Tarihin en sessiz çığlığı: Bir günde 140 bin can!
80 yıl önce tek bir bombayla yok edilen bir şehir, geride kalan yüz binlerce hayat ve hâlâ sorulmayan hesap… MAZLUMDER Kayseri Şubesi, ABD'ye sert tepki gösterdi. Ayrıntılar Kayseri Anadolu Haber'de...
İkinci Dünya Savaşı’nın son günlerinde, 6 Ağustos 1945’te Japonya’nın Hiroşima kenti atom bombasıyla yerle bir oldu. Patlamanın etkisiyle ilk anda yaklaşık 70 bin insan yaşamını yitirirken, takip eden günlerde bu sayı 140 bini buldu. Üç gün sonra Nagazaki’ye atılan ikinci bomba ise felaketi derinleştirdi. Yayılan radyasyonun etkisiyle yalnızca o dönem değil, sonraki nesiller de ağır bedeller ödedi.
Bu tarihi katliamın 80. yıl dönümünde bir açıklama yapan MAZLUMDER Kayseri Şubesi, ABD’yi insanlık suçu işlemekle suçladı. Açıklamada, Hiroşima ve Nagazaki saldırılarının sadece savaş suçu değil, aynı zamanda insanlık onuruna karşı işlenmiş büyük bir ihlal olduğu vurgulandı.
‘‘Kitle imha silahları insanlığa ihanettir’‘
MAZLUMDER Kayseri Şube Başkanı Av. Abdullah Kaya imzasıyla yayımlanan açıklamada, hiçbir ülkenin kitle imha silahı üretmeye, elinde bulundurmaya ve kullanmaya hakkı olmadığına dikkat çekildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
‘‘Yaşam hakkı, sağlık hakkı ve sağlıklı nesil sahibi olma hakkı tüm insanların en temel haklarıdır. Hiroşima ve Nagazaki’de yaşananlar, bu hakların açıkça ihlal edilmesidir. ABD’nin elleri sadece o dönemin değil, hâlâ süren acıların da sorumlusudur.’‘
‘‘ABD hesap vermeli’‘
MAZLUMDER açıklamasında sadece geçmişe değil, bugüne de dikkat çekti. ABD’nin günümüzde de Gazze başta olmak üzere birçok coğrafyada sivilleri hedef alan saldırılar gerçekleştirdiğine vurgu yapıldı. Uluslararası kamuoyunun bu saldırılara sessiz kalmaması gerektiği belirtilerek şu çağrı yapıldı:
‘‘İnsanlık onurunu kaybetmemiş tüm devletleri, kurumları ve vicdan sahibi bireyleri harekete geçmeye davet ediyoruz. ABD’nin hem 80 yıl önce Hiroşima ve Nagazaki’de, hem de bugün birçok bölgede işlediği suçlar için Uluslararası Adalet Divanı’nda yargılanması gerektiğini savunuyoruz.’‘
MAZLUMDER, benzer katliamların tekrar yaşanmaması için uluslararası güvenlik mekanizmalarının bağımsız, adil ve eşitlikçi bir yapıya kavuşması gerektiğini de vurguladı.