Sözlerime Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bedenen aramızdan ayrılışının yıldönümünde saygı, minnet ve rahmetle yâd ederek başlamak istiyorum. 10 Kasım tarihinde milletimizi saran özlem duygusu yalnızca bir günle sınırlı değil. Aynı zamanda tüm yıl boyunca hissedilen özlem ve minnet duygusunun yansıması olarak değerlendiriyorum.
***
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bıraktığı mirasa sahip çıkmak, onun idealleri ve müreffeh Türkiye hedefine ulaşmak yolundaki aşamaları sağlam adımlarla tesis etmek bizlerin üzerine düşen en önemli görevler arasında yer almaktadır. Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını, milli mücadele yolunda memleketin istikbali için canını feda eden aziz şehitlerimizi rahmetle minnetle bir kez daha yâd ediyorum.
***
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kitap okumaya olan merakı, eğitime verdiği önem tarih sahnesine altın harflerle yazılmış onun büyük devlet adamlığı vasfının yanında eğitimci kimliğini gösteren kıymetli bir tezahürdür. Bu bağlamda son günlerde özellikle dikkatimi çeken bir hususu dile getirmek istiyorum. Kitap fiyatlarında çok farklı fiyatlamalar yaşanıyor. Bazı kitaplar internet ortamında neredeyse fiziki satış yapan mağazaların yarı fiyatına satılıyor. Fiziki satış gerçekleştiren mağazalarda ise farklı kampanyalar uygulanıyor. Ancak yine de kitapların fiyatlarındaki makas kapanmıyor.
***
Serbest piyasa elbette bu tür fiyatlamaları normal çerçevede değerlendirebilir. Fakat unutulmaması gereken noktalardan birisi bu fiyatlamaların birçok başlık için geçerli olmasıdır. Tabii ki fiziki mağazaların maliyetleri internet ortamına nazaran daha yüksek ancak bazı fiyatlar bu bakış açısı ile de değerlendirilemeyecek seviyeye ulaşabiliyor. Kitap okumak insanın benliğine büyük katkılar sağlayan eylemlerin en başında gelmektedir. Kitapların kolay ulaşılabilir, elde edilebilir olması gerektiğini düşünenlerdenim. Kitap varsa eğitim vardır. Eğitim ise Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ifadeleri ile ‘’Eğitimdir ki, bir milleti ya, bağımsız, şanlı yüksek bir topluluk halinde yaşatır ya da esaret ve sefalete terk eder’’
***
‘’Peki bu süreçte ne yapmalıyız?’’ sorusu akıllara geliyor. Cevap ise net ‘’Yine iş takip etmeye düşüyor’’ Bu süreçte yapılması gereken husus her zamanki gibi iyi araştırmaktan geçiyor. X kitapçısında örnekle 10 TL olan bir kitap için Y kitapçısına 20 TL hatta 30 TL vermek mantık sınırları içerisinde değerlendirilemeyeceğinden bu süreçte kütüphanelerden destek alınmalı, gerekirse sahafların kapıları aşındırılmalı yine de kitap okumaktan vazgeçilmemelidir. Esen kalın…