Şimdi özellikle transfer döneminde büyük Kayserispor taraftarının beklentileri üzerine ince eleyip sık dokuyarak haberler yapıyoruz.
Bu süreçte kendi kaynaklarımızla saatlerce istişare ediyoruz, duyumlarımızı doğruluyoruz ve nihayetinde de doğru ve güvenilir bir şekilde haber yapıyoruz.
Her haber yaptığımız imza atıp transfer olmayabiliyor, ama bu süreçte emek harcayıp, kafa yoruyoruz.
İşin özü gazetecilik yapıyoruz.
***
Ama, isim vermeyeceğim ne yazık ki, haberlerimiz kaynak gösterilmeden alınıyor.
Alındığı bir yana, birkaç değişiklik ile sanki özel haber yapılmışcasına servis ediliyor.
Bu emek hırsızlığı değil de ne?
Sen sabahın 8’inden, gecenin bir yarısına kadar haber kovala, olgunlaştır, saatlerce telefon görüşmesi yap, ama haberin ‘GPT’ ile üç beş değişiklik yapılarak çalınsın!
***
Yapmayın etmeyin, yazıktır, günahtır, emeğe saygı bir yanı, kendinize yapıyorsunuz, madem aldınız, bari kaynak gösterin.
Kayseri Anadolu Haber’den edinilen bilgiye göre denilse hem haberimi araklayan vatandaşlar yücelir, hem de bize olumlu Google sinyali gelir.
SEO’yu bilmeyeni geçiyorum, etik diye bir şey var; Google’u da beni de kandıramazsınız.
Ha, haberi görürsünüz, esinlenerek bir şey yazarsanız ona bir şey diyemem, ancak sıfırdan haberi yapmışcasına, kaynak göstermeden haberin neredeyse yüzde 95’ini yazarsanız, bu hiç hoş bir durum olmaz.
***
SEO’da önemli kurallar var, kaynak göstermek yani EEAT’ye uygun sinyal almak için bir takım kriterler var.
Haberiniz özgün olmalı, kopya haber olmamalı, kaynak gösterilmeli ve en önemlisi doğru ve güvenilir olması.
Haberin yanı sıra, bazen köşe yazımı bile yine üç beş kelime değiştirip, GPT ile akılları sıra takla açtırıp yazanlar bile var.
Bu Hakan Çiftci’nin haber ya da köşesinden ziyade, Kayseri’de ne yazık ki böyle bir alışkanlık var.
***
Belki sadece Kayserispor haberleri üzerinde yazdığımdan dolayı Allah razı olsun binlerce takipçimiz, okuyucumuz var, ama emek hırsızlığına kocaman bir ‘Hayır’ demek istiyorum.
Söyleyip, ‘Senin haberlerini alıyorum’ diye izin alan kardeşlerimiz, ağabeylerimiz var, lafım onlara değil.
Habercilik için, önce emek, çaba, kaynak, bilgi ve deneyim olmalı.
EEAT dedik ya, Google deneyim olmalı, uzmanlık olmalı, yetkinlik olmalı ve en önemlisi güven olmalı.
***
Bu kriterleri yapmadığınız taktirde zaten Google’dan olumlu bir sinyal alamazsınız.
Dünyanın en büyük yapay zekasına sahip olan bir sisteme karşı haber çalarsanız, anlaşılır; kafa yormayıp, kopyala yapıştır yaptığınız taktirde de haberleriniz Google Keşfet’e (Discover) düşmez!
Belki Kayserispor’dan uzak bir yazı olmuş gibi görünse de emeğe saygı diyerek, uyarıda bulunuyorum, umarım mesajım birilerine gider.
Mesajımın ulaşacağını biliyorum, okurken anlaşılır zaten malum şahıslar!
***
Hazır SEO hakkında bir şeyler yazmışken, Kayserispor’un transfer sürecinden de kısaca bahsedelim.
Takımın sağ bek, sağ stoper, sol bek, sağ kanat ve forvete ihtiyacı olduğunu herkes biliyor, bu yönde de önemli çalışmalar mevcut.
Geçtiğimiz yıl bugün başkan olan Nurettin Açıkalın beyefendiye ‘Ateşten gömlek’ diye yazı yazmıştım, sanırım 365 gün sonra ne demek istediğimi daha iyi anlamıştır.
İnanılmaz bir mücadele veriyor, 500 milyon TL’yi aşan bir rakamı karşılıksız olarak verdi, vermeye de devam ediyor, umuyorum ve biliyorum ki yakında transfer tahtasının açılacağının müjdesini verecek ve gereken transferleri yapacak.
***
365 günlük başkanlık süreci, bunun dışında 4 yıldır da Kayserispor’da bulunduğundan dolayı kendisi de epey bir tecrübe kazandı. (En azından elma ile armut arasındaki farkı çok iyi anladı)
Sezon başında yapmayın, etmeyin, şunları yapın, bunları yapmayın gibi öneri ve uyarılarımızın bir kısmı havada kaldı, bari bu süreçte dönüşü mümkün olmayan hatalara mahal vermeyelim.
Belki Karagümrük FK, Eyüpspor ve Antalyaspor büyük ekonomik sıkıntı çekiyorlar, ancak başkasının ipiyle kuyuya girmeyelim, biz kendimize bakalım.
Futbolcuların maaşları zamanında verilirse, gerekli birkaç bölgeye transfer yapılırsa zaten Kayserispor elini kolunu sallayarak kümede kalır, diyerek yazıma son veriyorum.