KENDİSİ Bingöllü...
Yani bu toprakların Kürt evlatlarından sadece bir
tanesi.
Küçüklüğünden bugüne almış eline sazı vatan sevdasına,
gönül sevdasına tıngırdatmış durmuş.
Sonunda hayatının bestesini yapmış.
****
İşte Ben Anadoluyum...
Bir yanımdan şafak sökerken bir baştan bir
Her gün selam veriyor güneş kurda kuşa.
Dört mevsim bir yaşarım, yok cihanda böyle eş,
akşam sefasından ufuklardan batıyor Güneş.
İşte ben Anadolu’yum, yiğidim çatıktır kaşım,
Bir babanın öz oğluyum, yedi kardaşım.
Yedi oğlum var biri Aras’tır, bir ucunda Serhat,
Bir kızım var Dicle’dir, bir oğlum var Fırat, İki ikizim
var Seyhan, Ceyhan kıskançlık verirler yada,
Her nesneye can verilir, yeşil Çukurova’da.
Bir oğlum var, uzun boyludur rengi kızıl ya,
Bir kızım vardır, kaşları hilâldir adı Sakarya.
İşte benim ben, ben Anadolu’yum.
Ben Türküm, Kürdüm, Zazayım, Lazım, Çerkezim,
Dadaşım
Dedik ya bir babanın öz oğluyum, yedi kardaşım
Ben Karadeniz’de
Lazım Hazar denizinde
Ahbazım,
Bir elimde kemençe
bir elimde sazım.
İşte benim ben, ben
Anadolu’yum.
Ağrı Dağında güvercinim.
Bitlis’te Ahlat,
Van’da Gevaş’ım
Ben Bingöl dağların
da çobanım, Muş ile
kardaşım.
Hakkâri’de Ahmed-i Hani, Feqiye Teyran’a kuşum,
Ben Cizre yollarında Mem-u Zin ile yoldaşım.
Batman’da petrol, Diyarbakır ovasında pamuk, Melik
Ahmet dükkanında kumaşım.
Siirt’te Koçero, Mardin’de Süryani Antep’te Şahin,
Urfa’da Halil-ul Rahman sofrasında aşım.
Ben Erzincan’da Terzi Baba Elâzığ’da Gagoşum.
Ben Munzur’da Alevi, Sivas’ta Kızılbaşım.
İşte benim ben, ben Anadolu’yum.
Ben Hatay da Arab’ım Habib-i Neccar’a yandaşım,
Ben Malatya, Adıyaman, ben Maraş’ım,
Ben Kayseri, Kırşehir, Kırıkkale, eğilmez başım.
Ben Yozgat, Tokat, Ankara vatan duvarında taşım.
Adana, Antalya, İzmir, Bursa’dan hoşum,
Sakarya, İzmit, İstanbul aşkıylan sarhoşum,
Egede efe Trakya’da Roman Marmara’da Mamoş’um,
Ben Yurtta Sulh Cihanda Barışım,
Ben Kur’an-ı Kerim in ışığında çağdaşım,
Ben Anadolu erenleri Mevlana, Yunus, Hacı Bektaş’ım
Ey sevgili kendine gel, sen bensin ben sizim.
Çanakkale’de yatan binlerce kefensizim.
Beni benden ayırmak ne mümkün, aynı bedenim aynı
kemiğim, aynı tırnağım, aynı dişim.
Ben anayım, ben babayım, ben dayı, yeğenim, ben
eşim.
Ya Rabbi sana arzu niyazım var ayırma beni haktan.
Ya rab koru beni düşmanlardan dış mihraklardan.
Otuz beş yıldır ne baharım var ne yazım, mevsimde kışım.
Ben üzgünüm, ben kırgınım, ben ağlayan gözlerde yaşım.
Ben Gürhan’ım, garip ozanım, bu topraklarda vatandaşım.
****
Ülkesini, milletini seven herkes bu söz dizelerini çerçeveletip evinin veya iş yerinin bir köşesine asmalı.
Bu ülkenin gerçeklerini bu kadar güzel söz dizeleri ile bir araya getiren şairimize teşekkür ediyoruz.
Bu bir nevi silkelenip kendimize gelmemize vesile olan sözlerdir. Buna rağmen hala birbirimizi yiyip, düşmana fırsat veriyorsak kanımız kurusun...
GÜNÜN SÖZÜ
Kötümserlik kanserden daha tehlikeli bir hastalıktır. Muhsin ErtuğruI