Emek Partisi'nden Kayseri'de sert çıkış: ''Bu düzen patronu koruyor, işçiyi değil!''

Emek Partisi Kayseri İl Başkanı Ahmet Akarsu, sendikal haklar ve iş güvencesi için yürütülen kampanya kapsamında konuştu: ''İşçiler sustukça sömürü derinleşiyor. Barajlar kalkmadan, grev yasakları son bulmadan adalet gelmez.'' Ayrıntılar Kayseri Anadolu Haber'de...

Emek Partisi'nden Kayseri'de sert çıkış: ''Bu düzen patronu koruyor, işçiyi değil!''

Emek Partisi’nin Ocak 2024’te Türkiye genelinde başlattığı ‘‘Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş’‘ kampanyası, işçi sınıfının yaşadığı temel sorunlara dikkat çekmeyi hedefliyor. Kayseri’de de kampanya kapsamında sanayi bölgeleri, işçi durakları ve fabrikalar tek tek ziyaret edilerek, emekçilerin sesi sahaya taşınıyor.

Emek Partisi Kayseri İl Başkanı Ahmet Akarsu, kampanyanın neden şimdi yapıldığını şöyle özetledi:
‘‘Her yıl yeni grevler yasaklanıyor, örgütlenmek isteyen işçiler işten atılıyor, sendikalı olan cezalandırılıyor. Ücretler eriyor, iş güvencesi kalmıyor. Ocak ayında başlattığımız bu süreç; artık dayanacak yerin kalmadığını, işçinin dayanışmayla ayağa kalkma vaktinin geldiğini ilan etme çağrısıdır.’‘

Emek Partisi'nden Kayseri'de sert çıkış: ''Bu düzen patronu koruyor, işçiyi değil!''

Kayseri’de işçiye doğrudan temas

Kampanya çerçevesinde tekstil, mobilya, metal gibi sektörlerde çalışan yüzlerce işçiye ulaştıklarını söyleyen Akarsu, işçilerin taleplerini birebir dinlediklerini ifade etti. Akarsu, ‘‘İşçinin örgütlenmesi önündeki engeller kaldırılmadıkça gerçek demokrasi gelmez’‘ diyerek mevcut sistemin patronları koruduğunu, işçileri yalnızlaştırdığını vurguladı.

Yasa teklifi geliyor: Grev yasaklarına ve patron keyfiyetine son

Emek Partisi, saha çalışmalarının ardından kapsamlı bir yasa teklifi hazırlığı içinde. Teklifte;
•    %1’lik sendikal barajın kaldırılması
•    Grev yasaklarının sona erdirilmesi
•    Sendikalı olduğu için işten atılanların tazminatsız bırakılmasının önlenmesi
•    Patronların keyfi işten çıkarmalarının engellenmesi

İflas durumlarında işçilerin alacaklarının devlet güvencesine alınması gibi maddeler yer alıyor.

Emek Partisi'nden Kayseri'de sert çıkış: ''Bu düzen patronu koruyor, işçiyi değil!''

‘‘Dayanışma olmadan hak gelmez’‘

Ahmet Akarsu, 15-16 Haziran 1970 işçi direnişine atıfta bulunarak, bu mücadele çağrısının geçmişin mirasını bugüne taşıdığını söyledi. ‘‘O günkü işçi iradesi sayesinde birçok hak kazanıldıysa, bugün de birleşmeden hiçbir şey değişmeyecek’‘ diyen Akarsu, tüm işçileri bulundukları işyerlerinde sendikal mücadeleye katılmaya çağırdı.

‘‘Bu sadece bir yasal kampanya değil. Bu; işçinin sözü, öfkesi, talebi ve inadıyla yazılan bir mücadele sürecidir’‘ sözleriyle konuşmasını tamamladı.

Neden bu kampanya?

Emek Partisi’nin bu kampanyayı başlatmasındaki temel neden; son yıllarda artan ekonomik baskılar, sendikal örgütlenmenin önündeki yasal engeller ve grev hakkının fiilen kullanılamaz hale gelmesi. Türkiye’de birçok sektörde grevler ‘‘milli güvenlik’‘ ya da ‘‘kamu sağlığı’‘ gerekçesiyle yasaklanırken, sendikalı işçilerin işten atılması da yaygınlaşıyor. Ayrıca, yüzde 1’lik baraj nedeniyle yüz binlerce işçinin oy verdiği sendikalar toplu sözleşme yapma hakkı kazanamıyor. Tüm bu tabloya karşı, Emek Partisi hem bu adaletsizliğe dikkat çekmek hem de işçilerin gerçek taleplerine dayanarak yeni bir mücadele hattı örmek amacıyla Ocak ayında harekete geçti.