Kan merkezi olacaktı, iş merkezi oldu: Bağışçı isyanda, Kızılay'dan yanıt geldi!
Hilmi Derinel'in annesi adına Kızılay'a bağışladığı bina iddiaya göre kan merkezi yerine iş merkezine dönüştürüldü. Bağışçı isyan etti, Kızılay'dan açıklama geldi. Detaylar Kayseri Anadolu Haber'de...
Kayseri’de iş insanı Hilmi Derinel’in, annesi Lütfiye Derinel adına Kızılay’a bağışladığı 6 katlı binanın, bağış amacına rağmen kan merkezi yerine iş merkezine dönüştürüldüğü iddiaları kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
Patronlar Dünyası’nda yer alan haberde Derinel ailesi duruma isyan ederken, Kızılay Kayseri Şube Başkanı Cafer Beydilli'den iddialara yanıt geldi: 'Kan merkezi şartı yoktu, ismini verdik. Geliri de ihtiyaç sahiplerine dağıtılacaktı.'
‘Kan merkezi olsun diye bağışladık’ iddiası
İş insanı Hilmi Derinel’in iddiasına göre, Kayseri’nin merkezinde bulunan 6 katlı bina, anneleri Lütfiye Derinel’in vasiyeti üzerine Kızılay’a bağışlandı. Ailenin tek şartı, binanın modern bir kan merkezi olarak hizmete açılması ve annelerinin adının binaya verilmesiydi. Ancak iddiaya göre, yaklaşık 2 yıl süren tadilatın ardından Kızılay, bu binayı önce otele, ardından da iş merkezine dönüştürerek kiraya vermek istedi.
Derinel’in açıklamasına göre, bu gelişmeler üzerine Kayseri Valisi Gökmen Çiçek’e başvuruda bulunuldu ve Vali’nin devreye girmesiyle otel projesi iptal edildi. Ancak sonrasında Kızılay, binayı bu kez ‘iş merkezi’ olarak değerlendirdi. Üst katına Sivaslı Dernekler Federasyonu yerleşti ve binaya ‘Lütfiye Derinel İş Merkezi’ tabelası asıldı.
Derinel, bu kararın bağış amacına aykırı olduğunu öne sürerek şu açıklamayı yaptı:
‘Hayır işi yapmak istedik. Kan ihtiyacına katkı olsun istedik. Biz orayı iş merkezi yapmak isteseydik kendimiz de yapardık. Sözleşmeyi hiçe saydılar. Binanın yeniden kan merkezi olarak kullanılmasını, sorumlular hakkında da idari ve hukuki işlem yapılmasını istiyoruz.’
Kızılay Kayseri Başkanı Beydilli: ‘Kan merkezi şartı yoktu’
Tartışmaların büyümesi üzerine Kızılay Kayseri Şube Başkanı Cafer Beydilli, iddialara yanıt verdi. Beydilli, binanın tamamının bağışlanmadığını, 11 milyon TL’lik değerin sadece 6 milyon TL’lik kısmının bağış olarak kayda geçtiğini, kalan 5 milyon TL’nin banka havalesiyle ödendiğini ve tapunun bu ödeme sonrası Kızılay’a devredildiğini belirtti.
‘Bağışta tek şart annelerinin isminin verilmesiydi. ‘Kan merkezi olacak’ diye ne yazılı ne sözlü bir şart yok. Sözleşmede de bu yer almıyor. Sadece ismin yaşatılması talep edildi. Biz de bu şartı yerine getirdik.’
‘Kira geliriyle öğrencilere ve ihtiyaç sahiplerine destek sağlayacaktık’
Beydilli, mevcut Kızılay binasının maliyeden tahsisli olması nedeniyle kiraya verilemediğini, bu yüzden genel merkezin yeni binayı gelir getirici bir faaliyetle değerlendirme talimatı verdiğini söyledi. Binanın kira gelirinin nasıl kullanılacağına ilişkin ise şu ifadeleri kullandı:
‘Genel merkezimiz bu binanın gelirinin, öğrencilere burs ve fakirlere yardım amacıyla kullanılması yönünde karar aldı. Biz bu bağlamda binayı değerlendirip sosyal yardımların kaynağını artırmak istedik.’
İlk olarak bir otel yatırımcısı ile 160 bin TL’lik kira görüşmesi yapıldığını, fakat Derinel ailesinin itirazı üzerine bu kiralamadan vazgeçildiğini söyledi. Ardından 130 bin TL kira ile Sivaslılar Federasyonu’na verilmesinin planlandığını, ancak gelen tepkiler üzerine bu sözleşmenin de iptal edildiğini ve binanın şu anda boş olduğunu açıkladı.
‘Ortak akılla yeniden değerlendirelim’ çağrısı
Cafer Beydilli, süreci yumuşatmak adına iş birliğine açık olduklarını vurguladı:
‘Çağıracağız, birlikte karar verelim diyeceğiz. Aşevi olur, başka bir sosyal hizmet olur birlikte değerlendiririz. Ama tekrar ediyorum, ‘kan merkezi olacak’ yönünde resmi bir şart söz konusu değildi.’
