görmesi çok normal.
Çünkü bu kulübün başkanı sizsiniz. Kayserispor ile ilgili konularda muhatap her zaman siz olursunuz.
Bunun gibi binlerce mesaj alıyordur eminim. Görmemezlikten gelecek.
Kendisinin verdiği yanıt da çok yanlış.
Kayserispor büyük bir camia. Bu takıma ne başkanlar geldi gitti. Herkes Kayserispor sayesinde tanındı reklamını yaptı.
Başkan seçildiğinde “ilk kadın Başkan” manşetleri ile gündeme geldi. Kayserispor olmasa Berna Gözbaşı bu kadar bilinen-tanınan bir isim olabilir miydi?
Kendi şirketinde önemli işlere imza atmıştır. Başarılı bir iş kadını olabilir. Ancak Berna Gözbaşı’nı bu ülke tanıyorsa Kayserispor’un sayesindedir.
Kayserispor’a büyük emekleri vardır, Allah razı olsun ama kimse Kayserispor’dan üstün değildir.
Ligin bitmesine sayılı haftalar kaldı. Şuanda yaşanacak kaos takıma hiçbir fayda sağlamaz, aksine daha aşağı çeker.
Yarın ki Gençlerbirliği maçına odaklanılmalı…
Hep birlikte bu takımı ligde tutalım…
