Allah, her şeyin hem kaderini, hem de kendini oluşturur. İnanma ve imtihan olmakla ilgili konularda Allah, seçme hakkını insana bıraktığı için insan, medeniyet kurma, medeniyet yıkma, savaş, barış, ıslah ve fesat gibi birbirine zıt işler yapabilir. Mesela: 2/ Bakara 253. “…Allah’ın seçimiyle olsaydı sonrakiler o açık deliller geldikten sonra birbirleriyle savaşmazlardı. Ama ayrılığa düştüler, kimi inandı, kimi görmezlik edip kafir oldu. Allah’ın seçimiyle olsaydı birbirleriyle savaşamazlardı. Ama Allah dilediğini yapar.” 6/ Enam 107. “Allah’ın seçimiyle olsaydı onlardan hiç bir kimse müşrik olmazdı, biz seni onlara bekçi göndermedik, sen onlara vekil de değilsin.” 9/ Tevbe 115. “Allah bir toplumu yoluna kabul ettikten sonra sakınmaları gereken şeyi açıkça bildirmedikçe onları yoldan çıkmış saymaz. Allah her şeyi, bilir.” Kişi, yaptığının yanlış olduğunu iyice anladıktan sonra menfaatlerini tercihe devam ederse Allah onun yoldan çıkışını onaylar. Bunlardan bir çoğu, sapıklığını gizlemek için dini kendine uydurmaya çalışır. Bazı insanlar aklını kullanarak Allah’ın emirlerini her şeye seçim yapar ve ömür boyu O’na kulluk eder. Bazıları da zorda kalınca kulluk ihtiyacı duyar, sıkıntıları geçtikten sonra menfaatlerini öne alarak Allah’ı yine ikinci sıraya iter. 6/ Enam 91. “Allah’ın gerçek değerini ölçemediler.” İnsan, bir şeye karar verirse Allah o kişiye önce, onun iyi veya kötü olduğunu ilham eder. 91/ Şems 7- 8. “Nefse ve onu dengeleyene, yaptığının isyankarlık veya takva olduğunu ilham edene yemin olsun.” İnsanın, karar verdiği şeyin takva mı yoksa isyankarlık mı olduğu kişinin kalbine ilham edildikten sonra o, ya o şeye devam eder ya da vazgeçer. Doğru karar verenin, içi giderek daha da rahatlar, karar yanlışsa üzüntü, vicdan azabı ve bunalımlara kadar varan sıkıntılar olur. 32/ Secde 21. “Belki vazgeçerler diye büyük azaptan önce onlara kesinlikle belli bir azap tattıracağız.”
Allah hidayete erdireceği kişilerle ilgili şu ölçüleri koymuştur. 13/ Rad 27. “Allah, kendine yönelenin doğru yola gelişini onaylar.” 3/ Ali İmran 101. “Kim Allah’a bağlanırsa kesinkes doğru yola iletilir.” Allah, kafirlik, fasıklık, zalimlik, yalancılık, nankörlük ve ayetlerine inanmazlık edenleri, tövbe edinceye kadar yoluna kabul etmez. 2/ Bakara 264. “Allah, kafirler topluluğunu doğru yola getirmez.” Yine 5/ Maide 67- 9/Tövbe 37 gibi. 16/ Nahl 104. “Allah, ayetlerine inanmayanları doğru yola getirmez.”
Ezelde yani önceden yazılmış bir yazgı yoktur. Bunu iddia edenler, sadece kendi hayalleri dışında bir şeye dayanmazlar. Yazma işi hep devam etiğinden şöyle dememiz emredilmiştir. 7/ Araf 156. “Rabbimiz, bu dünyada bize iyilik yaz, Ahrette de, biz Sana yöneldik.” Eğer iddia edildiği gibi ezelden bir yazgı olsaydı böyle bir ayet olmazdı. İnsan yapacağı fiilleri ile ilgili bir şeyin olması için önce insanın seçimi sonra, Allah’ın da, kişinin o seçtiği şeyi seçip yaratmasıdır. 53/ Necm 39. “İnsanın kendine ait bir şeyi yoktur, çaba gösterdiği başka.” Yani kişinin bir çabası yoksa, kendinin sayılacak işi de yoktur.