Girdiler artıyor, üretici dengede kalmakta zorlanıyor
Süt üreticisinin en büyük giderleri olan saman ve yem fiyatlarında yüksek oranlı artış yaşandı. Süt fiyatı, maliyet artışının gerisinde kaldı. Detaylar Kayseri Anadolu Haber'de..
Türkiye’de hayvancılığın bel kemiğini oluşturan süt üreticileri, son aylarda artan yem ve saman fiyatlarına karşın çiğ süt fiyatlarının yetersiz kaldığını belirterek isyan etti.
Son 6 aylık fiyat değişimlerine bakıldığında, çiğ süte yapılan yüzde 7'lik artış, üreticinin belini büken maliyet artışlarının çok gerisinde kaldı.
30 Aralık 2024 tarihinde litre fiyatı 17,15 TL olan çiğ süt, 14 Temmuz 2025 tarihi itibarıyla yalnızca 1 lira 20 kuruş artarak 18,35 TL’ye yükseldi. Aynı dönemde saman fiyatı ise kilogram başına 2,83 TL’den 3,51 TL’ye çıkarak yüzde 24 oranında zamlandı. Bu artış, çiğ süte gelen zammın tam üç katı.
Samanla birlikte süt üreticisinin en önemli gider kalemleri arasında yer alan yem fiyatlarında da ciddi yükselişler dikkat çekiyor. Süt yemi fiyatları yüzde 17,5 ila yüzde 19 arasında artarken, besi yemi yüzde 24 oranında zamlandı. Mısır silajı fiyatı yüzde 24,7 artarken, yonca fiyatı ise yüzde 16,9 yükseldi. Tüm bu kalemler, üreticinin maliyet yükünü önemli ölçüde artırmış durumda.
Süt üreticileri bu durum karşısında tepkili. Artan girdi maliyetlerine rağmen çiğ süt fiyatlarının aynı oranda artmaması, birçok üreticinin zararına üretim yapmasına neden oluyor. Üreticiler, ‘Eğer çiğ süte de saman kadar zam gelseydi, bugün litre fiyatı 21 lirayı geçmiş olurdu. Ama biz 18 liraya bile razı olmak zorunda kalıyoruz,’ diyerek serzenişte bulunuyor.
Üreticilerden gelen bir diğer önemli uyarı da üretimin sürdürülebilirliğine ilişkin. Girdi maliyetlerinin bu şekilde artmaya devam etmesi ve süt fiyatlarının düşük kalması durumunda, birçok küçük ve orta ölçekli işletmenin üretimden çekilmek zorunda kalacağı ifade ediliyor. Bu da uzun vadede süt arzında düşüşe ve tüketici fiyatlarında ciddi artışlara yol açabilir.
‘Sütüne sahip çık!’ çağrısıyla yetkililere seslenen üreticiler, fiyatların yeniden gözden geçirilmesini, üreticinin emeğinin karşılığını alabileceği adil bir piyasa düzenlemesi yapılmasını talep ediyor. Aksi halde, sadece üreticiler değil, tüketiciler de bu dengesizliğin bedelini pahalıya ödeyebilir.

