Kayserispor, bu sezonun sezonun en iyi deplasman maçını oynadı.
Tarihi fark kaçtı desem abartmış olmam.
İnanılmaz bir mücadele, hırs, istek ve taraftar desteği vardı.
Carlos Mane’nin performansıyla şekillenen bir maçta ne yazık ki galibiyeti kaçıran taraf Kayserispor oldu.
***
Carlos Mane, hala neden düzelemedi, neden 5 yıl geçmesine rağmen üstüne koyamadı bir araştırmak lazım.
Mane’nin kötü performansı sonrasında neden Radomir Djalovic, 79. dakikaya kadar sabretti, bunları sorgulamak gerekiyor. (Talha Sarıarslan çok daha erken maça dahil edilebilirdi)
İlk değişiklik neden 74. dakikada yapıldı?
Bir önceki hafta da yazdım, hocamız gayet iyi niyetli, çalışkan, takıma inanılmaz bir güç ve hırs yükledi, ama oyun okuma anlamında çok yetersiz, bu da gösteriyor ki ekibi zayıf, bunun bir kez daha altını çizmekte yarar var diye düşünüyorum.
***
Radomir Djalovic’i en çok destekleyenlerdenim, ama her nedense kendini geliştirme anlamında biraz yetersiz kalıyor, iyi bir hoca, geleceği var ama tecrübesiz olduğunu da idrak etmek gerekiyor.
Rakibin en zayıf halkası Yasir Subaşı iken, biz neden merkezden gelme zahmetinde bulunmadık? (Laszlo Benes'e şut çekriremedik)
Özellikle maçın ikinci yarısında böylesine etkili oynadığımız bir maçtan kaçan 2 puanı İnşallah çok fazla aramayız.
Galip gelmemiz durumunda büyük avantaj yakalamış olacaktık.
***
Maçın son dakikasında gelen golle büyük sevinç yaşadık, yenilmedik ama galibiyeti kaçırdığımız için bazı şeylerin üzerinde durmak gerekiyor. (Galip gelseydik emin olun aynı eleştirileri yine yapacaktım)
Bir de ilk yarının son haftasında ‘Takım neden bu kadar iyi oynadı?’ diye de sormadan yapamıyorum.
Aynı futbolcular, aynı hoca ama takımdaki hırs, istek ve mücadele üst seviyedeydi.
Cevabını hemen vermek istiyorum, sorunun içinde saklı aslında.
***
Gerek Radomir Djalovic hoca, gerekse Başkan Nurettin Açıkalın, son haftalarda transfer yapılması gerektiğine sürekli vurgu yapıyor.
Ne hikmetse futbolcular, ligin ikinci yarıda takımda kalmak ve kendilerini ispatlamak için var güçleriyle mücadele etti.
Madem bu kapasite var sizlerde, bunu hep söyledik, 16 hafta neyi beklediniz?
Bu işin özünde başarı var, başarısızlık durumunda da eleştiriler illaki olacaktır, ama futbolcular yönetim ve teknik heyete ‘Para verirseniz oynarız’ mesajı verdiler zannımca.
***
Ekonominin zayıf olduğu bir dönemde maaşlar geç ödeniyor, gelen paralar borçlara gidiyor, ama futbolcular bunu anlamak istemiyor.
Neymiş efendim 3 ay para ödenmemiş de falan filan, kardeşim Süper Lig’de birkaç kulüp dışında özellikle Anadolu Kulüpleri arasında kaç kulüp zamanında ödeme yapıyor?
Sen sahada gereğini yaptın da paran mı kaldı Kayserispor’da?
16 maçta sahada gezinen, galibiyet için kılını kıpırdatmayan bazı futbolcular, maaşların geç ödenmesini bahane ederek farklı tutum içine giriyor, çok yanlış yapıyorlar, arkadaşlarını da olumsuz etkiliyorlar.
***
Her neyse bir maça dönelim, iyi başladık, başka da belirttiğim gibi tarihi farkı kaçırdık, ben 6 net gol pozisyonu saydım, bu daha da fazla olabilir.
Kaleci Bilal’den sağ bekte oynayan Opoku’ya, defansta Youssef Ait Bennasser ve Stefano Denswil’e, sol bekte son derece etkili oynayan Ramazan Civelek’ten Laszlo Benes’e, Joao Mendes’ten Furkan Soyalp’a, Miguel Cardoso’dan German Onugkha’ya oyuna sonradan giren Indrit Tuci’den ve Talha Sarıarslan’a kadar Carlos Mane dışında harika bir futbol ortaya koyduk.
Bu güzel oyunu 3 puanla taçlandırsaydık çok daha iyi olacaktı, ama artık yapacak bir şey yok.
Artık oyuncular biraz kafa dinlesin, ikinci yarıda Antalya kampı verimli geçsin ve ikinci yarıda daha iyi bir Kayserispor izleyelim.
***
Kayserispor’da bir önceki yazımda da belirttiğim gibi Majid Hosseini gibi bir oyuncu sakatlanıp oynamış olsaydı, çok daha farklı şeyleri konuşuyor olabilirdik.
Ali Karimi, Yaw Ackah, hatta Joseph Attamah kalmış olsaydı, 25 puanın üzerinde kesin yer alırdık.
Artık başkan Nurettin Açıkalın’ın da dediği gibi devre arasında gerekli takviyeler yapıldığında bu takım elini kolunu sallayarak kümede kalır.
Kayserili taraftarlar da geçtiğimiz sezon olduğu gibi stada gelerek gereken desteği verir umarım.
***
Öncelikle maaşlar ödemeli, transfer tahtası açılmalı ve çok fazla açılmadan, dengeleri bozmayacak, 3 bilemedin 4 takviye ile negatif durumu pozitife çevirebilir.
Çok transfer çok başarı anlamına gelmesin, nereler eksik çok belli, Aaron Opoku’yu daha verimli kullanmak için sağlam sağ bek, bir türlü iyileşmeyen Majid Hosseini’nin yerine Türk sağlam stoper, Lionul Carole’un alternatifi sol bek ve en önemlisi daha öncede çok kez yazdığımız Mario Gavranovic tarzı kısa, kıvrak, fuleli, son vuruşları iyi olan bir golcü aldığımız taktirde işimiz çok daha rahat olacaktır.
***
Sezon başında yapılan hatayı tekrarlamamak adına, ‘Olmadı gönder 10 tane, gelsin 15 tane’ gibi kısır döngüden uzak olmalıyız.
Bu konuda gerek Başkan Nurettin Açıkalın, gerekse de sevgili vekilimiz sayın Baki Ersoy’un son derece tecrübeli sahibi olduklarından yola çıkarak içimiz rahat.
Zaten para yok, olmayan parayı mevcut düzeni sürdürüp, sokağa atmadan, nokta atışı transferlerle taçlandırmalıyız.
Biz takviye yaparken, rakiplerimiz de boş durmayacaktır, Youssef Ait Bennasser gibi kaliteli bir oyuncuyu orta sahaya oynattığımız taktirde Furkan, Benes ve Mendes de rahatlayacaktır, diyerek yazıma son veriyorum.
