Soylu: 'Fırsat Vermeyeceğiz'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu askerlere hitaben yaptığı konuşmada, özellikle terörle mücadele konusunda çok önemli bir dönemin içinde bulunulduğunu belirterek, memleketin her noktasında tüm güvenlik güçlerinin anlayış, uyum ve heyecan birlikteliği içinde olduğunu söyledi ve kardeşliğimizi bozmak isteyenlere fırsat vermeyeceklerini vurguladı.

Soylu: 'Fırsat Vermeyeceğiz'

Bugün itibarıyla sadece jandarmanın 143 operasyon yaptığını, sadece Lice'de 10 bin jandarma, polis ve güvenlik korucusunun şu anda uyuşturucuya, terör örgütüne karşı büyük bir kararlılıkla operasyon gerçekleştirdiğini anlatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şöyle devam etti: "Çok açık ve net ki biz onlara nefes aldırmadığımız andan itibaren vatandaşımızın günlük hayatındaki huzur ve refah standardı daha fazla yükseliyor. Burada büyük bir kararlılık ve uğraş içinde olduğumuz açıktır. Bu operasyon çerçevesini kışın da aynı şekilde yürüten bir anlayış belirledik. Elbetteki bütün bunlara nazaran bizim nasıl bir stratejimiz varsa, maalesef birtakım yerler tarafından desteklenen terör örgütünün de kendine ait adımları söz konusu. Altını çizerek söylemek gerekir ki yüzünüz, bakışlarınız, donanımınız, yetkinliğiniz, kuvvetiniz ve arkanızdaki milyonlarca insanımızın duasıyla bugün terör örgütünü mecali olmayan bir noktaya getirdiniz."
 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terörle mücadelenin aynı kararlılıkla devam edeceğini vurgulayarak, "Bunu aynı şekilde devam ettireceğiz. Terör örgütüne davranış modelimiz belli ama aynı zamanda jandarmanın asayiş, trafik gibi başka alt başlıklarda da görevleri var. Vatandaşımıza hizmetkâr olacağız. Bir taraftan devletimizin merhametini, şefkatini, hizmet aklını öne getireceğiz, diğer taraftan terör örgütü ile vatandaş arasına büyük bir duvar öreceğiz" dedi.
Şu anda 500 bin iç güvenlik görevlisi bulunduğunu, bunların büyük bir bölümünün de yetkin olduğunu dile getiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, en son güvenlik korucularıyla ilgili attıkları adımlarla orada da bilginin, tecrübenin ve yetkinliğin aynı şekilde devam etmesini sağladıklarını ifade etti. 
 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu iç güvenlik konusunda polis ve jandarmada çok yeni planlamalara adım attıklarını belirterek, bunu teknolojiyle bütünleştirdiklerini, insansız hava aracı, insansız keşif uçağı, bunlarla birlikte zırhlı araçlar ve önemli takviyelerle halkın kendilerinden beklediği görevde üstün bir yol kat etmiş olacaklarını bildirdi.
 
Malazgirt'te son dönemde yiğit bir insanı, Aslan Kulaksız'ı şehit verdiklerini ifade eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Allah nezdindeki en önemli makamlardan birinin şehitlik olduğuna dikkati çekti. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şunları söyledi: "Onların bize bıraktığı mirası ve sorumluluğu aynı anlayışla devam ettirmeliyiz. Bunun de gerekleri var. Öncelikle çok dikkatli olmalıyız. Biz hata yapmadan terör örgütü adım atamıyor. Söylediklerimiz ve aldığımız kararlara, komutanlarınızın talimatlarına harfiyen uyduğunuz zaman sonucu çok başarılı şekilde alıyoruz. Çünkü neyin ne şekilde olduğu üç aşağı beş yukarı belli. Biz elimizden geleni yapacağız. Kendi tedbirimizi alacağız, dikkatimizi en üst düzeyde ortaya koyacağız ve gerisini Cenabı Allah'a havale edeceğiz. Tedbirsizlik varsa olan sadece kahramanlarımıza olmuyor, bütün milletimizin ciğeri yanıyor. Tedbirli olduğumuz zaman gerekli sonucu almak o kadar kolay oluyor." 
 
"Güçlü bir devlete, kudretli bir millete sahibiz, insanlar iftar sofralarında güvenlik güçleri için dua ediyor." diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bu ülkeye, adaletine, hakkaniyetine, medeniyetine umut bağlayanların da bu topraklar için dua ettiğini dile getirdi.
 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu şunları kaydetti: "Kato Dağı'nda Aydoğan Aydın paşamız ve oradaki kahraman arkadaşlarımızla, bu kadar yüksek bir özgüven ki oralardan bize meydan okuyanlara 'buralar bizimdir' diye her saniye haykırıyorlar. Bu milletin bu dünyada yapabilecekleri ve yapacakları var. Bizim istikametimizi, hedeflerimizi ve birliğimizi bozmaya kalkışanların oyununu bozacak olan sizlersiniz. Biz Müslümanız. Bizim için bu dünya sınav dünyasıdır. Bu sınavı Allah nezdinde veriyoruz. Ömrün bir saniye uzatılmasına ne biz muktediriz ne de buradakilerin hiçbiri. Bu kararın vericisi bellidir. Aldığımız her kararı sorumlulukla alıyoruz. Çünkü yapacağımız işlerdeki eksikliklerin bedelini bu millet ödüyor. Özellikle sizlerden istirhamım şudur; sürekli buralara geliyoruz. Bizim özellikle arkadaşlarımızın günlük hayatlarına kendilerini hazır halde bulundurmalarına ihtiyaç var. Burada spor en önemli meselelerden biridir. Hızlılık, hareket, karar verebilme ve kendini hazır hissetme. Bunları yapabilme kabiliyetine sahip olmamız için vücudun makine gibi çalışması gerekir. En iyi koşucu, en iyi atıcı, en hareketli kişi bizim arkadaşlarımız olmalıdır. Bunu bu noktaya getirmek durumundayız."
 
Kaymakamların, valilerin, emniyet teşkilatının, jandarmanın terör örgütüne katılanların aileleriyle temas kurmalarını isteyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Özellikle suça karışmamışlar. Burada çok başarılı oluyoruz. Aileleriyle temas kurdukları anda ikna çabaları olumlu sonuç veriyor. Bu da terör örgütüne vurulacak en önemli darbelerden biridir. Tek tek bütün ailelere gidip ne olursunuz biz ne kadar bu terör örgütüyle mücadele veriyorsak beraber bu terör örgütünü bu ülkenin toprakların tarihinden silelim ve tasfiye edelim. Bunu hep birlikte gerçekleştirelim. Bunu, adım adım Muş, Diyarbakır, Mardin, Bitlis, Şırnak, Siirt, Hakkari'de, her yerde adım adım yapmakla mükellefiz. Şimdi bu hamlenin zamanıdır. Terör örgütünü tamamen tüketmenin zamanıdır." diye konuştu.
 
9 ayda binin üzerinde teröristin ölü ele geçirildiğine, bunun önemli bir rakam olduğuna dikkati çeken Soylu, terör örgütünden kaçışları ve gelişleri sağlamanın terörle mücadele konusunda kendilerine çok ciddi başarı sağlayacağını vurguladı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şu bilgileri verdi:
"Buradan sadece bin 256 barınak ve sığınak son 9 ayda imha edildi. Kato'dan son rakamlar geldi. 107 sığınak. İplerle merdivenler yapmışlar. Kendilerine büyük yaşam alanları oluşturmuşlar. Şu anda terör örgütünü çıldırtan en önemli meseleler birincisi Lice'de, ikicisi İkiyaka Dağlarında üçüncüsü de Kato'da ve diğer bölgelerde gerçekleştirilen operasyonlardır. Kentlerde aynısını yapıyoruz. Sözde meclisleri emniyet teşkilatımız takip ediyor. Bin 68 ölü, 27 yaralı, 369 sağ, 289 teslim. Son 9 ayın rakamları. Bu ortaya koyduğunuz kararlılığın, dirayetin ve mücadelenin sonucudur. Dikkat de önemli. Son 9 ayda 360 olay engellendi. Bu da önemli bir rakamdır. Bu, güvenlik kuvvetlerimizin ortaya koyduğu başarının sonucudur. Biz çalışacağız, gayret edeceğiz ve bu melanetten ülkemizi temizleyeceğiz. Bu ekonomimizi güçlendirecek. Gençlerimiz hayallerini, yarına ait umutlarını kuvvetlendirecekler. İnsan kaynağımız daha etkin hale gelecek. Topraklarımız daha bereketli hale gelecek. Kato'da gördük. Beytüşşebap'taki bölgenin tamamı hem mükemmel bir arazi hem muhteşem yaylalar. Yarım milyon hayvan beslenir oralarda. Bu bizim ortak görevimiz."
 
Kato Dağı'nda 52 gündür operasyonların devam ettiğini, şu anda mağaraların bazılarının boşaltıldığını söyleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2 bin 900 rakımda mağaraların üstten delinerek kontrol edildiğine dikkati çekti. 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bazı mağaraların teröristler tarafından tuzaklandığının değerlendirildiğini belirterek, şöyle dedi: "786 silah. Bunların içinde doçka, biksi, kaleş, havan var. Biz her şeyin farkındayız. Yeni nesil füzeler geliyor. Nereden geldiği belli. Dost diye bildiklerimizin iş birliği yaptıkları, yapmaya çalıştıkları, oradan oraya taşıdıkları yeni nesil füzeler. Terör örgütünün finansal gücü de zayıflıyor. En önemli gücü belediyeler, buralarda ihalelerdi. Sivil toplum örgütleri üzerinden sözde yardım adı altında yardım toplamalarıydı. Bunların her birine teker teker müdahale ettik ve etmeye devam ediyoruz veya sözde vergilendirme adı altında vatandaşlardan haraç almaktı. Bunlarla ilgili hep birlikte büyük bir mücadeleyi gerçekleştiriyoruz. Aydoğan paşamızın söylediği güzel bir söz vardı. Sadece kilosuyla Kato'da 2 bin 100 katırın üzerinde ancak taşınabilir ele geçirilenler. Hacime bakıldığında 7-8 bin katıra çıkar. Bu az bir rakam değil. 8 bin katır dağa çıkaracaksın üzerine yük koyacaksın, onların yüklerini mağaralara indireceksin, tekrar getireceksin, götüreceksin. Anlaşılan çok uzun yılların birikimi orada. Hesap edemedikleri şey bu milletin ve devletin gücüdür. Allah bizimle beraberdir. Dünyada tanımadığımız, tanıdığımız birçok millet var. Onları burayı kendi en önemli güvenlik alanları olarak görüyorlar. Bu nedenle bu kardeşliği hep birlikte devam ettireceğiz. Bu coğrafyanın en önemli gücü birliği ve kardeşliğidir. Hep onun üzerine oynuyorlar. İşimiz sadece güvenlik hadisesini gerçekleştirmek değil, onların bu ülkenin içine koymaya çalıştıkları fitneyi elimizin tersiyle bertaraf etmektir"dedi.
 
        İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, daha sonra 1071 Malazgirt Zafer Anıtı'nı gezdi, esnafı ziyaret etti.  
 
Malazgirt ilçesindeki programının ardından kent merkezine geçen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Muş Belediyesi ile Muş İnsani Yardım Derneği tarafından yetimler için verilen iftara katıldı. 
 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu iftarda yaptığı konuşmada, yarısına ulaştıkları Ramazan ayının geri kalanının da aynı gönül birlikteliği içinde heyecanla, güzellikle geçmesini ve Allah'tan kendilerini Ramazan Bayramı'na ulaştırması için dua ettiklerini söyledi. 
 
Türkiye'deki kardeşliğin mührü olan Malazgirt'i ziyaret ettiklerini ve oranın verdiği kudreti, gücü, kardeşliği yeniden hissetme imkânı bulduklarını vurgulayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şunları dile getirdi:
"Huzurlu gönülleri, kardeşlik coşkusunu gördük. Burada hep birlikte iftarda bir aradayız. Müminlerin kardeş olduğuna inanan, komşuyu, anayı, atayı medeniyeti bilen bir milletiz. Orucumuzu açtığımız, duyduğumuzda Besmele getirdiğimiz, ezanımız, bayrağımız, geleneklerimizle büyük ve asil bir milletiz. Biz, annelerini, babalarını yaşlandığında huzurevlerine gönderen bir millet değiliz. Ramazanı hem oruç tutarak hem de özümüzü keşfederek, insanlarımıza dokunarak yaşıyoruz."dedi.
 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, gönül coğrafyalarının, gönüllerin uzandığı binlerce kilometreyi kapsadığını anlatarak, aynı dinden ve aynı renkten olmamalarına rağmen gönlü Anadolu topraklarında olan, Anadolu'yu emin yuva, ülke bilenlerin dualarıyla burada olduklarını ifade etti.
 
Kabe-i Muazzama'nın etrafında tavaf edenlerin, Ravza-i Mutahhara'da alnını secdeye koyan binlerce insanın Türkiye için dua ettiğine dikkati çeken İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bu milletin en büyük özelliği birliği, beraberliğidir. Bizi birbirimizden ayırmaya, aramıza nifak sokmak isteyenlere, kardeşliğimize halel getirmeye çalışanlara bu sofralarda yaptığımız dualarla izin vermeyeceğiz. Bu, sadece bir sofra değil, birliğimizin, beraberliğimizin, kardeşliğimizin, özgürlüğümüzün, bağımsızlığımızın teminatıdır. Geleceğe, çocuklarımızla beraber umutla bakıyoruz. Biz tarihimizle büyük bir milletiz. Bugün etrafımızdaki coğrafyadaki bütün sıkıntıları görüyoruz. Bu nedenle güçlü, kudretli, yarınlara emin adımlar atan bir ülkeyi hep beraber kucaklamak için zengin ve güçlü bir Türkiye'yi hep beraber oluşturmak durumundayız." 
 
Batman'daki silahlı saldırıda öğretmenliğe yeni adım adan Şenay Aybüke Yalçın'ın hain bir kurşunla şehit olduğunu anımsatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bu kötülüklerle mücadele ettiklerini ve bunu kararlılıkla yürüteceklerini vurguladı.
 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şunları kaydetti: "Burada evlatlarımız var, onların her birinin yarına dair umutları var. Kimisi doktor, kimisi mühendis, kimisi öğretmen, kimisi annesine, babasına hayırlı evlat olmak istiyor. Biz bir ülke yönetiyoruz. Allah şahittir. İçişleri Bakanlığım döneminde kalbimi en çok acıtan şey, beni en çok üzen, bu göreve bağlılığımı en çok arttıran en önemli unsurlardan bir tanesi çocuklarımızdır. Bu çocuklarımızı annelerinden, babalarından kopartarak dağlarda terörist yapmaya çalışanlar, bu çocuklarımıza 13 yaşında orada taciz yapanlar, çocuklarımızın kıyafetleri üzerinden onları değerlendirenler bilesiniz ki bir gram nefesim kalsa dahi onlarla uğraşmak bizim boynumuzun borcudur. O çocuklarımızın heveslerini onlardan alanlara hesabını sormak boynumuzun borcudur." dedi.
 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, daha birkaç gün önce 13 yaşındayken kaçırılan ve 15 yaşında fırsatını bularak kaçan bir kardeşinin ifadesini dinlediğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Günlerce aç bıraktılar.' diyor. 'Kız arkadaşımızla birlikte kaldık. 1,5 ay su görmedik. Bizi saçımızı kirli, paslı, bitli bıraktılar.' diyor. Sonra bizi bir adamın karşısına çıkardılar. Bize kötü kötü sözler söylediler. Bu iftar sofrasında şu yetimlerin huzurunda size söz veriyoruz, bizim iddiamız o kızlarımızın hemşire olmasıdır,  annesinin sevgileriyle yoğrulmasıdır. Babanın akşam eve geldiğinde kızının kokusuyla bütün yorgunluğunu atabilmesidir. Kardeşliğimizin ilelebet devam etmesidir. Bunlara fırsat vermeyeceğiz." dedi. HABER-FOTO: İÇİŞLERİ BAKANLIĞI BASIN MERKEZİ