İnternet teknolojisinin yeni yeni gelişim gösterdiği ve bu kadar yaygın olmadığı dönemlere baktığımızda insanlar sinema, dizi gibi içerikleri izlemek için bazen günlerce bazen de haftalarca bekliyordu. Ancak internet teknolojisi bu durumu değiştirdi. İlk dönemlerde sinema salonlarında ve televizyon ekranlarıyla sınırlı olan izleme eylemi internetin yaygınlaşması ve internete özel dizilerin, sinema filmlerinin, platformların yaygınlaşmasıyla farklı bir boyuta evirildi.
Binge-watching…
İngilizce’de Binge-watching olarak tanımlanan Türkçe’ye ise ‘Aşırı İzleme’ olarak çevrilen eylem konusuna değinmek istiyorum. Özellikle günümüzde film ve dizi izleme konusunda her geçen gün yeni teknolojiler gündeme geliyor. Örneğin etkileşimli filmler ve diziler, 360 derece oluşturulmuş kamera açıları bu durumlara örnek gösterilebilir. Ama benim esas dikkat çekmek istediğim konu her biri yaklaşık olarak 40-50 dakika arasında değişen dizi bölümlerinin bir liste halinde yayımlanması ve izleyicilerin bir oturuşta bunları tamamen tüketmesi. Bu durum literatürde ‘Aşırı İzleme’ olarak tarif ediliyor.
İzleme eyleminin sonu yok
Özellikle televizyon dizilerinde genellikle dizilerin bölüm süreleri daha yüksek olsa da iki bölüm arasında bir hafta yayın süresi bulunuyor. Ancak internet dizileri için bu durumu görmek pek mümkün değil. İnternet dizileri genellikle sezonluk olarak yükleniyor ve tüketiciler bu dizileri tek seferde izleyerek tüketiyor. Ardından yeni bir yayına geçiyor. Bu süreç bu şekilde devam ediyor ve izleme alışkanlıkları farklılaşıyor.
Uyku düzeni bozuluyor, boş zamanı esir alıyor
Bu durum özellikle duraksama noktası zayıf insanlar için uyku düzeninin bozulması, karakter yapısının karışıklığı veya izlediği içeriğin günlerce etkisi altında kalması ile sonuçlanıyor. Boş zamanlarda ise bireyler zamanlarının çoğunu bu platformlarda geçiriyor. Bu durumun alışkanlık haline dönüşmesi bireylerin tüm yaşamını etkileyebiliyor.
Ekran süresi uygulamaları…
Bazı platformlar ise ekran süresi uygulamaları ile kullanıcılarını aşırı izleme yaptığı konusunda izleyicinin de talepleri doğrultusunda uyarıyor. Bu tarz uyarıların pratikte ne kadar işe yaradığı konusunda tartışmalar olsa da bireylere hatırlatıcı bir eylemin olması bir noktada bu sorunlara çözüm yolunu aralayabiliyor.
