Kemal Yavuz

Kur'an'da Dindarlık Nasıl Açıklanır?

Kemal Yavuz

DİN: İslam, ibadet, hesap, ceza, mükâfat, itaat, boyun eğme gibi daha çeşitli anlamları vardır. Her dinin ilahı, kendine boyun eğilen kuralları ve o kurallara uyanlara vaat ve ceza karşılığı vardır. Kur’an’ın belirttiğine göre, Allah ilk dini Adem (a s) ile başlamıştır. Bu din ilk nebiden son nebiye kadar devam etmiştir ve kıyamete/son saate kadar devam edecektir. 16/ Nahl 52, ‘Göklerde ve yerde ne varsa Allah’ındır, din de yalnız Allah’ındır. O halde Allah’tan başkasından mı korkuyorsunuz? ‘39/ Zümer 3, ‘Dikkat et, halis din yalnız Allah’ındır…’ 39/ Zümer 11, ‘De ki: dini Allah’a halis kılarak Allah’a kulluk etmem emir olundu.’ Kur’an’daki İslam gelmeden Araplar, putları vasıtası ile Allah’a yaklaşacaklarını zannediyorlardı. İslam dini Allah’tan başka hiçbir şeye kulluk edilemeyeceğini ve Allah’la aralarına hiçbir şeyi koyma yetkileri olmadığını da açıklamıştır, eğer Allah’la aralarına aracılar, şefaatçiler, bunların yüzü suyu hürmetine dedikleri hatırlı kişi ve nesneleri korsanız o zaman şirk koşmuş olursunuz diye de yasaklamıştır.

30/ Rum 30, ‘Resulüm, Sen yüzünü hanif olarak dine (İslam’a), Allah insanları hangi fıtrat üzere yaratmış ise ona çevir. Allah’ın yaratmasında değişme yoktur, işte dosdoğru din budur, fakat insanların çoğu bilmezler.’ Hanif, Allah’ı bir tanıma dini, bir Allah’a inanan, eğriliğe sapmadan doğru yoldan giden demektir. 30/ Rum 32, ‘Dinlerini parçalayan ve bölük, bölük olanlardan olmayın, bunlardan her fırka/hizip/zübür, kendilerinde olan ile böbürlenmektedirler.’ Bu ayet dini doğru ve yanlış olarak ikiye ayırmaktadır, doğru dine uyanların Allah’a uyacaklarını, yanlışa uyanların ise fırkaya/ hiziplere ve zübürlere bulaşacakları açıklanmaktadır. Allah, Kur’an’da şöyle açıklıyor, 3/ Ali İmran 19, ‘Allah nezdinde/yanında/katında din İslam’dır…’ 3/ Ali İmran 85, ‘Kim, İslam’dan başka bir din ararsa bilsin ki kendisinden böyle bir din asla kabul edilmeyecektir ve o ahrette ziyan edenlerden olacaktır.’ 48/ Fetih 28, ‘Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen Allah’tır, şahit olarak Allah yeter.’ İnsan, dünyaya geldiğinde Allah’ın ayetlerini görmeye başlar, ayet hem Kur’an’daki ayetler, hem de dünyadaki tüm yaratılmış varlıklardır. Allah’ın ayetleri Kur’an’da olanlarla sınırlı değildir, tüm varlıklar, gökler de ve yerde ne varsa gökyüzündeki, güneş, ay, yıldızlar, yerde, hayvanlar, bitkiler, insanlar Allah’ın ayetidirler. Her insan Allah’ı bilir ve inanır çünkü fıtratında vardır. 

İslam adına bir yerlere kurulmuş, İslam’a giden tüm yolları kapatanlar, milyonların aklını çelerek ortalığı felakete vermiş ve din de iman da tarumar olmuş, ortada sadece sloganlar kalmıştır. Güya dindarlık adı altında birilerini vekil, kefil ederek, Allah’tan başkalarını devreye sokanlar, ahrete başka kefiller, vekiller aramıyorlar mı? Kur’an’ın deyimiyle Allah’ın yanında şürekâ (Allah’a ortak edilenler) mabud ve Mevla haline getirilmiyor mu? Bakara suresinde her yatsı namazından sonra okuduğumuz Amenarrasulü diye bilinen ayetin sonunda ne deniyor. 2/ Bakara 286, ‘…Bizi affet, bizi bağışla, bize acı, Sen bizim Mevla’mızsın, kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.’ Allah dışında Mevla olmayacağı, edinilmeyeceği ayette olmasına rağmen dindarım diyenler, Allah’ın yarattığı insanları Mevla ediniyorlar, bu gerçekten olmayacak şeydir.

İş, bilgi, çalışma, kendi kitabı Kur’an’ı okuyup anlama yerine, meddahcı, kör itaatçi, lafçı, tabucu, mezarcı, yatırcı, şeyh’çi, efendici, sultancı gibi çalışıp üretmeyen, akıllarını birilerine kiralayan, körü körüne yanlışlara da biat eden bir toplum oluşturulmuştur. Dindarım diyen çoğunluk ne yazıktır ki bu cehaletin pençesinde inim, inim inletilmektedir ve farkına varanda çok azdır. Dindarım diyenlere Allah, Kur’an’da soruyor, putlaştırılmış kişilere, odaklara, nesnelere, mezar taşlarına, şeyhlere tapın mı diyor yoksa yasaklıyor mu? Elbette ki, yasaklıyor. Kıldığı namazların her rekâtında Fatiha suresinde, yalnız senden yardım dileriz diye okurlar fakat fiili olarak tam tersi bir yaşantı oluşur dindarım diyenlerde. Çare Allah’ın indirdiği dine uymakla kurtuluştadır, yoksa uydurulmuş/paralel ve ılımlaştırılmış hurafe din yaşamakla dindarlık, İslam dininde olmaz bu böyle biline. Güya Allah’ı dilden yüceltiyoruz dini kutsuyoruz, Allah yerine daima mezhepleri, tarikatları, âlim ve ulemayı din de hüküm kaynağı yapmıyor muyuz? Adını ve dinini sömürdüğümüz Allah’a götürecek yolu diken dökenler, dindar olarak geçinen bizler değimliyiz? 9/ Tövbe 34, ‘Ey iman edenler, biliniz ki, hahamlardan ve rahiplerden birçoğu insanların mallarını haksız yollardan yerler ve insanları Allah yolundan engellerler. Altın ve gümüş, mal yığıp da onları Allah yolunda harcamayanlar yok mu, işte onlara elem verici bir azabı müjdele.’

Yazarın Diğer Yazıları