ÇİN’den bütün dünyaya yayılan Koronavirüs (Covid-19) ölüm saçmaya devam ediyor.
Ne yazık ki bizim insanımız da bundan fazlasıyla nasibini aldı, almaya da devam ediyor.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca hemen hemen her gün basın önüne çıkarak gelinen noktayı kamuoyu ile paylaşıyor.
Tabi ki verilen rakamlar ne yazık ki birilerini tatmin (!) etmiyor.
Neymiş efendim;
- Bu rakamlar doğru değil.
- Gerçek rakamlar saklanıyor.
Sormak lazım bu “ölü sevicilere” rakamlar yüksek olsa daha mı iyi olacak.
Daha mı çok sevineceksiniz.
Bunların amaçları belli zaten.
Yeter ki “ölümler çok olsun, millet paniklesin, ülkede huzursuzluk üst seviyede olsun...”
Her olayda olduğu gibi bunda da ne yazık ki belirli çevler manüpilatif hareketlere açıktan destek veriyor.
İç huzuru tetiklemek adına sırf “iktidarı alaşağı etmek” adına ellerinden geleni ardına koymuyorlar.
Şükür ki bugüne kadar emellerine ulaşamadılar, bundan sonra da ulaşamayacaklar.
Öyle ki, bu milletin birliği, beraberliği ve bütünlüğü olduğu sürece bu tür ayak oyunlarına gelmeyecektir.
Berna başkan haklı!
LİGLERE ara verilmeden önce en çok ses çıkaran kişiydi. Hatta daha ileri giderek, “O günkü Fenerbahçe maçına çıkmayacaktık” dedi Berna Başkan. Ne kadar haklı olduğunu bazı çevreler yeni yeni idrak etmeye başladı. İşin ne kadar ciddi bir boyutta olduğu da ortada. Şimdi futbol dünyasında “ligler ne olacak?” tartışması başladı. Berna Başkana göre ise “ligler çoktan bitti.”
Ancak; Türkiye Futbol Federasyonu’nun tek başına karar alabileceği bir durum yok. Alacak güçleri de yok gibi. Çünkü yapılan açıklamalar gösteriyor ki; UEFA ne dese o olacak. Yoksa Belçika Futbol Federasyonu’nun aldığı karar gibi Türkiye’de bir durumun olacağına ihtimal vermiyorum.
Sonuç olarak; Kayserispor Kulübü Başkanı Berna Gözbaşı’nın dediği gibi “bu sezon pas geçilmeli”, yeni sezonun hazırlıklarına başlanmalı.
Aksi bir durum bütün futbol dünyasını fazlasıyla olumsuz etkileyecektir.
Özel hastaneler av peşinde
KORONA geldi ya, özel hastaneler bir nevi “sinek avlamaya” başladı.
Öyle ki, her başı ağrıyanın yolunu tuttuğu bu hastaneler istediği parayı hem hastalardan hem de devletten “katmerli” bir şekilde alabiliyordu.
Şimdi koronadan dolayı bu vurgunlarına ara vermek zorunda kaldılar.
Ama yine de kapıdan giren hastalara “ne kadar lüzumlu, lüzumsuz tanı-tetkik” varsa uyguluyorlar.
Maksat hastanın durumundan ziyade, devletten alacakları para.
Bu boş günlerde ellerinden geldiği kadar devlete fatura kesmek. İnanmıyorsanız gidin ve kendiniz deneyin.
OSB’nin çoğu batak!
ÖNCEKİ gün bir dost meclisinde Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’ni avucu gibi bilen birinin tespitlerini dinledim.
Şöyle diyordu;
“...Metin kardeşim, korona morona hikaye. OSB’nin çoğu batak. Üst firmaları saymayın diğerlerinin yüzde 90’ıbir milyon sermayeyi çıkaramaz.”
Tabi ki bunları söylerken isim isim, cisim cisim “üstüne basa basa” tekrarlıyordu.
Gerçekten öyleyse koronadan sonra işimiz çok zor. Allah yardımcımız olsun...
Korona kime yaradı?
- Dezenfektan ürünleri üreten şirketler
Koronavirüsü nedeniyle en fazla para kazanan sektörlerden biri, sıvı sabun, kolonya ve benzeri dezenfektan ürünler üreten şirketler oldu. Dezenfektan ürünleri üreten şirketler siparişlere yetişemiyor. Bazıülkelerde bu ürünler karaborsaya düştü.
- Eczane ve ilaç şirketleri
Virüse çare olacak ilacıbulmak için ilaç şirketleri yarışiçinde. Aşıyı ilk üretecek şirket büyük paralar kazanacak. Günlük hayatta ise, korona virüsten korunmak ve bağışıklık sistemini güçlü tutmak için insanlar eczanelere akın ediyor. Eczaneler önünde uzun kuyruklar oluşurken ve ilaç şirketleri de üretim kapasitelerini üst seviyeye çıkardı.
- Gıda üreticileri
İnsanlar korona virüsü nedeniyle kıtlık olacağını düşünerek marketlere akın ediyor. Evlerde stok yapmak için de genellikle kuru gıdalar tercih ediliyor. Özellikle makarna ve kuru bakliyat stokları tükendi. Bu alanda faaliyet gösteren firmalar üretim kapasitelerini artırarak, talebe cevap vermeye çalışıyor.
- Borsadaki aracı şirketler
Koronavirüs nedeniyle dünya çapında borsalarda önemli değer kayıpları yaşandı. Daha fazla para kaybetmek istemeyenler borsa ve döviz yerine altın gibi güvenli alanlara yatırımlarını çekiyor. Bu durum aracı kurumlara yarıyor.
- Belediye başkanları
Seçim döneminde “büyük projeler” açıklayıp, geride kalan bir yılda “gönül belediyeciliği”nin (!) dışına çıkamayan belediye başkanlarının imdadına da koronavirüs yetişti. Çünkü hizmet üretmekten ziyade yeni yeni süslü laflar üretmeye başlamışlardı. Onlar da koronadan dolayı “zaman kazanmış” oldu.