Ne oluyorsa doğuda oluyor. Filistin’de engelli bir çocuğun hırsızlık yaptığı gerekçesiyle dövüldüğü ve bu anların gülerek kayda alındığı görüntüler paylaşıldı.
İran’da bir hastanede, çocuğunu emziren bir kadının başının açık olması sebebiyle videoya çekilerek şikayet edildiği olaylar gündeme geldi. Türkiye’nin doğusunda ise küçük yaşta çocukların evlendirilmesi hâlâ devam ediyor.
Bu örnekler, sadece bugün gündeme gelmiş olaylar. Medyaya yansımayan çok daha fazla olayın varlığı ise herkes tarafından biliniyor.
Dünyanın doğusu, ne yazık ki din adı altında şekillenen bir yaşam biçimiyle hayatlarını sürdürüyor.
Din burada bazen insanları bir arada tutan bir değer gibi gösterilse de bu şu an baskının ve ahlaksızlığın gerekçesi hâline geliyor. Kadınların ve çocukların özgürlükleri kısıtlanıyor, temel haklar göz ardı ediliyor, en masum davranışlar bile suç sayılabiliyor.
Bir olay bir konu veya bir cümle ne kadar çok dile getiriliyorsa orada onun tam tersi bir gerçeklik de var demektir. Örneğin çocuk hakları korunuyor denildiğinde, o bölgelerde çocukların zorla evlendirildiği, şiddet ve ihmal altında büyüdüğünü görürüz.
Kadınların inanç özgürlüğü var denildiğinde, kadınların başörtüsü veya kıyafet tercihleri nedeniyle toplum tarafından hedef alındığı ve cezalandırıldığını görüyoruz.
İnsanlık adına umut verici haberler duyabilmek, bu bahsettiğim bölgelerde giderek zorlaşıyor yüzyıllardır süregelen bu zihniyeti de değiştiremezsiniz. Tek çözüm yolu ise bu bölgelerdeki insanları batıda ki huzurlu ülkelerden uzak tutmaktır.