Ahmet Taş

Kıbrıs Ziyaret Anıları

Ahmet Taş

Kıbrıs Adası Doğu Akdeniz'de bizim Anamur kıyılarımıza kuş uçuşu 75 -  80 kilometre mesafede bulunan Doğu Akdeniz içindeki en büyük adadır.

Tarih boyunca uzun süre Roma ve Bizans egemenliğinde kalan Kıbrıs Adası Hz. Osman döneminde Müslümanlar tarafından fethedilse de daha sonra Venediklilerin egemenliği altına girmiştir.

1571 yılında II. Selim döneminde Lala Mustafa Paşa tarafından gönderilen bir Osmanlı donanması adayı fethederek Osmanlı toprağı yapmıştır. 1878 Osmanlı-Rus Savaşı (93 Harbi)’ne kadar Osmanlı egemenliğinde kalan Kıbrıs, bu savaş sonunda kiraya verilerek İngiliz idaresine bırakılmış, I.Dünya Savaşı'ndan sonra da İngilizler tarafından tamamen işgal edilmiştir.

II. Dünya Savaşı'ndan sonra bağımsız bir devlet olan Kıbrıs'ta kurulan EOK terör teşkilatı Kıbrıs'ı Yunanistan'a bağlamak için silahlı mücadeleye başlamış ve adada yaşayan Müslüman Türklere karşı katliamlara başlamıştır. Kıbrıs halkının güvenliği için yapılan garantör devletler (Türkiye, Yunanistan ve İngiltere)'den olan Türkiye Silahlı Kuvvetleri adadaki soydaşlarını korumak için 1974'te Kıbrıs’a askeri çıkarma yapmış ve adanın kuzeyini (%33'lük bölümünü) kontrol altına alarak soydaşlarını koruma altına almıştır.
1984 yılının kasım ayında ise başkenti Lefkoşa olan KKTC (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti) kurulmuştur. Başkenti Lefkoşa'nın Türk Kesimi olan KKTC'nin önemli şehirleri Magosa, Girne ve Lefke olup tahmini nüfusu 500.000 civarındadır.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne resmi kurumlarla görüşmeler yapmak, sivil kurumlarla tanışmak ve halkın sosyal, dini, ekonomik ve kültürel durumunu öğrenmek, adanın tarihi ve doğal güzelliklerini görmek için MAZLUMDER Kayseri Şubesinin üye ve gönüllülerinden oluşan bir ekiple 9 - 12 Kasım günlerinde Kuzey Kıbrıs'a bir ziyaret gerçekleştirdik.

Haber

Ekibimizde 10 hanım, 9 bey olmak üzere 19 kişi vardı. Kayseri'den hareket etmeden önce daha önce Kayseri'de müftü yardımcısı olan şimdi Girne'de din görevlisi olan kıymetli dostum Muzaffer Marangozoğlu Hoca ile irtibat kurmuş, görüşmek istediğimiz kurum ve sivil toplum yetkililerinden randevu almış, konaklama ve transfer yapacak aracı ve yemek, kahvaltı mekanlarını ayarlamıştık. Bu konuda Muzaffer Hocama ne kadar teşekkür etsem azdır.

9 Kasım Pazar günü saat 11.00'de Kayseri Erkilet Havaalanından kalkan uçağımız KKTC yerel saati ile 11:00'de Lefkoşa Ercan Havaalanına iniş yaptı. Muzaffer hocam ve araç kaptanımız Mehmet Kılıç Bey bizi karşıladılar, küçük bir tanışmanın ardından gezimiz başladı.

Önce Lefkoşa'nın dışındaki Kırklar Mescidini ziyaret edip burada metfun kırk sahabe için dua edip öğle namazını eda ettik. İkram edilen çorbamızı içtik. Daha sonra Magosa'ya doğru yola çıktık. Önce yıllarca kapalı kalan Türkiye'nin gayretleri ile ziyarete açılan ama hiçbir onarım ve inşaata izin verilmeyen 1974’te çetin çatışmaların yaşandığı kapalı Maraş sokaklarında İbretlik bir gezinti yapıp sahilden Akdeniz'i izledik. Daha sonra Kıbrıs Fatih'i Lala Mustafa Paşa'nın isminin verildiği katedralden çevrilen tarihi camide ikindi namazını kılıp Şair Namık Kemal'in hapis yattığı zindanı ziyaret ettik. Salamis antik kentini de ziyaret edip akşam olduğu için konaklamak üzere Lefkoşa'ya döndük. Lefkoşa'nın kenar semtlerinden birinde geniş bir arazide kurulan Hala Sultan İlahiyat Kolejinin Edirne'deki Selimiye Caminin biraz küçültülmüşü olan 4 minareli güzel camisinde akşam namazını kılmanın ardından eşyalarımızı Hala Sultan Koleji'nin misafirhanesine bırakıp akşam yemeği için Lefkoşa'nın şehir merkezine geçtik. Yemekten sonra bir müddet şehir merkezinde gezinti yapıp istirahat için Hala Sultan Koleji misafirhanesine geçtik

KKTC gezimizin 2. günü sabah çorbasının ardından Lefkoşa gezimiz başladı. Lefkoşa şehir merkezi çoğunluğu Osmanlı döneminde yapılmış hanlar, pasajlar, evler ve iş yerleri ile resmi binalarla dolu bir tarih müzesi görünümünde. Hanları, pasajları, daracık cadde ve sokakları insana tarihe yolculuk yaşatıyor.
Kıbrıs'ı fetheden Sultan II.Selim'in adı verilen kiliseden camiye çevrilen Selimiye Camii gerçek bir tarih mirası. Öğle namazını Yeni Camide eda edip MHP'nin ilk genel başkanı ve başbuğu Alparslan Türkeş'in doğduğu evi ziyaret edip Lefkoşa şehir turumuzu tamamlamanın ardından kurumlar ziyaretine başladık.

İlk ziyaretimizi Türkiye'nin Kuzey Kıbrıs din Ataşesi Dursun Ali Coşkun’a yaptık. Geziye katılan 19 kişi ile birlikte Ataşeliğin toplantı salonunda yaptığımız görüşme çok verimli geçti Ateşe Dursun Ali Coşkun Kıbrıs'taki dini hayat, eğitim hayatı ve bu alanda atılması gereken adımlar ve yapılması gereken yatırımlar konusunda güzel izahlarda bulundu, bilgiler verdi. Ziyaretimizden memnuniyetini dile getirdi, anlamlı hediyeler verdi. Biz de çam sakızı çoban armağanı hediyelerimizi takdim edip hatıra fotoğrafı çektirerek teşekkür edip ziyareti tamamladık.

Yazarın Diğer Yazıları