Biz, Peygamberimiz Muhammed'e Niçin Uyarız?

Çünkü Muhammed, Allah’ın elçisidir, Allah’tan aldığı mesajı insanlığa tebliğ edendir. Vahiy yani mesaj Allah’ın olunca, o vahye mesaja uyulunca hem Allah’a hem de o vahiy’i yani mesajı getiren elçiye uyulmuş ve itaat edilmiş demektir. Hz. Muhammed’e elçi denmesinin sebebi, kendisinde olmayan dini bilgileri yani vahiy’i mesajı taşıması ve tebliğ etmesidir. Bu yönüyle yani vahyi Allah’tan alma ve tebliğ   göreviyle elçiyi devreden çıkartarak Allah’a varamazsınız. İtaat edilmesi istenen kişi elçi, kendi namına değil gönderici olan Allah namına konuşmaktadır. Yani Muhammed’e, elçiye, Resule itaat Onu gönderen Allah’a itaattir. Peygamberin, İnsanlara vahyi , ileteceği ve irtibatı Allah namına kuracağı yol budur. 3/ Ali İmran132. “ Allah’a ve elçisine itaat edin ki merhamet olunasınız.”   4/ Nisa 80.” Elçiye itaat eden Allah’a itaat etmiş olur.” Yani Allah, Allah’a ve elçisine itaat edin ayetleriyle, gerçek anlamda uyulanın bir tek Allah olduğunu göstermiş oluyor. Yoksa Allah Kuran ile hükümler koydu, Peygamber de hadisleri ile ilave hükümler getirdi, Allah’tan ve elçiye itaatten kasıt budur, iki tane din koyucu var ikisine de itaat edin değildir. 6/ Enam 114.” Allah size kitabı detaylandırılmış ( iyice açıklanmış) bir halde indirmişken Allah’ın dışında bir hüküm (din koyucu)mu arayayım”?    Ayetler de Muhammed’in  peygamber olmadan evvel yanlış bir yolda olduğu açıkça anlatılıyor. Muhammed, toplumunun kötülüklerinde bıkmış, sıkılmış, bunalmış bir çıkış yolu bulmak için Hira mağarasına gidip stres atmak ister, ilk vahiy de Hira mağarasında gelir. 93/ Duha 7. “ Seni sapmış bulup ta doğru yola iletmedi mi?”  42/ Şura 52.” Sen kitap nedir, iman nedir bilmezdin.” Peygamberin de imanı ve İslam’ı Kuran’dan öğrendiği böylece ortaya çıkmış oluyor. Allah, Kuran’ın bir benzerinin oluşturulamayacağını söylerken insanların bir kısmı, Hadislerin de Kuran’ın bir benzeri olduğunu söylerler. Mesela Ebu Davud, Kitabı Sünen Hadis no 4604. Gibi  17/ İsra 88.” De ki: Ant olsun, eğer insanlar ve cinler şu Kuran’ın bir benzerini getirmek üzere bir araya toplansalar, birbirlerine destek de olsalar, onun  bir benzerini yine de meydana getiremezler.”  Hatta öyle ki  Peygamber kendiliğinden haram dahi koyamıyor.  66/ Tahrim 1. “Ey  Peygamber Allah’ın sana helal kıldığını eşlerini memnun etmek isteyerek neden haramlaştırıyorsun.”   Tahrim suresinin bu ayeti, Peygamberin sadece kendisine bile bir şeyi haramlaştırması mümkün değilken, diğer insanlara Kuran dışında ilave haramlar koyması, hiç bir şekilde Kuran’la bağdaşmaz. Bu yüzden aslen Allah’ın bu mesajına uymak, hem din gönderici Allah’a, hem de dini getirip tebliğ edici elçiye uymaktır. Sorulması gereken sorulardan biri de şudur? Allah’ın dini Kuran’la tamamlanmamış, Peygamberin hadisi ile ilave olarak tamamlanmışsa o zaman Kuran’ın önemi ve geçerliliği nedir?  Allah neden Kuran ile dinini yarım bıraksın ve eksik kısmını belirsiz kaynaklara bıraksın, böyle bir din anlayışı olur mu? Allah dinine ilave etmek istediği konular olsaydı, Kuran’ı iki, üç kat daha kalın yapar ve bu işi çözmez miydi?  Allah’ kitabıyla çelişen bir İLAH durumuna bırakılıyor, fakat farkına varan çok az oluyor. Şu ayetleri ne yapacağız? 5 / Maide 3. “ Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İSLAMI beğendim.”   6 / Enam 115.” Rabbinin sözü dini, doğruluk ve adalet bakımından tamamlanmıştır. O’nun sözlerini değiştirecek kimse yoktur. Allah işiten ve bilendir.”   5 / Maide 101.” Ey iman edenler açıklanırsa hoşunuza gitmeyecek olan şeyleri sormayın. Eğer Kuran indirilirken onları sorarsanız size açıklanır. Açıklanmadığına göre Allah onları affetmiştir. Siz sorup ta başınıza iş çıkartmayın. Allah bağışlar ve acele etmez.” Allah, unuttuğu için değil, affettiği içindir. Sorun budur, mesele Kuran’a dönmekle çözülecektir.