Toplum olarak başarıyı yüceltmek ve her türlü başarıyı kutsamak, adeta bir kültür haline gelmiş durumda. Başarıya ulaşanlar alkışlanırken, başarıyı hedefleyenler ödüllendiriliyor. Peki, başarı gerçekten her zaman arzu edilen bir ödül müdür? Başarı kadar, başarısızlık da değerli midir? Toplumda genellikle göz ardı edilen başarısızlık, utanç değil, bir deneyimdir; bazen de bir onur kaynağıdır.
Başarısızlık, denemiş olmanın kanıtıdır. Rahat alanından çıkıp, risk almışsındır. Belki de bir çok kişinin girmeye cesaret edemediği bir yola adım atmışsındır. Kaybettin mi? Evet, ama denedin. Başarısızlık hayatın doğal bir parçasıdır ve her başarısızlık, bize bir şeyler öğretir. Bu süreç, hayatı daha derinlemesine anlamamıza yardımcı olur. Gerçek başarı, başarısızlıkların üzerinden kalkıp, yeniden denemek için bulduğumuz motivasyondur. Her düşüş, aslında bir sıçrayışa hazırlıktır.
Sosyal medya ve görsel kültür, insanların yalnızca başarılarını paylaştığı bir alan haline gelmiş durumda. Herkes mutlu, başarılı ve zengin! Filtrelerden geçmiş başarı hikayeleri her gün karşımıza çıkıyor. Herkesin mükemmel hayatlar yaşadığı izlenimini veriyor. Peki ya sessizce yaşanan hayal kırıklıkları? Onlar hiç anlatılmıyor. Bu da gençleri derinden etkiliyor. Oysa yaşamda başarı kadar başarısızlık da vardır. Bu mecralar başarıları kutlarken, başarısızlıkları göz ardı ediyor. Gençlere söylemek istediğim şu: Başarı, sadece zirveye ulaşmak değildir. Başarı, düşüp tekrar ayağa kalkma cesaretidir. Ve o cesaret, saygıyı hak eder. Toplum olarak başarısızlık konusunda daha fazla hoşgörü geliştirmemiz gerektiğini kabul etmemiz şarttır. Çünkü hiçbir şey, başarısızlık kadar öğretici ve geliştirici olamaz.
Sonuç olarak, başarısızlık, bizim büyümemiz ve gelişmemiz için en değerli öğretmendir. Başarısızlık, bir kayıp değil, bir fırsattır. Hayatımızda ne kadar çok başarısızlık yaşarsak, o kadar güçlü ve dayanıklı oluruz. Gerçek başarı, bu başarısızlıkları kabullenip, onlardan ders çıkarabilmekte gizlidir. Gelin, hayatı olduğu gibi kabul edelim: Düşelim, kalkalım, öğrenelim ve her seferinde biraz daha güçlü olalım. Çünkü değişim, cesaret ve anlayışla başlar.
