Ette kriz derinleşiyor: İthal hayvanlarla şap hastalığı da geliyor mu?

Canlı hayvan ithalatı artarken, şap hastalığının ithal hayvanlarla yayılabileceği iddiaları gündemde. Peki denetimler yeterli mi? Detaylar Kayseri Anadolu Haber'de...

Ette kriz derinleşiyor: İthal hayvanlarla şap hastalığı da geliyor mu?

Türkiye, son 5 ayda canlı hayvan ithalatında dikkat çekici bir artış yaşadı.

Resmi verilere göre beş ayda toplam 430 bin 774 baş sığır ithal edildi. Bu ithalat karşılığında ödenen döviz miktarı ise 674,4 milyon dolar oldu.

Geçtiğimiz yılın aynı döneminde sadece 163 bin 805 baş sığır ithal edilmişti. Bu verilere göre 2025'teki ithalat, bir önceki yıla kıyasla neredeyse üç katına çıktı.

Şap hastalığı ithalatı tetiklemiş olabilir

Sektör temsilcileri ve uzmanlar, bu ithalat artışında Türkiye’de yaygınlaşan şap hastalığının etkili olabileceğini belirtiyor. Şap hastalığı görülen dönemlerde, hayvan hareketlerine kısıtlama getirilmesi ve hayvan pazarlarının kapanması gibi önlemler alınırken, bu durum iç piyasada besi ve kesimlik hayvan arzını ciddi şekilde daraltıyor.

Ette kriz derinleşiyor: İthal hayvanlarla şap hastalığı da geliyor mu?

Bu arz açığını kapatmak için canlı hayvan ithalatına yönelindiği değerlendiriliyor. Tarım politikalarındaki bu yönelim, döviz çıkışı açısından eleştirilse de kısa vadede piyasayı dengeleme amacı taşıyor.

İthal hayvanlar şap taşıyor mu? Denetim var mı?

Vatandaşların ve sektör paydaşlarının en çok merak ettiği konulardan biri de şu: İthal edilen hayvanlardan şap hastalığı Türkiye’ye taşınıyor mu? Bu konuda Tarım ve Orman Bakanlığı bazı önlemler aldığını bildiriyor:

İthalat yapılacak ülkeler, şap hastalığı açısından güvenli kabul edilen bölgelerden seçiliyor.

Hayvanlar, uluslararası sağlık sertifikaları ile geliyor ve şap hastalığına karşı aşılı oldukları belgeleniyor.

Ette kriz derinleşiyor: İthal hayvanlarla şap hastalığı da geliyor mu?

Sınır kapılarında veteriner kontrol ve karantina uygulamaları yapılıyor.

Tüm ithal hayvanlar, kulak küpesi ile kayıt altına alınıyor ve dağıtımları takip ediliyor.

Uzmanlar bu kadar yüksek ithalatın uzun vadede yerli üreticiyi olumsuz etkileyeceği uyarısında bulundu. Ayrıca döviz kaybının yanı sıra yerli hayvancılığın da giderek zayıfladığını vurguladı.

Sonuç: Ette dışa bağımlılık alarm veriyor

Canlı hayvan ithalatı, kısa vadede piyasayı dengeleme aracı olsa da, uzun vadede et ve hayvancılıkta dışa bağımlılığı artırıyor. Şap hastalığı gibi kriz anlarında bu bağımlılığın faturası daha da ağır olabiliyor.

Ette kriz derinleşiyor: İthal hayvanlarla şap hastalığı da geliyor mu?

Uzmanlar, kalıcı çözüm için yerli üreticinin desteklenmesi, hayvan sağlığı altyapısının güçlendirilmesi ve ithalat yerine sürdürülebilir iç üretim politikalarının önceliklendirilmesi gerektiğini vurguluyor.