Ayşegül Şerife Akçakaya

Mükemmel Olmak Zorunda Değiliz, Sadece İnsanız

Ayşegül Şerife Akçakaya

Modern Kadın dizisinin denk geldiğim bir sahnesi uzun süre aklımdan çıkmadı. Geçmişte edindiğim tecrübeler, şuan şahit olduklarım birer birer hafızamda canlandı. İzlediğim sahnede kadınların iş hayatında yaşadığı baskılar, toplumun onlara dayattığı “mükemmel görünme” zorunluluğundan söz ediliyor. O kadar hayatın içinden, gerçek bir sahneydi ki… Bir kadın, sabah gözaltı morluklarını kapatmamışsa ya da kilolarıyla barışık yaşıyorsa, bu durum tuhaf karşılanıyor. Oysa erkekler için durum bambaşka. Göbekli de olsa, kravatı yamuk da olsa bu normal görülüyor. Ama biz kadınlar her anlamda mükemmel olmak zorundaymışız gibi bir algı var ne yazık ki. Bakımlı ol, güzel yemekler yapabil, ev işleriyle ilgilen, çocuklarınla ilgilen, iş hayatında başarılı ol, enerjik ol ve daha bir sürü şey… Bazen insanlar bizi süper kahraman falan sanıyor diye düşünüyorum.

İş yerinde de benzer bir tablo var. Kadın aynı çabayı, hatta çoğu zaman daha fazlasını gösteriyor ama takdir sırası geldiğinde liste başında çoğunlukla erkekler oluyor. Sanki kadınların başarısı şansa ya da birilerinin yardımına bağlanmak zorundaymış gibi… Oysa başarı cinsiyet tanımaz. Azim, disiplin, yaratıcılık; bunlar kadına da erkeğe de eşit mesafede durur. Ve en önemlisi kadınlar da insan. Yorulur, hata yapar, hastalanır, üzülür. Onların da bedeninin, ruhunun, hayatının sınırları vardır. Her zaman güçlü, her zaman bakımlı, her zaman güler yüzlü olmaya zorlamak; onu bir insan olmaktan çıkarıp, bir performans figürüne dönüştürmekten başka bir şey değil.

Belki de en büyük ilerleme, kadın ve erkek kelimelerinin önüne sıfat eklemeden insan diyebildiğimiz gün başlayacak. Bu yazımı okuyanlar biraz feminist bir yazı olduğunu düşünebilir. Haklısınız, biraz feminist, biraz insancıl, biraz da mantıklı… Çünkü hakkı savunmanın, emeği takdir etmenin ve adalet istemenin cinsiyeti yok. Hem merak etmeyin eşitlik isteyen kadınlar erkeklerden nefret etmez… Sadece onların da ütüsüz gömlekle toplantıya girebilme özgürlüğünü kıskanır.
 

Yazarın Diğer Yazıları