HADİ herkes bugün kendini bir teraziye koysun.
Tartsın, ölçsün, biçsin...
Bugüne kadar kaç gram “tek tırnaklı” et yemişiz, ortaya çıkıversin.
Var mısınız!
Ha 100 gramı geçmiyorsa sıkıntı değil.
Amma 100 gramın üzerindeyse vay halimize.
Komik olmaya gerek yok.
İş çok ciddi.
1 gramı da 100 gramı da 1 kilosu da aynı.
Sonuçta “tek tırnaklı” eti.
Kanunen yasak mı, yasak.
Dinen caiz mi, değil.
Ha 100 gramı ha bir kilosu ne fark eder.
Sonuçta at ya da eşek.
Katırın da olabilir ama memlekette katır yok (!) bildiğim kadarıyla.
Gelelim asıl konumuza...
Malumunuz geçen hafta Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından bir açıklama yapıldı.
Açıklamada Türkiye’nin dört bir tarafında İl Müdürlüklerince yapılan denetimler sonrasında elde edilen veriler ışığında hangi kuruluşun, vatandaşa bugüne kadar neler yedirdiği açık açık izah edilmiş.
Durum tam bir facia.
Kimileri at ve eşek eti yedirmiş, kimileri de domuz etine kadar götürmüş olayı.
Kayseri de bundan nasibini almış ne yazık ki!.
Hele de 40 yıldır Kayseri’nin göbeğinde hizmet veren bir mekanın böyle bir durumla gündeme gelmesi inanın herkeste olduğu gibi bende de şok etkisi yarattı.
Aslında ikinci şoku da firma tarafından yapılan açıklamada yaşadım.
Tam da aklımızla alay edilen bir açıklama.
“İtiraf”tan öte, “dalga geçer” mahiyette ifadeler kullanılmış.
Bu açıklamayı aynen aktarıyorum; haksızsam haksızsınız deyin.
Buyurun;
“... 40 yıldır Kayseri’ye hizmet vermekteyiz. Bu süre zarfında 100’lerce defa Tarım İl Müdürlüğü tarafından denetlenmiş ve bu denetlemelerden işletmemize hiçbir ceza verilmemiştir. 2016 yılı 12. ayında alınan sadece köfte numunesinden yüzde 1 oranında tek tırnaklı etine rastlandığı tarafımıza bildirilmiştir. Yapmış olduğumuz itirazlar sonucu konu Adliye’ye intikal etmiş ve halen Kayseri 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava devam etmektedir. Yargılama sonucu muhterem halkımızla paylaşılacaktır. Firmamız günde 10 kg köfte yapmaktadır. Bu miktarın rapora göre katkı miktarı olan yüzde 1’e göre 100 grama tekâmül etmektedir. 100 gramın ekonomik değeri ve getirisi yoktur. Taktir muhterem halkımızındır.”
Yani saçma sapan bir açıklama.
Başlı başına bir facia.
Adamlar itiraz etmiyor, “yok biz tek tırnaklı eti yerirmedik” demiyorlar.
Aksine “Kullandık ama; az...”
Yani işin özeti şu; koca yılların lokantasının düştüğü duruma bakın.
Özrü kabahatinden büyük derler ya, aynen öyle...
--------------
Helalin hesabı, haramın da azabı vardır.
Hz. Ali (r.a)
Hz. Ali (r.a)
