Tümtürk: 'Çin, Doğu Türkistan üzerinden dünyaya meydan okuyor'
Dünya Uygur Kongresi Genel Başkan Yardımcısı Seyit Tümtürk, yaptığı katliamlarla Doğu Türkistan halkına psikolojik baskı uygulayan Çin'in adeta dünyaya meydan okuduğunu belirterek, 'Çin komünist yönetimi, İslam'a, Müslümanlara karşı adı konmamış bir savaş ilan etti. Maalesef dünya hala duyarsız' dedi.
Tümtürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yıl yine Doğu Türkistan'da ramazanda Müslüman Uygur Türklerinin oruç tutmasına izin verilmediğini, halkın da buna tepki gösterdiğini söyledi.
Ramazanda orucun yasaklandığı tek İslam coğrafyasının Doğu Türkistan olduğunu ve bundan derin üzüntü duyduklarını kaydeden Tümtürk, 'Geçtiğimiz yıl da oruç yasaklanmıştı. Yarkent ilçesine bağlı köylerden yasağa tepki gösterilmesi sonucu halk sokağa dökülmüş ve katliam gerçekleşmiş, 3 bin Doğu Türkistanlı kardeşimiz Ramazan Bayramı'nın birinci günü şehit edilmişti' ifadelerini kullandı.
Çin'in geçen yıl yaşanan bu olaylardan ders çıkaracağını ve bu sene yasak konmayacağını ümit ettiklerini dile getiren Tümtürk, ancak ramazana bir gün kala Çin Komünist Partisi'nin, yayınladığı genelgeyle orucu yasakladığını belirtti.Öğrenci, öğretmen, işçi, memur ve resmi sıfatı bulunan herkesin oruç yasağı kapsamına alındığını kaydeden Tümtürk, 'Bu oruç yasağından sonra lokantalarda, restoranlarda 6 çeşit içki bulundurulmak zaruri hale getirildi. Bunu uygulamayanlar suç işlemiş muamelesi görüyor' dedi.
'ÇİN, DÜNYAYA MEYDAN OKUYOR'
Müslüman Uygur Türklerinin yaşadığı bölgelerde birkaç gün önce gündüz içki festivali düzenlenerek İslam ve Müslümanların oruç ibadetiyle dalga geçilip halkın kışkırtıldığını anlatan Tümtürk, şöyle devam etti: 'Bu olayların devamında Kaşgar'da bir karakola Uygurlar taşlı sopalı saldırı yaptı. Asker ve polislerin olaya müdahale etmesi sonucu çıkan olaylarda 100'ün üzerinde Doğu Türkistanlı kardeşimizin hayatını kaybettiğini öğrendik. Çin, Doğu Türkistan'daki Müslümanların inancına, kültürüne, geleneklerine karşı tacizde bulunup halkı kışkırtarak sokağa teşvik ediyor. Sokağa çekilen halkı da katliamdan geçirilerek çok ağır bedeller ödetiyor. Yaptığı katliamlarla Doğu Türkistan halkına psikolojik baskı uygulayan Çin, adeta dünyaya meydan okuyor.'
Tümtürk, 1949'da Doğu Türkistan bağımsız bir devletken uluslararası hukuk kurallarını ihlal ederek bölgeyi işgal eden Çin'in, 66 yıldır fiili işgal ve sistematik asimilasyon politikası uyguladığını bildirdi.
Doğu Türkistan'da yaşananlara Batı'nın duyarsızlığı, İslam dünyasının suskunluğunun Çin'e gizli destek algısı oluşturduğuna dikkati çeken Tümtürk, şunları kaydetti: 'Çin, bu destekle katliamlarını sürdürdürüyor. Çin, başörtüsü, takke, tesbih gibi İslami sembolleri terör unsuru kapsamına alarak Doğu Türkistan'da cadı avı yapıyor. Çin komünist yönetimi, İslam'a, Müslümanlara karşı adıkonmamış bir savaş ilan etti. Maalesef dünya hala duyarsız. Birleşmiş Milletlerden sonra hükümetler nezdinde en üst temsil eden sivil örgüt İslam İşbirliği Örgütünün, Doğu Türkistan'da ramazanda orucun yasaklanması, namazın yasaklanması, Kur'an eğitimi alan çocuklara hapis cezası verilmesi, halkın katledilmesi gibi konulara karşı suskunluğuna anlam veremiyoruz.'
HDP'NİN ÇİN'E DAVETİ
Çin Komünist Partisi'nin, HDP'lileri Pekin'e davet etmesine tepki gösteren Tümtürk, Pekin ve Urumçi'yi kapsayan ziyareti çok manidar bulduklarını söyledi.
Çin'in bu partiye neden ilgi gösterdiğinin dikkatlerden kaçmaması gerektiğini belirten Tümtürk, 'Bu ziyaretin HDP yetkilileri tarafından iptal edilmesi gerekiyordu. Çin, Türkiye'nin, kan, inanç, tarih bağı bulunan Doğu Türkistan ile Uygur Türkleri ile ilgili direncini, heyecanını, refleksini kırmak için PKK terör örgütünün siyasi uzantısı HDP'yi Pekin'e davet ederek, Türkiye'ye karşı aba altından sopa göstermektedir. Bunu çok manidar buluyorum' görüşünü bildirdi.
Türkiye Cumhuriyeti'nin, Çin ile ilişkilerinde uluslararası diplomatik kurallar ve nezaket çerçevesinde Doğu Türkistanlılar ile akraba olmasına rağmen çok hassasiyet gösterdiğini ifade eden Tümtürk, Türkiye'nin bu samimi tavrına rağmen HDP'nin Pekin'e davet edilmesinin hiçbir şekilde nezaket ve diplomatik kurallara uygun olmadığını savundu.
Ramazanda orucun yasaklandığı tek İslam coğrafyasının Doğu Türkistan olduğunu ve bundan derin üzüntü duyduklarını kaydeden Tümtürk, 'Geçtiğimiz yıl da oruç yasaklanmıştı. Yarkent ilçesine bağlı köylerden yasağa tepki gösterilmesi sonucu halk sokağa dökülmüş ve katliam gerçekleşmiş, 3 bin Doğu Türkistanlı kardeşimiz Ramazan Bayramı'nın birinci günü şehit edilmişti' ifadelerini kullandı.
Çin'in geçen yıl yaşanan bu olaylardan ders çıkaracağını ve bu sene yasak konmayacağını ümit ettiklerini dile getiren Tümtürk, ancak ramazana bir gün kala Çin Komünist Partisi'nin, yayınladığı genelgeyle orucu yasakladığını belirtti.Öğrenci, öğretmen, işçi, memur ve resmi sıfatı bulunan herkesin oruç yasağı kapsamına alındığını kaydeden Tümtürk, 'Bu oruç yasağından sonra lokantalarda, restoranlarda 6 çeşit içki bulundurulmak zaruri hale getirildi. Bunu uygulamayanlar suç işlemiş muamelesi görüyor' dedi.
'ÇİN, DÜNYAYA MEYDAN OKUYOR'
Müslüman Uygur Türklerinin yaşadığı bölgelerde birkaç gün önce gündüz içki festivali düzenlenerek İslam ve Müslümanların oruç ibadetiyle dalga geçilip halkın kışkırtıldığını anlatan Tümtürk, şöyle devam etti: 'Bu olayların devamında Kaşgar'da bir karakola Uygurlar taşlı sopalı saldırı yaptı. Asker ve polislerin olaya müdahale etmesi sonucu çıkan olaylarda 100'ün üzerinde Doğu Türkistanlı kardeşimizin hayatını kaybettiğini öğrendik. Çin, Doğu Türkistan'daki Müslümanların inancına, kültürüne, geleneklerine karşı tacizde bulunup halkı kışkırtarak sokağa teşvik ediyor. Sokağa çekilen halkı da katliamdan geçirilerek çok ağır bedeller ödetiyor. Yaptığı katliamlarla Doğu Türkistan halkına psikolojik baskı uygulayan Çin, adeta dünyaya meydan okuyor.'
Tümtürk, 1949'da Doğu Türkistan bağımsız bir devletken uluslararası hukuk kurallarını ihlal ederek bölgeyi işgal eden Çin'in, 66 yıldır fiili işgal ve sistematik asimilasyon politikası uyguladığını bildirdi.
Doğu Türkistan'da yaşananlara Batı'nın duyarsızlığı, İslam dünyasının suskunluğunun Çin'e gizli destek algısı oluşturduğuna dikkati çeken Tümtürk, şunları kaydetti: 'Çin, bu destekle katliamlarını sürdürdürüyor. Çin, başörtüsü, takke, tesbih gibi İslami sembolleri terör unsuru kapsamına alarak Doğu Türkistan'da cadı avı yapıyor. Çin komünist yönetimi, İslam'a, Müslümanlara karşı adıkonmamış bir savaş ilan etti. Maalesef dünya hala duyarsız. Birleşmiş Milletlerden sonra hükümetler nezdinde en üst temsil eden sivil örgüt İslam İşbirliği Örgütünün, Doğu Türkistan'da ramazanda orucun yasaklanması, namazın yasaklanması, Kur'an eğitimi alan çocuklara hapis cezası verilmesi, halkın katledilmesi gibi konulara karşı suskunluğuna anlam veremiyoruz.'
HDP'NİN ÇİN'E DAVETİ
Çin Komünist Partisi'nin, HDP'lileri Pekin'e davet etmesine tepki gösteren Tümtürk, Pekin ve Urumçi'yi kapsayan ziyareti çok manidar bulduklarını söyledi.
Çin'in bu partiye neden ilgi gösterdiğinin dikkatlerden kaçmaması gerektiğini belirten Tümtürk, 'Bu ziyaretin HDP yetkilileri tarafından iptal edilmesi gerekiyordu. Çin, Türkiye'nin, kan, inanç, tarih bağı bulunan Doğu Türkistan ile Uygur Türkleri ile ilgili direncini, heyecanını, refleksini kırmak için PKK terör örgütünün siyasi uzantısı HDP'yi Pekin'e davet ederek, Türkiye'ye karşı aba altından sopa göstermektedir. Bunu çok manidar buluyorum' görüşünü bildirdi.
Türkiye Cumhuriyeti'nin, Çin ile ilişkilerinde uluslararası diplomatik kurallar ve nezaket çerçevesinde Doğu Türkistanlılar ile akraba olmasına rağmen çok hassasiyet gösterdiğini ifade eden Tümtürk, Türkiye'nin bu samimi tavrına rağmen HDP'nin Pekin'e davet edilmesinin hiçbir şekilde nezaket ve diplomatik kurallara uygun olmadığını savundu.