Yol boyunca hep bir yerlerden bir yere gitme kaygımız, şehrin trafiği, ardı arkası kesilmeyen kornalar…
Bu telaşın ne yazık ki bir sonu yok. Bazen işten çıktıktan sonra yol boyunca giderken sadece etrafı izlemek iyi geliyor bana. Yol boyunca koşturan insanlar, sipariş yetiştirmeye çalışan ustalar, camiden çıkan amcalar, kafede oturmuş bol kahkaha atan öğrenciler... Onları sakince izlemek An’da kaldığımı hissettiriyor. Hayat o zaman kornaların arasında daha da bir anlam kazanıyor sanki. İnsan çevrede olan biteni fark ediyor, zihinse sessizce kendini dinlenmeye alıyor.
Günümüzde hızla akıp giden zaman ve yapmamız gereken görevler görmemiz gereken detaylara gölge düşürüyor. Dolayısıyla insan kendi benliğini unuturken yaşadığı şeylere de tahammülü de kalmıyor. Bu duygu durumuyla eve dönerken sadece o an trafikte etrafa bakmak, kırmızı ışıkta sakince beklemek ve bir an önce eve gideyim kaygısını bir kenara bıraktığınız zaman anda kaldığınızı hissedeceksiniz.
Sonrasında sürekli koşturan zihniniz de sakinleyecek. İşte o zaman bir nebze olsun zihin sağlığınız için bir şey yapmış olacaksınız…