CUMURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti Genel Başkanlığı’na seçildiği gün yaptığı “Metal yorgunluğu”çıkışının yansımaları yavaş yavaş kendini göstermeye başladı.
Parti tabanındaki değişim süreci en çok Kayseri’yi etkileyecek gibi.
Çünkü; perşembenin gelişi çarşambadan belliydi.
Parti’de bir çok ilçe başkanı ve yönetim kurulu üyelerinin değişeceği ve 2019 yılı seçimlerine “yep yeni bir” ekiple hazırlanacağı bilindik bir durumdu.
Ve bu değişim kendini göstermeye başladı..
Kocasinan haricindeki diğer merkez ilçeler dahil bir çok ilçe başkanına “nezaketli” bir şekilde “aday olma” denildi ve geri çekilmeleri istendi.
AK Parti İl Başkanı Hüseyin Cahit Özden de dün yaptığı yazılı açıklama ile bunu resmen duyurdu.
Her şeye rağmen, kırmadan, dökmeden bu sürecin atlatılması için adı geçen ilçe başkanlarının yeniden aday olmamaları sağlandı.
AK Parti İl Başkanı Hüseyin Cahit Özden’in kongre sürecini değerlendirdiği açıklamasında; aynen şunları söyledi;
“.... Bilindiği gibi hafta başı Ankara’da yapılan AK Parti kuruluşunun 16. yıl dönümünün ardından Kayseri ilçe başkanlıklarında adaylıklar söz konusu idi. Genel merkezin takdiri ve ilçe başkanlarımızın görüşleri doğrultusunda 6 ilçe başkanımız kongreye kadar görevlerinin başında olacaklar ve kongrede aday olmayacaklarını bildirdiler.
... Melikgazi, Bünyan, Yahyalı, Yeşilhisar, Hacılar ve Talas İlçe başkanlarımız yeni yapılanma çerçevesinde kongrede aday olmayacaklar.”
Ayrıca Özden’in açıklamasında “Kimsenin telaşlanmasına ya da farklı yorumlar çıkartmasına gerek yok” sözleri de çok manidar.
Başkan Özden kime dedi, kimlere atfen bu sözleri söyledi bilemem ama aslında telaşa kapılan partinin tabanından ziyade bugün koltukta bulunan ve “nasıl bir takla atsam da bu koltuğumda kalabilsem” hesapları yapan “günün yöneticileri(!)”nin telaşıdır göze batan.
Ayrıca ilçelerden ziyade ildeki durum çok daha önemli. Görünürde il’de Hüseyin Cahit Özden ile devam edilecek. Ancak Özden Başkan’ın etrafını çok iyi temizleyerek yeniden bir “başlangıç” yapması gerekiyor.
Çünkü;
Öyle isimler var ki;
Parti menfaatlerinden ziyade “her şeye maydanoz” olup, bulundukları koltukları sırf kişisel çıkarlarını korumak için koruma telaşına düştüklerini görüyoruz.
Sonuç olarak; “metal yorgunluğu” süreci çok “çetrefilli” geçecek ve beraberinde de bir çok kelleyi alıp götürecek.
Ancak burada en önemli konu ise il yönetimindeki sıkıntıların nasıl bir yapılanma ile giderileceğidir.
Çünkü; yönetimde olup, “il başkanından daha forslu” hareket edenler mevcut.